Yüksekova'da Halkların Demokratik Partisi İlçe Teşkilatı, bugün Diyarbakır'da sabah saatlerinde yapılan basın açıklaması sonrası çıkan çatışmada hayatını kaybeden Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesi nedeniyle basın açıklaması yaptı.

HDP ilçe binası önünde toplanan grup buradan sloganlarla Cengiz Topel Caddesi üzerinden yürüyüşe geçti. Oslo oteli önüne gelen kalabalık, polisin aldığı yoğun güvenlik önlemleri üzerine burada dönerek eski ceza evi kavşağına geçti. Basın açıklamasına Yüksekova Belediye Başkan Vekili Adile Kozay, HDP İlçe Başkanı Fikret Turgut, Gever Demokratik Toplum Meclisi Eş Başkanı Şerafettin Dede, DBP İlçe Başkanı Rustem Demir ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Bir dakikalık saygı duruşunun ardından basın açıklamasını yapan HDP İlçe Başkanı Fikret Turgut yaptı. Açıklamada, "Kürt halkı olarak bugün üzgünüz AKP hükümeti ve işbirlikçileri bugün büyük bir katliamı baro başkanımıza yapmıştır." denildi. Bu katliamı kınadıklarını belirten HDP'li Fikret Turgut, 35 yıldır AK Parti ve diğer hükümetlerin Kürtlere büyük bir zulüm yaptığını öne sürüp, "Bugün yapılan katliamlar hukuku, genci, yaşlıyı ve 35 günlük bebeği tanımıyor. Kime rast geldiyse katlediliyor. Baro başkanımız Tahir Elçi'nin elinde silah mı vardı. Barikatların arkasında mı duruyordu. Elçi Kürtlerin hukukunu savunuyordu." ifadelerini kullandı.

Turgut'un ardından konuşan Gever Demokratik Toplum Meclisi Eş Başkanı Şerafettin Dede ise Tahir Elçi'yi anarak ve Yüksekova'da yaralananlara şifa dileyip, "Hükümet iyi bilsin ki yanlış yolda yürüyorlar. Kürt halkı hiçbir zaman katliamlar karşısında geri adım atmamıştır. Ölüm ve çatışma çözüm getirmiyor. Buradan soruyoruz; Tahir Elçi hendek mi kazıyordu, barikat mı kuruyordu, Sibel Çapraz'ın elinde silah mı vardı. Çapraz'ı yaralama emri verenler, Çapraz'ın elindeki silahı dünyaya göstersinler. Bu politika ile Kürtleri susturamazsınız" şeklinde konuştu.

Kürtlerin tarih boyunca öldürüldüğünü kaydeden Dede, "Eskiden hendek ve barikat mı vardı. Yine Kürtleri öldürüyorlardı. Hendek ve barikat bahane sadece. Silahla bu sorunu çözemezsiniz. Silahla çözülseydi Kenan Evren'in politikaları başarılı olurdu. Sorunun çözümü diyalogdan geçer. Eskiden Barzani'yi muhatap almadığını söylüyordunuz. Ama şimdi en büyük ticaretinizi Irak Kürdistan'ı ile yapıyorsunuz. Biz şiddet istemiyoruz, savaş istemiyoruz." ifadelerini kullandı. CİHAN