Bay Darbeci,
Önce şunu belirteyim ki, ben milletine, devletine, vatanına, bayrağına âşık bir vatanseverim. Mübarek, muazzez ve mukaddes bildiğim ordumu ve askerimi de çok seviyorum ama sizi hiç sevmiyorum. Lâkin, bütün hatâlarınıza rağmen, yine de vatansever duygularla hareket ettiğinizi farz ederek sizi muhatap kabul ediyor ve bu mektubu yazıyorum.
Bay Darbeci,
Biliyorum, kendinizi ‘halâskâran-ı zâbitan ’dan sayıp vatan kurtaran
aslan kabul ediyorsunuz ama siz ve sizin gibiler bu milletin başının belâsısınız... Sizin zihniyetinizdeki kişiler altı asırlık imparatorluğu altı senede nasıl batırdıysa, siz de elli yıldan beri ‘koruyup kollama ’ iddiasında olduğunuz Cumhuriyetimizi tahrip ediyor; milletimize v
e devletimize en büyük zararları veriyorsunuz.
Sizin halâskârlık namına 27 Mayıs’tan bu yana yaptığınız
darbeler, verdiğiniz muhtıralar, şanlı ordumuzu istismar ederek kurduğunuz illegal darbe odakları, teşkil ettiğiniz cuntalar bu fakir memlekette rahat ve huzur bırakmadı. Devamlı olarak görevinizi ve yetkinizi aşarak siyasete müdahaleniz yüzünden,
Türkiyemiz ’de demokratik rejim ve hukuk devleti bir türlü rayına oturtulamadı.
Bay Darbeci,
Sizin yüzünüzden bu
ülke geri kaldı. ‘İstemezükleriniz ’ ve paranoyalarınız müspet icraatların önünü kapadı. Demokrasi ve
insan hakları normlarında gelişmiş demokratik dünyanın gerisinde kaldık. Geleneksel ‘kerim devletimizi ’ baskılarınızla ‘zorba devlet ’ hâline getirdiniz.
Kendinizi nimetten sayıp halkı küçümsüyor; siz olmasanız Türkiye irticaya saplanıp bölünür gider zannediyorsunuz. Bu necip milleti cahil varsayıp hor görmekten bir türlü vazgeçmediniz. Lâkin âlicenap millet, istismar ettiğiniz kahraman ordumuzun hatırı için sizi hep hoşgördü ve millet iradesinin çizgisine gelmenizi sabırla bekledi.
Lâkin siz ne yaptınız? Bu fakir milletin size vatanın müdafaası için her fedakârlığı göstererek alnının teriyle aldığı silâhı onun göğsüne çevirerek darbe yaptınız. Daha bundan büyük bir nankörlük ve
ihanet düşünülebilir mi?...
Bay Darbeci,
Bugüne kadar yaptığınız bütün hesaplar yanlış çıktı; tespit ve teşhislerinizde hep yanıldınız. Kendinizi ilerici, vatansever,
Atatürkçü ve lâik, milleti ise Atatürk düşmanı, irticacı ve gerici kabul ettiniz. ‘Onuncu Yıl Marşı ’na ağlamaktan fırsat bularak, Atatürk ’ün ‘Çağdaş Uygarlık ’ hedefinin ne olduğunu düşünmediniz bile...
İrtica halüsinasyonlarıyla tutuşurken kendi dogmatik zihniyetinizin farkına varamadınız.
Türkiye,
Selçuklu ve
Osmanlı dönemlerinde dahi devlet işleriyle din işlerini ayırmışken,
modern Türkiye Cumhuriyeti ’nin irtica tehlikesi içinde olduğunda ısrar ederek, sandıkta başı dönmüş kendi tabirinizle ‘
yandaş partiler ’in tahrikiyle irtica tehlikesi iddiasını antidemokratik müdahalelerinize gerekçe yaptınız.
Bay Darbeci,
Siz artık treni kaçırdınız; zira çağın gerisinde kaldınız. Artık takvimleri değiştirmenin, saatleri ayarlamanın zamanı geldi. Komik isimli cunta gruplarınızla bundan sonra sadece
Levent Kırca ’ya malzeme olabilirsiniz.
Sakın kızıp alınmayın ama zaman değişti. Artık takvimler 2009’u gösteriyor. Bundan sonra da
darbecilik oynamaya devam ederseniz, hem cümle âleme rezil rüsva olup mensup olduğunuz kutsal müesseseyi yıpratırsınız, hem de sevdiğinizi sandığınız ülkemize zarar verirsiniz.
Türkiye , artık bir ‘açık
toplum ’ hâline dönüşmüştür. Böyle bir toplumda gizli cuntacılık oynamaya kalkışırsanız bütün numaralarınız kısa sürede ortaya çıkar. Bırakınız iç ve dış istihbarat birimlerini, meraklı bir
genç delikanlı bile bin dolarlık bir cihazla ipliğinizi kolayca pazara çıkarabilir. Bu ortamda gizli kapaklı darbecilik yapılır mı?...
Size daha önemlisini söyliyeyim. Türkiye, artık ne 27 Mayıs’ın, ne de 12 Eylül’ün Türkiyesi ’dir. Bundan böyle darbe yapmaya kalkışırsanız soluğu hapishanede alırsınız. Şunu iyi biliniz ki, bu defa
demokrasi şuurundaki milyonlar caddelerde yürüteceğiniz tankların üzerine çıkacaktır...
Bay Darbeci,
Biliniz ki artık modanız geçti. Aklınızı başınıza toplayıp mukaddes vatan savunması görevinizin başına dönünüz. Korkmayınız, siz rahat durursanız hiç kimse bu aziz milletimizi, ebed-müddet devletimizi ve
mübarek vatanımızı bölüp parçalayamaz.
Yüce
Allah size
akıl, fikir versin...