Anayasa değişikliğinin ikinci turu beklendiği gibi bıçak sırtında ve gergin geçiyor. Geçen hafta; 'İktidar partisi ilk turda fire vermediği için rahat. Hatta gevşeme emareleri gösteriyor. Fakat kulislere göre tartışmalı maddelerde 8-9 fire olabilir' demiştik. Gelişmeler duyumlarımızı haklı çıkardı. Özellikle de parti kapatmalarla ilgili değişikliğin 327 oy alarak paket dışında kalması AK Parti'de tam anlamıyla şok etkisi yaptı. Öyle ki karar ilan edilince iktidar partisinde derin bir sessizlik, muhalefet kulislerinde ise 'sevinç gözyaşları' vardı. İnanılması zor ama muhalefet partileri hep birlikte 'sevinç göz yaşları' döküyordu! Oysa bu sürecin kaybedeni kesinlikle muhalefet. Çünkü BDP, MHP ve CHP'nin 'statükonun devamı için' verdikleri mücadele halkın dikkatinden kaçmıyor. Özellikle de BDP'ninki. Kendi tabanında bile büyük bir öfke var. Parti kapatmaların en büyük mağduru olan bu siyasi hareket seçmenini değil İmralı'yı dinledi. Siyasi parti değil bir örgüt olduklarını ispatlamış oldular. Bu aşamada muhalefetin 'ama iktidar uzlaşmadı' demesinin de bir karşılığı yok. Muhalefetin 'millete gitmemek için' neler yaptığına herkes şahit. Peki bundan sonra ne olur? Aslında paketin herhangi bir maddesinin ya da bütününün 330'un altında kalma ihtimali hep vardı. 335 oyla bu yola çıkmak büyük risk. Üstelik koltuk bekleyen, koltuğu gittiği için küsen çok isim var. BDP'ye tepki duyduğunu saklamayan da. Ama hükümet bu riski bilerek ve isteyerek aldı. Çünkü değişim inisiyatifini eline alan her zaman kazanır. AK Parti'nin temel motivasyonu da bu. Moral bozukluğuna rağmen süreci tamamlama eğilimindeler. Eğer Başbakan Erdoğan vekilleri üzerindeki sıkı markajı aşar ve ekibini toparlayabilirse senaryoların 'Meclis aşaması' boşa çıkartılmış olacak. Ama bu durum bazı çevrelerin pes edeceği anlamına gelmiyor. Anayasa değişmesin diye alternatif senaryolar hazırlayanlar bu kez YSK kartını oynayacak. YSK için araya giren 'hatırlı' çevreleri not etmek şart. Eğer paket 330'un altına düşmez, YSK da 60 gün sonra sandık derse bu kez de terörü azdıracaklar. Derin yapılar sandığa giderken anayasayı değil hükümetin yumuşak karnı terörü koyacaklar milletin önüne. Bu yüzden Meclis'teki oylamaları sadece siyaset denkleminde görmemek lazım. Aslında 8. maddenin paketten düşmesi iktidar için fırsat da olabilir. Şöyle ki; her şartta Anayasa Mahkemesi'ne gitmeyi planlayan CHP'nin en büyük argümanlarından birisi çöktü. CHP'ye göre 8. madde anayasaya aykırıydı. Yani iktidar diğer maddelerde fire vermezse 8. maddede verdiği fire lehine bir sonuç bile doğurabilir. Ankara en az iki gün daha diken üstünde. Ama sonrası da pek parlak değil. Sıcak bir yaza hazır olalım. Savcının düşündüren tespiti Hararetli geçen Anayasa değişikliği çalışmaları ve artan terör yüzünden 4. Ergenekon İddianamesi dikkat çekmedi. Oysa 184 sayfalık iddianame içerik itibarıyla üzerinde durmayı fazlasıyla hak ediyor. Savcılar, halen devam etmekte olan 'organize işleri' bütün çıplaklığı ile aktarmış. Hatta son birkaç yılda yaşadığımız birçok olayın perde gerisine de ışık tutmuş. Verilere göre 'millete komplo belgesi' bir albayın 'karalamaları' değil. Üstelik basına sızınca Genelkurmay'da günlerce temizlik yapılmış. İtiraf gibi ifadeler var iddianamede. Bu arada HSYK krizlerinin sırrı da açığa çıkmış oldu. Meğerse bazı HSYK üyelerinin neden olduğu 'kararname krizi'nin perde arkasında Bedrettin Dalan ve bazı etkili generaller varmış. Gerçi kamuoyu artık uyandı. Somut verilere sahip olmadan da neyin döndüğünü anlayabiliyor. Ama delil de ortaya çıkınca az sayıdaki sis bulutu da dağılmış oldu. Okuyunca görüyorsunuz ki Dalan boşuna 'fikri ve mali lider' değilmiş. Eminim dosyanın ek klasörleri ezber bozan delillerle doludur. Yüksek yargı mensuplarıyla görüşen generallerle ilgili notlar da son derece dikkat çekici. İddianamenin en düşündürücü tarafı ise şu: Savcılar, yapılan tüm operasyon ve tutuklamalara rağmen Ergenekon'un aktif, parasal kaynaklarının da güçlü olduğunu söylüyorlar. Bir bakıma da sağda solda patlayan bombaların, hukuk sosuna batırılmış 'delil çürütme' operasyonlarının, iktidar partisindeki 'fire'lerin adresini gösteriyorlar. En iyisi üşenmeyin. En azından 4. iddianameyi okuyun.