Zindandaki öğretmenden 3 çocuğuna mektup: Bizim boynumuzu bükmeyin!
Gaziantepli, karı-koca iki öğretmenin hikayesini yazmıştım. Önce baba, sonra anneyi aldılar! Üçü de okula giden 12, 15 ve 18 yaşlarındaki erkek çocuklar evde yalnız kaldılar!
Kiradaydılar... Ev, anneannenin yaşadığı şehre taşındı kış ortasında; çocuklar, anne-babadan sonra, arkadaşlarından da koparıldılar!
İki ay geçti! Daha hakim karşısına çıkarılmadılar! Kendilerine, 'Neden şu dershanede çalıştınız? Neden bu bankada hesabınız var?' deyip tutukladılar!
Geçtiğimiz günlerde babadan bir mektup geldi çocuklarına. Dimdik ayaktaydılar!
Özetle o mektuptan bazı alıntıları paylaşmak istiyorum. Tarihe not düşelim. Çocuklarına bakın ne nasihat ediyor babaları?
"Yavrularım,
Böyle olmasını istemezdim.
Fakat her şey Allah'tan.
Her şeyin ortaya çıkacağı mizanı bekliyorum. Dün ( 15 Ocak 2017) cezaevinin en küçük tutuklusu ile tanıştık! 6 aylık bir kız, Ablası dört yaşında. O, anneannesinin yanında. Sadece o da değil, halasının yanında kalan 2, 4 ve 6 yaşında kardeşler... Yine, annesi hapiste, 1, 2 ve 7 yaşında babası ile kalanlar. Gece uyanıp, annemi, babamı istiyorum, diyen niceleri..."Allah bahtlarını açık etsin, kötü ile karşılaştırmasın" diye dua etmekten başka bir şey gelmiyor elden! Ne kadar aciziz değil mi?
Nice insanlarla tanıştım. "Abi, aylık 9.500 kazanıyordum, hepsi boşmuş, değerini bilemediğim şeylerin kıymetini şimdi anladım" diyen vergi müfettişleri... Doktorlar, Albaylar, hepsinin ortak noktası özgürlükten yoksun olmak! Rahatımız iyi ama sadece kaybettiklerimize mi üzülsek kazandıklarımıza mı sevinsek bilemiyoruz!
Oullarım,
Size güveniyorum ama dışarıya güvenmiyorum. Önce akrabalarımıza sonra Allah'a emanet ettik sizi...
Arkadaşlarınıza dikkat edin, size kötülüğü tavsiye ediyorsa o arkadaş değildir!
Büyüklerin sözünden çıkmayın!
Doğruyu yanlışı biliyorsunuz! Yanlış yapmayın. Doğruyu yapmak; irade ister, güç ister, inanmak ister! Sizde hepsi var.
Bizim boynumuzu bükmeyin, yüzümüzü kızartmayın! Tabii ki zor, kolay olan nefsi davranmak !
Bizi buraya getiren Allah. Kimseye suç bulmayın. Nedenleri geçin. Durumunuzu değerlendirin! Allah sizleri hayata ve ahirete hazırlıyor! Sınırlarınızı zorluyor, zorlayacak! Kötü şartlarda yaşamayı öğretecek, irade ve sabrınızı sınayacak!
Sonsuz bir hayatı kazanmanızı sağlayacak... Sabreden kazanacak.
Sürekli sorgulayan, üşenen, erteleyen kaybedecek. Allah kazananlardan eylesin
Yıkmak kolaydır! Kötü alışkanlıklar hemen kazanılır. Yapmak zordur, çelik irade ister, işte sizin gibi! Kirletmek kolaydır, temizlemek zordur!
Çıkacağız inşallah, ben ümitsiz değilim. Çünkü kanun karşısında, hak katında, toplum vicdanında bir kötülüğümüz yok. Her şey geçici, insan aceleci!
Sabredelim ve dua edelim!
Allah her şeyi görüyor ya! Tasalanmaya gerek yok!
Ayşe anne (kayınvalide) Kızın L. , senin sözünü hatırlatıyor! "İyilerin başına her şey gelir" diye. Ama laf olsun diye değil, gerçekten iyiyiz. Çıkınca bir pikniğe gideriz artık. Etler benden, sen un helvası yaparsın. Edremit taraflarını gezeriz.
Çıkacağız inşallah.
Selametle
18 Ocak 2017, imza (H. ...)
Mektup böyle... Öğretmenin yaşlı babasına, hala oğlu ve gelinin zindanda olduğu söylenememiş! O, çocuklarını güvende ve işlerinin başında sanıyor!
Kaç kişi farkında olanların bilmiyorum? Kaç kişi duyuyor zindandan gelen sesleri?
Kaç kişi biliyor annesiz/babasız çocukları?
Ama sen duymasan, görmesen de bir gören var Türkiye! Mektupta O'na yakarış var zaten! Tarih de hem bu zulümleri hem de kahreden sessizliğini kayıt ediyor! Babanın dediği gibi; "Her şeyin açığa çıkacağı mizan kurulduğunda, anlayacağız her şeyi! " Zalimlerin yakasında olacak iki dünya da masum çocukların elleri!
Not 1 : Mazlumların sesini duyurmak ve onlara yardımda bulunmak isteyenlere bu sütunlar hep açık! Bizim de görevimiz dua ederek, hem onların sesini duyurmaya çalışmak hem de tarihe not düşmek olsun!
Not 2 : Gaziantep'te karı-koca öğretmen nasıl gözaltına alınmıştı? İlk yazı:
Ali Emir Pakkan