'Zafer de alınmış, duydun mu?'

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Salı, Mart 12 2019
''Artık o da, sayıları zaman zaman 200’e yaklaşan hapisteki tutsak gazetecilerden biri. Haberi aldığımdan beri zihnim sürekli Zafer’le ilgili hatıralar geçidi sunuyor bana. ''
Bahadır Polat / Kronos
Zafer de alınmış, duydun mu?

İktidara biat etmeyen gazetecilerin baskı altında tutulduğu, sırf görevlerini yaptıkları için tutuklanmalarının rutinleştiği bugünkü vasatta bile aldığım son haber beni hayli sarstı.

Telefondaki dost, “Zafer alınmış, duydun mu?” dediğinde bir an bunun şaka olmasını diledim. Sonra inanmak istemedim. Ama gerçekti ve şakası yapılacak bir mevzu değildi.

Evet, Zaman gazetesindeki haberlerinden, Aksiyon dergisindeki dosyalarından ve Bugün gazetesindeki yazılarından tanıdığımız gazeteci Zafer Özcan tutuklanmıştı.

Artık o da, sayıları zaman zaman 200’e yaklaşan hapisteki tutsak gazetecilerden biri. Haberi aldığımdan beri zihnim sürekli Zafer’le ilgili hatıralar geçidi sunuyor bana. Acı-tatlı sahneler birbirini kovalıyor. Kâh heyecanlı, kâh sorgulayan portreler gösteriyor. Ama hepsi de hüzün üflüyor ruhuma.

Zira Zafer benim için sadece bir meslektaş değil; hemşehrim, arkadaşım, aile dostum, dahası kader ortağım. Haliyle özgürlüğünü kaybetmesi, çok sevdiği çocuklarının babasız kalması benim için daha derin anlamlar taşıyor.

ÇOCUKLARINI OKULA BIRAKIRKEN…

Her baba çocuğunu çok sever ama Zafer gibi babasız büyüyen birinin çocuk sevgisini ne ben tarif edebilirim ne de başkası anlayabilir. Elbette dedesi ona babasızlığı hissettirmemek için elinden geleni yapmış ama babanın yerini de hiçbir şey tutmuyor.

Belki tam da bu sebeple ‘araması’ olduğunu bile bile 7 Mart sabahı ikiz çocuklarını okula kendisi bırakmış. (Öğrendiğim kadarıyla polisler okulun önünde bekleyerek Zafer’in izine ulaşabiliyor.

Bu haberler de ilginizi çekebilir