Ancak bu seferki iddianame ‘Google+' class='textetiket' title='Google haberleri'>Google’ değil ‘Doğan Medya’ iddianamesi olacak. Başbakan ile Aydın Doğan polemiğinde ülke tam bir meydan muhaberesine şahit oluyor. Tayyip Erdoğan zaman zaman Başbakan gömleğini çıkarıp kavgayı sürdürüyor. Karşısında ise ülke için neredeyse hiçbir sorumluluk üstlenmeyen bir yayın grubu topuyla tüfeğiyle saldırıyor. Oysa Başbakan sorumluluk gereği bırakın sırtında yumurta küfesi taşımayı, yumurtaların üzerinde yürüyor. Bir yayın grubunun davrandığı gibi davranması kamuoyunda zaman zaman tedirginlik meydana getiriyor. Başbakana ‘yaşa varol’ diyenlerin yanında; ‘Aydın Doğan kim ki Başbakan onu muhatap alıp böyle bir tavır sergiledi, anlam veremiyoruz’ diyenler de haksız sayılmaz. Özellikle ekonomiye yön veren iş dünyasının içindeki isimler bu görüşte. Onlara göre Başbakan böyle bir çıkış yapacaksa bile, bunu partinin ikinci adamları üzerinden gerçekleştirmeli ve hiç bulaşmamalıydı. Kendini ortaya koyması gereksizdi. Ortam gerildikçe Doğan Medyası bel altı-bel üstü her tarafa çalışmaya başladı. Daha dördüncü günde Ak Parti ile ilgili yeni bir kapatma davası sinyali verildi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının bu konuda çalışma bile başlattığı ifade ediliyor. Almanya’daki Deniz Feneri Derneğinden aktarılan paralarla AK Partinin kurulduğu iddiası üzerinden yola çıkan Başsavcının delil toplamaya başladığı söyleniyor. Deliller nereden gelecek ? Muhtemelen bu kez Google’dan araştırma yapma zahmetine de gerek kalmayacak. Doğan Medyası konuyla ilgili haberlere başladı. Birer kopya iddianameye konacaktır. Bir taşla bir sürü kuş vurma planı devrede. Aydın Doğan Başbakan’a, kapatma tehdidini öne sürecek. Türkiye’nin kapatma süreciyle yeniden gerilmesi durumunda bu kez böyle bir kavgaya girdiği için Başbakan hedef gösterilecek, eleştirilecek. Başsavcı için de rövanşı alma şansı doğmuş olacak. Doğan Ak Parti’yi kapattırma atağıyla hükümeti dize getirmeyi amaçlayacak, güç gösterisinde bulunacak. Türkiye’nin kapatma davası sancısıyla bir yıla yakın süreyi nasıl kaybettiğini hepimiz iyi biliyoruz. O dönemdeki ekonomik durgunluğun etkileri hala devam ediyor. Kapatma kozunu oynamaya başlayan Doğan Grubunun köşe yazarları Başbakan’a, parmaklarını uzatarak ‘şöyle yaparsan böyle olur’ gibi tehdit cümleleri kurup arkalarını sağlam duvara yasladıkları mesajını vermeye çalışıyor. ‘Senden korkumuz yok’ demeye getiriyorlar. Öyle ya da böyle bu ülkenin bir kapatma davası süreci daha yaşamaya tahammülü yok. Bu, ülkeye verilebilecek en büyük zarar olur. Burada; ‘Başbakan’ değil ‘Recep Tayyip Erdoğan’ gibi davrandığı için Başbakan da puan kaybeder ama asıl böyle bir süreç, Aydın Doğan’ı bitirir. Vatandaşı hiç hesaba katmadan hareket eden Doğan Grubuna, millet bir ekonomik ambargo koymaya başlarsa o işin sonu gelmez. Yalan ve toplumu germeye yönelik haberler sebebiyle zaten vatandaşın gözünde güven problemi yaşayan Doğan böyle bir boykota ne kadar direnebilir ? Başbakan bu kavganın sonunda Doğan’ı bitirir mi bilinmez ama millet bitirir. Milleti düşünmeden hareket edenin millet gözünün yaşına bakmaz.