Pazar günü 11
Eylül’ün yıldönümüydü. İkiz kulelerin yıkıldığı
terör saldırısı tekrar gündemimize geldi. Üzerinden on yıl geçtikten sonra bugün bu terör olayına bakış açısının değiştiğini görüyoruz. Standard Chartered Bank’ın baş ekonomisti Gerard Lyons, geçtiğimiz on yıla damgasını vuran başlık
Amerika’nın isteğinin aksine “Terörle
Savaş” değil “Made in China” oldu dedikten sonra geçen hafta Financial Times’ta
11 Eylül’ün
Amerikan hegemonyasının sonu olduğuyla ilgili makaleyi okuyunca, Evet, dedim, gerçekten değişmiş.
Amerika’nın durumunu 2.
Viyana kuşatmasından eliboş dönen
Osmanlı’nın haline benzetiyorum. 1683 yılında Osmanlı’nın Viyana’daki başarısızlığı tetikleyici bir hareket olmuştur. Cesaretlenen
Avrupa ülkeleri Kutsal İttifak adı altında birleşerek 1699 Karlofça Anlaşmasına kadar süren bir dizi savaş başlattılar. 16 yılın sonunda Osmanlı Karlofça’da masaya 326,000 km2
toprak bırakarak gerileme dönemine girdi. Viyana’daki malubiyetin ana sebeplerinden birisi olarak
Kırım Hanı’nın Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’ya
yardım etmemesi gösterilir. Kırım Hanı’nın yaptığını
Kanada,
Fransa,
Almanya hatta
İngiltere’nin Amerika’ya yaptığına benzetebiliriz. Merzifonlu da
Bush da müttefiklerinin görüşlerine önem vermedi, maalesef kendileri de artık tek başına başarılı olacak güçte değillerdi.
2. Viyana kuşatmasıyla 11 Eylül nasıl birbirine benzer diyebilirsiniz. Birisi
terörist saldırı, birisi düzenli savaş. Fakat devletlerin tarihinde çeşitli dönüm noktaları vardır. Kuşatmanın ardından gelen başarısızlıkla, 11 Eylül’ün ardından gelen başarısızlık bu dönüm noktalarına işarettir. Bu arada 11 Eylül’ün içerden yapılmış bir
operasyon olduğuyla ilgili teorileri göz önünde bulundurursanız, düzenli savaş benzetmesi çok da
yabancı durmaz. 11 Eylül saldırısından sonra Amerika
Irak’ta ve
Afganistan’da iki cephe açtı. Amaç dünyanın gündemine terörle mücadeleyi yerleştirmekti. Bu amaç içi son on yıl içerisinde enflasyona göre düzeltildikten sonra 2 trilyon dolar parayı bu savaşlara ayırdılar. Bugün dönüp baktıklarında dünyanın gündemine oturan konunun terör değil yeni
ekonomik düzenin olduğunu görüyorlar. Acıklı olan akıttıkları bu kaynakların yeni paradigmada kendilerini dezavantajlı duruma getirmiş olması. O 2 trilyon dolar başka yerlere harcanmış olsaydı Amerika bugün çektiği sıkıntıları çekiyor olur muydu? Maddi zararın yanısıra Irak ve Afganistan savaşlarında kendilerine askeri anlamda pek de bir katkı göstermeyen sözde müttefiklerle kopuşun getirdiği manevi zarar da cabası. Gündemleri belirleyemeyen bir Amerika var karşımızda. Buna duraklama denmez de ne denir? Amerika artık Karlofçası’nı bekleyen bir devlettir.
Öbür taraftan dünyanın yeni yıldızına, Çin’e döndüğümüz zaman karşımızda artık sadece üreten değil aynı zamanda satın alan bir Çin çıkıyor. 2011 yılının ilk 6 ayında yurtdışına 45 milyar dolardan fazla yatırım yapmış. Bunun büyük kısmını enerji üretimi tutuyor. Sonra
ulaşım ve
metaller geliyor. Kendi ihtiyacına göre yatırım yapıyor olması pek de şaşırtıcı değil. 2010 yılında toplam yurtdışı yatırımları 100 milyar dolara yakındı. 2005 yılında bu rakamın 10 milyar doları bile bulmadığını düşünürsek, 5 sene içerisinde yatırımlarını 10 kat artırmış olduğunu görürüz. Bu durum uluslararası çevreleri korkutmaya başladı bile.
Önümüzdeki 10 yılın “Made in China” değil “Owned by China” dönemi olacağı söylentisi dolaşıyor. Doğru da olabilir. 2010 rakamlarıyla Çin şu anda yurtdışı yatırımları açısından dünyada 5. sırada yer alıyor.
Japonya, hatta İngiltere bile Çin’in gerisinde. Fakat Çin’in 2010 yılı GSYİH rakamının 5,9 trilyon dolar olduğunu düşünürsek, 100 milyar dolarlık yatırımın Çin’in toplam üretiminin %2’si dahi etmediğini görürüz. Yani Çin’den daha büyük yatırımlar bekleyebiliriz.
Tarih tekerrürden ibarettir dedikleri bu olsa gerek, birisi düşerken, birisi çıkıyor.
*Çin 2011 İlk 6 Ay
Yurtdışı Yatırımları (Ülke Bazında)
(milyon dolar)
Avusturalya $4,620
Endonezya $3,890
Suudi
Arabistan $3,750
Arjantin $3,520
Brezilya $2,610
Laos $2,010
Norveç $1,990
İran $1,960
Macaristan $1,660
Tayland $1,500
Sierra Leon $1,490
Uganda $1,450
Irak $1,360
Sudan $1,210
İspanya $1,120
Çad $1,010
ABD $900
Fransa $880
Katar $880
Sri Lanka $810
Malezya $800
Myanmar $760
Vietnam $750
Almanya $670
Dominik $660
İngiltere $510
Güney Afrika $470
Hindistan $380
Japonya $370
Hollanda $350
Zambiya $290
Yeni Zelanda $200
Kamerun $200
Venezuella $200
Yunanistan $120
Kanada $120
Rusya $100
İsviçre $100
Toplam $45,670
Çin'in Yurtdışı Yatırımları
(milyon dolar)
2005 $9,610
2006 $33,330
2007 $42,700
2008 $73,760
2009 $75,910
2010 $98,180
2011 $45,670
Toplam $379,160
Çin 2011 İlk 6 Ay Yurtdışı Yatırımları (Sektör Bazında)
(milyon dolar)
Enerji $11,160
Elektrik $8,050
Ulaşım $5,800
Metal $5,310
Emlak $4,820
Tarım $4,100
Sanayi $2,980
Teknoloji $1,950
Finans $1,500
Toplam $45,670