Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi'nin dönem başkanlığını üstlenen
Türkiye,
New York'ta tarihi günler yaşıyor.
Türkiye, Genel
Kurul Toplantısı sebebiyle New York'a
akın eden liderlerin gözdesi
ülkelerden birisi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e ilgi oldukça büyük ve birçok randevu talebine
cevap verilemiyor.
Sadece liderler seviyesinde değil, medyadan da görüşme başvuruları yağıyor.
Türkiye'nin son dönem yaşadığı
ekonomik çıkış ve diplomatik açılımlar bunda önemli rol oynuyor.
Yabancı gazetecilerin görüşme istekleri tabii olarak karşılanamıyor.
Aslında bu ilgiyi haklı çıkaran bir
buluşma daha yaşandı New York'ta: "
Balkan Liderler Buluşması..."
Türk iş dünyasının heyecan verici aktifliğini ve Türk diplomasisinin sorunları çözmede yükselen yıldızının eseri
sürpriz bir buluşma.
Balkan-
Amerikan Dernekleri Federasyonu (FEBA), Amerika'daki Balkan kökenli iş adamlarını buluşturmak için kurulmuş bir
çatı örgüt.
Başkanı Aras Konjhodzic oldukça faal. Bosnalı olmasına rağmen, Balkanlar'ın parçalanmış haklarını Amerika'da bir araya getirmeyi başarmış.
FEBA bu yıl TUSCON ile
işbirliği yaparak, Türkiye ve Balkan ülkelerinden iş adamlarını Amerika'daki Balkan kökenli iş adamlarıyla buluşturuyor.
Afrikalı ve Latin Amerikalı binlerce işadamını Türkiye'de buluşturan TUSCON bu tecrübesini ABD'deki "Türk-Amerikan-Balkan İş Forumu" ve "Balkan Liderler Zirvesi 2010"a da taşıdı.
TUSCON Başkanı
Rıza Nur Meral ve Genel Sekreteri Mustafa Günay'ı
tebrik etmek lazım.
Zaten onlar da bu organizasyon başarılarını bir gün önce NASDAQ'ta teknoloji borsasının açılış gongunu çalarak gösterdiler.
İlk kez bir Türk NASDAQ'da açılış yaptı.
FEDA ve TUSCON'un girişimi sayesinde, Amerikalı, Türk, Bosnalı, Makedon, Arnavut, Karadağlı, Bulgar...
İş adamları önce New York Palace Otel'deki iş forumunda bir araya geldiler.
Sektörel bazda bir tanışmanın ardından yeni işbirliği imkânlarına kapı araladılar.
Sonra da
bölgede yatırımlar yapan iş adamları kendi tecrübelerini paylaştılar.
Ahmet Çalık ve Altınbaş firmasının CEO'su da konuşmacılar arasındaydı.
Başbakan Yardımcısı Ali
Babacan diğer ülke bakanlarıyla birlikte iş forumuna katıldı. Konuşma yaptı.
Böylece Türkiye'nin Balkan ülkeleriyle işbirliğine verdiği önemi gösterdi.
Aynı günün
akşamı bu kez Waldorf Astoria Oteli'nde 5 ülkenin cumhurbaşkanları ile iki ülkenin de başbakanlarının katıldığı akşam yemeği verildi.
'Balkan Liderler Zirvesi'ne ilgi oldukça büyüktü.
400 iş adamının katılması beklenirken tam bin 400 kişi yemeğe katıldı.
Balo salonunun
balkon localarına bile yemek masaları kurulmak zorunda kalındı.
Cumhurbaşkanı Gül salona girdiğinde bütün iş adamlarının gösterdiği sevgi görülmeye değerdi.
Gül,
Türkçe yaptığı konuşmasında bölge ülkelerinin NATO'ya ve AB'ye üye olmalarının istikrar ve refahı artıracağını ifade etti.
Yine Amerika'daki Balkan kökenli iş adamlarına girişimleriyle ABD'nin de bölgeye daha müzahir olmasını sağlamalarını istedi.
Gül'ün konuşması Türkiye perspektifini değil, bölgenin daha iyi bir geleceğe sahip olması için vizyon sunuyordu.
Bu nedenle büyük alkış aldı.
Son dönemde Balkan ülkelerine yönelik diplomatik hamlelerle öne çıkan
Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu'nun da yemeğe katılması, zirveye Türkiye damgasının vurulmasını sağladı.
Sırbistan dışındaki tüm bölge ülkeleri organizasyona katılırken, Balkan ülkelerinin aralarındaki parçalanmışlığa karşılıklı çıkarlar etrafında bir araya gelerek son verebilecekleri bu organizasyon sayesinde daha net ortaya çıktı.
Liderler seviyesinde gösterilen ilgi de, bu işbirliğine ne kadar özlem duyduklarını gösterdi.
Balkan Liderler Zirvesi, New York'ta esen Türkiye rüzgârının nedenini anlamak isteyenlere, yerinde bir laboratuvar imkânı sundu...