Hükümet servisleri, STK’lar ve araştırma gruplarından veri toplayan 9 insan hakları örgütünden oluşan koalisyon, geçen yıl en az 120,457 geri itmenin gerçekleştiği sonucuna vardı. Rapor; 11.11.11 (Belçika), Macar Helsinki Komitesi (Macaristan), We Are Monitoring Association (Polonya), Barış Çalışmaları Merkezi (Hırvatistan), Lübnan İnsan Hakları Merkezi (CLDH), Sienos Grupe (Litvanya), Bulgaristan’da Hukuki Yardım – Ses Merkezi (CLA), Mission Wings Vakfı (Bulgaristan) ve I Want to Help Refugees (Letonya) tarafından ortaklaşa hazırlandı.
Raporda, sınır dışı etme işleminin “sıklıkla” şiddet kullanılarak yapıldığı, sığınmacıların sınır muhafızları tarafından dövüldüğü, denizde terk edildiği ya da ormanda soğuktan ölmeye bırakıldığı belirtiliyor.
Rapor edilen toplam sayı 120 bin 457’nin AB ülkelerinden AB üyesi olmayan ülkelere doğru geri itilmeleri ifade ettiği, üye devletler arasındaki olayların hariç tutulduğu belirtildi.
Bulgaristan ve Yunanistan zirvede
Çalışmanın Libya (21,762) ve Lübnan’daki (3,768) geri itmelereri de kapsadığı belirtilirken bu ülkeler tarafından gerçekleştirilen engellemelerin İtalya, Kıbrıs ve AB kurumlarının “doğrudan ve kapsamlı” desteği ile yapıldığına dikkat çekildi.
Sistematik bir uygulama
Raporun önsözünde “Avrupa’nın dış sınırlarında yaşanan geri itmelerin sayısı son yıllarda hızla artmış, öyle ki AB göç politikasının sistematik bir uygulaması haline gelmiştir” denildi.
Raporda ayrıca “Geri itmelerle ilgili süregelen raporlar, AB’nin en temel insan haklarından birine saygı gösterilmesini sağlama konusunda sistematik bir başarısızlığa işaret etmektedir.” ifadesine yer verilirken Yunanistan’ı sığınmacılara karşı “sistematik” geri itmeler uygulamaktan suçlu bulan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) de benzer bir dil kullandığına dikkat çekildi.