Sabri'nin ortaalanda oynatılmasının yararlı bir
uygulama olmadığı defalarca ortaya çıktı. Bunu hemen her hoca yaptı ve sonuç hep kötü oldu. Üstelik onun burada oynatılmasının iki yönlü bir sıkıntısı var. Birincisi,
rakip takım sizin çekindiğinizi fark ediyor ve daha rahat oynamaya başlıyor. İkincisi, Sabri ile oyun karman-çorman oluyor. Bundan da elbette ki sorun doğuyor.
Geçen hafta deplasmandaki
Kayserispor galibiyeti, bu hafta Fenerbahçe'nin yenilgisi gibi etkenler
Galatasaray taraftarını çifte bayrama hazırlamıştı. Zeminin kısa zamanda yenilenmiş olması da umut verici bir başka gelişmeydi. (Peki,
Ali Dürüst gibi deneyimli bir
yönetici niye bu zeminin yenilenmesinin mümkün olmadığını söylemişti? Geçelim.)
Galatasaray haftalar ilerledikçe bazı sorunlarını çözüyor ama
Riera ve
Sercan bunun dışında. Onlar, gereksiz transferlerin takımı nasıl çökerttiğini kanıtlamaya çalışıyor! Riera'nın bitikliği ve Sercan'ın yetersizliği insanı hayrete düşürüyor.
İspanyol futbolcu, hücumda hiçbirşey yapamayışının yanında
penaltıya yol açan bir hatayla herkesi çıldırttı. Neyse ki önce sarı kartla bu derdin savuşturulması, sonra da Muslera'nın kurtarışı bu derdin faciaya dönmesini önledi.
En büyük sorun Cim Bom'un takım halinde hareket edemeyişi ve çabukluktan da yoksun oluşu. Hücuma çok yavaş çıkılıyor.
Oyun haliyle sete dönüştüğünde de hiçbir beceri ortaya konulamıyor. O zaman gol, duran toplara kalıyor. Yani gol konusunda takım henüz inşallah maaşallah çizgisinin ötesine geçebilmiş değil.
Bu sorunlu ve sıkıntılı oyuna
Terim kaçınılmaz iki değişiklikle müdahale etti. Kayserispor maçının yıldızı emektar Ayhan ve Sercan'la hiç değilse taktik anlaşılır hale geldi. Yorumcu arkadaşlarımız rakamları dansettirme zorunluluğundan kurtuldu. 4-4-2
oyuncular için de anlaşılabilir bir oynama şekliydi.
Sercan'ın yetersizliği bilinmeyen bir durum değil. Ancak ona
Elmander de fena halde katılınca Cim Bom tek puana dua edecek hale geldi. İsveçli oyuncu ilk yarıda Eboue'nin getirdiği topla birlikte ikinci yarıda mutlak gollük iki pozisyonda daha Ayhan ve Selçuk'un emeklerini ziyan etti, takımını da yaktı.
Mersin İdman Yurdu baştan sona etkili ve akıllı bir futbol oynadı. Arena'dan 3 puanla da çıkabilirlerdi. İlk yarıdaki penaltı ve ikinci yarıda Enduka'nın topu boş
kale yerine üst direğe yollaması maçın en önemli iki olayıydı.
Nurullah Sağlam son dakikaya kadar galibiyeti kovaladığını Kamanan'ı bek olarak oyuna almakla da gösterdi. Bu nedenlerle
hakem kararıyla onları galip bile ilan edebiliriz.
Sarı Kırmızılı takım zirveye çok yaklaşma şansını bir kez daha kullanamazken Terim'in daha epeyce uykusuz gece geçireceği de ortaya çıktı. Galatasaraylılar bayramı da ezeli rakipleri gibi keyifsiz geçirecekler. Zaten bunu sürekli yapıyorlar. O zaman sizlere iyi bayramlar deyip noktalayalıım.