TBMM’de 12
Eylül darbecilerine yargı yolunu açacak Anayasa’nın geçici 15. maddesinin kaldırılmasıyla ilgili
oylama, 30 yıl önce askerlerin yönetime el koyduğu sabaha karşı 04.00 sıralarında sonuçlanmış.
Tarihin bir ironisi olsa gerek, 336 oyla Meclis’ten geçen geçici 15. maddeyi
12 Eylül askeri rejiminin kapattığı
CHP ve MHP değil; AKP milletvekilleri kaldırdılar. Böyle bir çelişki, 1970’lerde
Türkiye ile aynı kaderi paylaşan
Şili’de, Arjantin’de,
Brezilya’da asla yaşanmadı.
Şili halkı, seçimle gelmiş ilk sosyalist başkan Allende’yi deviren General Pinochet’yi hiçbir zaman affetmedi. Brezilya Cumhurbaşkanı Lula, solu yeniden örgütlemeyi başarmış bir sendikacı ve bugün ülkesini başarıyla yönetiyor.
Yunanistan tarihinin en ağır borç krizinin altından kalkmaya çalışan
Papandreu, “Albaylar Cuntası”na karşı en cesur mücadeleyi vermiş Andreas Papandreu’nun oğlu ve PASOK sol gelenekle bağlarını koparmadı.
Darbelere sürüklenmiş
Güney Amerika ve
Akdeniz kuşağı ülkelerinin tümünde geçmişle hesaplaşıldığı için
demokrasi güçlendi. Kök saldı.
Türkiye ise bu hesaplaşmayı yapmakta 30 yıl geç kaldı. TBMM’de nihayet bir adım atıldı.
Kürsüdeki konuşmalara,
kutlama ve kucaklaşmalara bakınca gördüğümüz tablo ilginç. Böyle bir coşkuyu CHP sıralarından beklerken, AKP’liler
İstanbul milletvekili Ayşenur Bahçekapılı’yla sarmaş dolaş olmuşlar. Bahçekapılı, sol gelenekten bir politikacı ve
Nevzat Çelik’in “
Şafak Türküsü” şiirini kürsüden okumuş:
“Beni burada
arama anne / Kapıda adımı sorma / Saçlarına
yıldız düşmüş / Koparma anne / Ağlama
Kaç zamandır yüzüm tıraşlı / Gözlerim şafak bekledim / Uzarken ellerim / Kulağım kirişte / Ölümü özledim anne / Yaşamak isterken delice.”
Bahçekapılı, “Sıkıyönetim mahkemelerinde gençliklerini bırakan, işkenceden ölen gençlerimizi selamlayalım. Bugün geçici 15. maddeye kabul oyu veren bir milletvekili olarak rahat uyuyacağım, bir nebze de olsa vicdanımı özgürleştireceğim” diye konuşmuş.
Kültür Bakanı
Ertuğrul Günay da 12 Eylül mağduru eski bir CHP’li olarak şöyle demiş:
“Bu saatten sonra 90 yaşındaki
generalleri ya mahkemeye çıkarırız ya da
ilahi adalet onların hesabını görür. Ama bir şey yapıyoruz: Türkiye hukuku ilk defa bugün milletin seçtiği parlamento eliyle ‘Evet, darbeciler de yargılanabilir, onlar da sorgulanabilir’ diyor. Beraberce bunu yaşıyoruz. Darbe olduğunda Pakistan’da yüksek mahkemenin yargıçları cübbelerini çıkararak darbecilerin önüne atıyorlar. Bizde ise darbecilerin önünde ‘Emret paşam’ diyorlar.”
AKP’li
Burhan Kuzu da, “Anayasa’nın üzerinde darbe yapma hakkı veren bir madde olabilir mi? Peki bu hak ise niye gece millet yattıktan sonra geliyorlar?” diye sormuş.
Geçici 15. maddenin Anayasa’dan çıkarılması tarihi bir adımdır. Böyle bir günde CHP’lileri de kürsüde görmek isterdik!