Doğu Perinçek'in
Aydınlık dergisinde uzun yılar çalışan
Soner Yalçın "görevini" yapmaya devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde ilk kez
Star Gazetesi'nin ortaya çıkardığı Bülent Arınç'a suikast haberinin yalan olduğunu, orada yakalanan iki kişinin askeri
personel olmadıklarını, o iki kişinin
biri emekli TSK mensubu diğerinin ise sivil şahıs olduğunu yazan Soner Yalçın'ın Oda TV'sinin bu yalanı fazla uzun sürmeden sönmüştü. Önce internet siteleri ardından
Genelkurmay "iki askeri" personelin Arınç'ın sokağında yakalanması" olayını doğrulamıştı.
BU KEZ HÜRRİYET'TE "ÇOK AĞIR" İMADA BULUNDU
Soner Yalçın'ın bugünkü yazısının girişi hayli ilginç: "Türkiye'nin gündeminde, Bülent Arınç'a suikast iddiasıyla başlatılan
soruşturma çerçevesinde Genelkurmay Başkanlığı'nda yapılan
arama var. Yıllar önce polisler Ankara'da yine “dokunulmaz” denen bir binaya girmişlerdi."
Peki bu sunuşla başlayan Yalçın'ın yazısının başlığı nedir derseniz...
‘Eşkıyanın bu gece ne yapacağı belli olmaz'
İNÖNÜ'NÜN AĞZINDAN HAKARET ETTİ
İşte yazıya konu edilen olay: 4
Mart 1966'da Ankara'da “Milli
Kurtuluş Komitesi” imzalı "Darbe isteyen gizli bildiriler" dağıtıldığının ortaya çıkmasının ardından dönemin İçişleri Bakanı Faruk Sükan emriyle
Meclis'e yapılan polis baskınını yazan Soner Yalçın'ın
CHP lideri İsmet İnönü'nün, “İlk vazifemiz Meclis'e
tecavüz edenleri cezalandırmaktır. Vakit geçirilemez.
Eşkıyanın bu gece ne yapacağı belli olmaz” demeciyle "
Özel Kuvvetler aramasındaki hakime "eşkıya" benzetmesi..
Evet; Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda arama yapan hakime yönelik ima edilen bu sözler çok ağır. 1966'da yaşanan "Meclis Baskınını" bahane ederek söylediği bu sözler, kamuoyunun devamında mutabık olduğu operasyondan duyulan rahatsızlığı "açıkça" belli ediyor.
"SKANDAL" NASIL ÖNLENDİ
Çiçeği burnunda Genel Yayın Yönetmeni
Enis Berberoğlu, büyük tepki çekecek "ima"ya Hürriyet'in
gazete baskısında yer vermedi. Yazının başlığı, gazetenin internet baskısında "
sansürsüz" yayınlandı. Fakat internet yazısı ile gazete baskısı arasındaki sansür dikkatli okuyucuların gözünden kaçmadı.
İŞTE SANSÜRLENEN YAZI
VE SANSÜRSÜZ HALİ (Gazeteyi alanlar bunu göremedi)
Görevinden emekli olduktan sonra, açık yalan ve çarpıtmalara sığınan Soner Yalçın'ın teorisine
destek veren
Ertuğrul Özkök'ün aksine Berberoğlu, "daha farklı" bir çizgi izleyecek gibi görünüyor.