Kardeşi Yunanistan cezaevinde tutulan Nazlı Silber Ferlikaş, sesini resmi makamlara duyurmaya çalışıyor. Kardeşinin hayatından endişe eden Ferlikaş, resmi makamlardan ağır hasta olan kardeşi İbrahim Hasan'ın bir an önce Türkiye'ye getirilerek tedavi edilmesini istiyor.
Emekli halk sağlığı uzmanı ve akademisyen olan Nazlı Silber Ferlikaş, kardeşi İbrahim Hasan Suheyl Kaldı'nın (43) izini sürüyor. Ferlikaş, kardeşinin 2004 ile 2014 yılları arasında haksız isnatla Türkiye'de cezaevinde tutulduğunu ancak isnat edilen 'adam kaldırma' eyleminin gerçek failinin yakalanması ile beraat ederek salıverildiğini belirterek, kardeşinin Yunanistan'a kaçırıldığını iddia etti. Nazlı Ferlikaş, cezaevinde kardeşinin işkence gördüğü ve kansere yakalandığını kaydetti.
ASALA-EOKA'YA HİZMET EDEN KİŞİLERCE KAÇIRILDI
Nazlı Ferlikaş, 23 Eylül 2014'de tahliye olduktan sonra kardeşi ile birlikte havası temiz olduğu gerekçesi ile Bodrum'da yaşamaya başladığını anlatarak, kardeşinin kanser tedavisi sırasında fenalaştığını ve 7 günlük iş görmezlik raporu verildiğini söyledi. Ferlikaş, hastanenin bahçesindeyken ASALA-EOKA'ya hizmet eden kişiler tarafından kardeşinin kaçırıldığını öne sürerek, kardeşinin kaçırılırken 155 Polis'i aradığını ancak yardım gelmediğini savundu. Ferlikaş, kardeşinin deniz yolu ile Yunanistan'a götürüldüğünü iddia ederken, "Kardeşimi Yunan polisi 6 gün Kos Karakolu'nda dövüyor. Türk bayrağını yırtıp başına geçiriyor. Kardeşimin 8 kaburga kemiğini kırılıyor, işkence ediyorlar. İşkence neticesinde kardeşim önüne konan her şeyi imzalamak durumunda kalıyor." dedi.
'RESMİ MAKAMLAR DUYARSIZ KALIYOR' İDDİASI
Kardeşinin halen Domokos Cezaevi'nde tutulduğunu ve orada işkence görmeye devam ettiğini ifade eden Ferlikaş, para göndermesi durumunda kardeşi ile telefonda görüşebildiğini ve ancak bu şekilde kendisinden haber alabildiğini anlattı. Türk Dışişleri Bakanlığı ve Atina Büyükelçiliği'ne ulaşmaya çalıştığını ancak olayı görmezden geldiklerini öne süren Ferlikaş, "Ona adil yargılanma hakkını sağlamak için kanser hastası olduğu gözönünde bulundurulmuyor ve bir tercüman tahsis edilmiyor. Tercüman olmadığı için adil yargılanma hakkından da her açıdan yoksun şu anda." diye konuştu. Sadece Yunanistan'daki başkonsolosluğun kendisini en azından dinlediğini kaydeden Ferlikaş, bir çok merciye 28 sayfalık faks çekilmesine rağmen herhangi bir dönüşün yapılmadığını anlattı.
KAÇIRILMASINDA JANDARMA İSTİHBARAT'TA ÇALIŞMIŞ OLMASININ ETKİSİ Mİ VAR?
Kardeşinin Yunanistan'da en erken 8 ay sonra mahkemeye çıkartılarak yargılanmasının başlayacağını kaydeden Ferlikaş, "Bu süreçte ben kardeşimin hayatından endişe ediyorum. Kanser hastası, prostat kanseri, kemik iliği kanseri, kan kanseri, migren, panik atak, kalp, şeker, stabil olmayan tansiyon." dedi. Günlük kullanması gereken çok sayıda ilacın da kendisine ulaştırılamadığını belirten Ferlikaş, kardeşinin Jandarma İstihbarat'ta çalışmış olmasının onu hedef haline getirdiğine inandığını ve kardeşinin Yunanistan'a kaçırılmasının altında bunun yattığını iddia ediyor.
'KARDEŞİMİN ACİLEN TEDAVİYE İHTİYACI VAR'
Nazlı Silber Ferlikaş, "Kardeşimin sağlık ve selametle buraya getirilmesini, kanser hastası olması itibariyle diğer mahkumlara uygulanan af politikasının uygulanmasını, suçlu olmadığı halde hayatını kurtarmak için böyle bir talebim var. Eğer gerçekten bir cezai müeyyide uygulanacaksa Türkiye'deki bir cezaevinde tutulmasını ama öncelikle Adli Tıp'a gönderilmesini istiyorum. Herhangi bir Adli Tıp olabilir, hastalıkların gerçek olduğu görülecektir. Kardeşimin acilen tedaviye ihtiyacı var." diye konuştu.
Telefonla ulaştığımız Türkiye'nin Yunanistan'daki bir Başkonsolosluk yetkilisi ise söz konusu İbrahim Hasan Suheyl Kaldı'nın durumunu ülkede bulunan diğer tutuklu Türk vatandaşların durumu gibi 'yakından takip ettiklerini' ifade etmekle yetindi. Domokos Cezaevi'nde 30'dan fazla Türk asıllı tutuklu ve hükümlünün olduğu öğrenildi.
CİHAN