Konya Sivil Toplum Platformu Başkanı Latif
Selvi ve icra kurulu üyeleri,
Gazeteciler Cemiyeti toplantı salonunda
basın açıklaması yaptı.
12
Eylül referandum sürecini tarihi bir dönemecin eşiği olarak gördüklerini ifade eden Latif Selvi, bu referandumun ya yeni süreçlere kapı aralayacağını veya 50 yıldır verilen
demokrasi mücadelesini başa döndüreceğini söyledi.
Referandum konusunun
Türkiye'nin geleceği açısından ciddi olduğunu vurgulayan Selvi, referandumla elde edilecek önemli kazanımları şöyle sıraladı: "
Anayasa Mahkemesi'nin yasama ve yürütmeyi işlevsizleştiren ve siyasi iradenin üzerinde oluşturduğu siyasi ve ideolojik
baskı büyük oranda azalacaktır. Siyasallaşmış yargı kararları, adeta bir muhalefet partisi gibi karşılık oluşturması büyük oranda sonlanacak.
HSYK üyelerinin belirlenmesinde dar bir çerçevenin ideolojik inisiyatifi yerine daha geniş bir tabandan seçilme söz konusu olacak. Memurlar toplu
sözleşme imkanı bulacak. Askeri yapının korunması bahanesiyle yıllarca verilen
emek ile değerin, hiçbir gerekçe ortaya koymadan kapı dışarı edilmesi sonlanacak. Mağdur olanlara yargı denetiminin yolu açılacak." diye konuştu.
Referandumla milletin kazanacağını,
topluma baskı oluşturanların kaybedeceğini belirten Selvi, "Türkiye modernleşme sürecinde hukuk inşası, milletimizin
doğal istekleri yerine, dönüştüren bir anlayışı öne çıkardı. Bir dayatma söz konusu. Halbuki anayasalar
yaşam sürecinin motorudur. Güç odaklarına karşı bizi korur, geliştirir." dedi.
Statükodan beslenen imtiyazlı sınıfların olağan şartlarda hazırlanacak anayasa istemediğine dikkat çeken Selvi, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Toplum ve onun isteklerinin doğrudan yansımasını bir tehdit ve
tehlike olarak görüyor. Bunun en bariz örneği anayasanın 10. ve 42. maddelerinde yapılan değişikliktir. Mevcut işleyişi sürdürenler kurumlar ve yasalar yoluyla fiili durum oluşturarak kamu vicdanını tatmin etmese de olağanüstü ortamlarda keyfi kararlar verebiliyor. Dayatmacı anlayışı sürdürebilmek için mevcut anayasadaki muğlak ifadeler indi yorumlarla saptırılmış bağımsız ama taraflı sorgulanamaz kurumlar eliyle baskı ve
fren oluşturulmuştur. Toplumda oluşturulan
kaos devasa sorunlar, geleceği karartılan gençlerin feryadı hiç önemsenmemiştir. Kat sayı uygulaması gibi bunlardan kurtulmalı çünkü ülkemizde yaşanan sorunların temelinde önemli oranda 1982 Anayasası ve onun uygulayıcıları vardır."
Acilen geniş katılımlı,
sivil toplumun ihtiyaç ve istekleriyle şekillenen bir anayasa beklentisi içinde olduklarını, ancak bu fırsatın siyasi polemiklere
kurban edildiğini hatırlatan Selvi, şöyle devam etti: "Bugün hiç olmazsa önemli ama kısmi bir değişiklik söz konusu oldu. Bu değişiklik için ileri sürülen eleştirilen maddelerin özüne dönük olmayıp siyasi tepkiler içirmektedir. Daha çok yapılmak istenen hükümeti sıkıştırarak işleyen dayatmacı teamülleri sürdürmektir. Değişiklikler ve önemli kararlar kritik zamanlarda alınır. Yapılan eleştirilere baktığınızda tam da aynı gerekçelerle değişim zamanı diyoruz.
Yürütmenin prangalarının bir kısmı sökülüyor. Hiçbir madde önceki halinden daha olumsuza götürmüyor. Pek çok kesimin yıllardır beklediği kimi sorunlara çözüm üretiliyor. Sendikalar
yurt dışı seyahati, yaş kararları, en önemlisi darbecilerin anayasa güvencesine alındığı utanç maddesi kaldırılıyor."
Milletin isteğinin olmasını, baskıcı yaklaşımlara son verilmesini ve iktidarların
yetki özürlü olmamasını isteyenlerin referandumda '
evet' demesi gerektiğini dile getiren Latif Selvi, "Milletimiz darbelerden ve darbecilerden çok çekti. Sandıkta önemli bir atılım olarak gördüğü bu oylamayı iyi değerlendirecek. Parti taassubunu da bir kenara bırakarak tercihini yapacaktır. Milletin sağduyusuna güveniyoruz." ifadesini kullandı.
CİHAN