Çaktırmamaya çalışıyorlar ama
CHP’de işler bayağı bir karışık...
Her kafadan farklı bir ses çıkıyor, sürekli taban tabana zıt, çelişkili fikirler ortaya atılıyor, birinin söylediğini diğeri yalanlıyor...
Yani öyle ‘parti içi
demokrasi’ hikayesiyle açıklanacak bir durum değil bu..
Evet,
vesayet rejiminin zayıflaması sonucu, ‘değişmek,
halka yönelmek’ zorunda kalan CHP’de zorunlu bir
eksen kayması var..
Lakin nereye doğru kaydığı belli değil!...
Tamam ‘mülayim statükocu, ılımlı Kemalist eksen’e doğru bir
temayül var...
Ama ‘katı statükocu, kökten Kemalist eksende’ ısrar edenler de var..
CHP’de her karar sıkıntı çıkartıyor..
Örneğin ‘
Ergenekon sanığı kontenjanı’ndan kaç
aday gösterilecek hala belli değil..
Zira bazı CHP’lilerin bazı sanıklara ciddi itirazları var...
Bir yandan da
Gürsel Tekin ‘hiç kimsenin garantisi yok..’ diyor..
Birinin söylediğine diğeri karşı çıkıyor..
Gürsel bir şey diyor.. Batum aksini söylüyor.. Nur
Serter’i kimse ikna edemiyor.. Canan
Arıtman kendini zor tutuyor..
Baykal ise hariçten gazel okuyor..
Kılıçdaroğlu’na neyi sorsan, ‘daha zamanı var!..’ diyor..
CHP kurmayları ise birbirileri için; ‘o, onun şahsi fikridir.. CHP’yi bağlamaz diyor...’
Peki nedir CHP’nin fikri, eksen nereye kayıyor?...
Bilen var mı?.. Yok..
Partililer de bilmiyor, CHP seçmeni de..
Mesela düşünün ki ben bir CHP seçmeniyim.. ( mesela dedik!..)
Ve düşünün ki CHP tek başına iktidara geldi!..
( Tamam yahu.. 70 yaş grubu dışında kimse böyle bir tecrübe yaşamadı, orasını biz de biliyoruz.. Siz de biraz hayal gücünüzü kullanın canım!...)
CHP
sivil bir anayasa yapabilir mi?..
Bu konuda kimin sözüne güveneceğiz.. Hangi taraf galebe çalacak?.. Ilımlı Kemalistler mi, kökten Kemalistler mi?’!..
Her aileye (600-1200 TL.) dağıtırlarsa
büyüme hızında
Avrupa’daki birinciliğimiz sürer mi?!..
Böylece istihdam artar, işsizlik azalır mı?!..
CHP Silivri’den kaç milletvekili çıkartır?!!..
Bu vekillerle CHP çetelere, derin devlete karşı nasıl savaşır?..
Üniversite de başörtüsü serbest olur mu?..
Nur Serter kederinden
hasta olur mu?..
Süheyl Batum’un başörtüsü sorununa getirdiği çözüm işe yarar mı?..
Ne demişti Batum; ‘Laik devlet esasına aykırı olmamak ve kamu düzenine aykırı olmamak koşuluyla moda olarak baş örtülebilir..’
Peki bir kız üniversite kapısına gelip ‘ben inancımdan dolayı başımı örtüyorum..’ derse n’olacak?...
Moda için takanla inancından dolayı takanlar nasıl ayırt edilecek?!..
Yoksa üniversiteler için, üzerinde ‘moda içindir!!..’ yazan özel ‘
laiklik sertifikalı’ başörtü mü üretilecek?..
Ya da üniversite kapılarına modadan anlayan uzmanlar mı yerleştirilecek?!..
Kılıçdaroğlu SSK’daki başarısını tekrarlayabilecek mi?!...
TOKİ bitecek mi?.. Onun yerine her vatandaşa ‘halk
tipi havuzlu villa’ projesi mi devreye girecek?..
2012 Avrupa Şampiyonası’na katılabilecek miyiz?.. Katılırsak, Lefter futbola geri dönecek ve Milli Takımın kalesini(!) koruyacak mı?...
Etro
gömlek fiyatları düşecek mi?.. Her vatandaş ‘Etro’ alabilecek mi?...
E insan merak ediyor!....