HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, 7 Haziran'dan bu yana adı konulmamış savaş politikası sonucu 6 ayda 140 sivil insanın öldüğünü söyledi. "Bunun 20'si kadındı. 26 çocuk bulunuyordu." diyen Yüksekdağ, "Kamu güvenliği adı altında topluma karşı şiddet, baskı, otorite dayatanların eseridir bu tablo. Bu rakamlar soyut değil; acı, gözyaşı, yastır; toplumda artan şiddet ve yarattığı öfke ve yanılmayı ifade eder bu rakamlar. Sadece 2015 yılında 326 kadın katledildi. Bugün de aynı siyaset devam ediyor. Bir yanda devlet şiddeti, bir yanda da erkek şiddeti kadınlara yönelik devam ediyor." şeklinde konuştu.
HDP, Meclis'te 26. dönem ilk kadın grup toplantısını yaptı. Kadınlar, Doğu ve Güneydoğu'da çekilen fotoğrafları basın mensuplarına gösterdi. HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, "Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş'a suikast girişiminin takipçisi olacağımızı, başkanımızın yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Kendisine geçmiş olsun diyoruz." dedi. Buldan, Türkiye'deki kadın sorunlarına ilişkin bilgiler verdi.
Partisinin Meclis Grup toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, sözlerine cenazesi 60 gün boyunca sınırda bekletildikten sonra İstanbul'da toprağa verilen Aziz Güler'i anarak başladı. IŞİD'e karşı mücadele veren erkek ve kadınları selamlayan Yüksekdağ, mücadelelerine devam edeceklerini vurguladı.
Geçen 6 aylık sürenin Türkiye'nin tarihine karanlık dönem olarak yazıldığını, sadece yazılmadığını kazındığını dile getiren Yüksekdağ, kadına yönelik şiddetin de arttığını ifade etti. "Sokağa çıkma yasağı adı altında Kürt halkına, bölgede yaşayan halklarımız üzerinde çok yoğun şiddet hegomanyası uygulanıyor." diyen Yüksekdağ, sözlerine şöyle sürdürdü: "Kendi kendini yönetme talebini dile getiren halkımıza tarihte eşine çok az görülen bir şiddet işlendi. 7 Haziran'dan bu yana adı konulmamış savaş politikası sonucu 6 ayda 140 sivil insan öldü. Bunun 20'si kadındı. 26 çocuk bulunuyordu. Kamu güvenliği adı altında topluma karşı şiddet, baskı, otorite dayatanların eseridir bu tablo. Bu rakamlar soyut değil; acı, gözyaşı, yastır; toplumda artan şiddet ve yarattığı öfke ve yanılmayı ifade eder bu rakamlar."
Sadece 2015 yılında 326 kadının katledildiğini belirten Yüksek, yine adı konulmamış bir savaşta bu kadınların hayatını kaybettiğini ifade ederek, yine yüzlercesinin de şiddete uğradığına dikkat çekti. Bugün de aynı siyasetin devam ettiğini anlatan Yüksekdağ, bir yanda devlet şiddeti, bir yanda da erkek şiddetinin kadınlara yönelik devam ettiğini söyledi.
Meclis'e 'Barış hemen şimdi' yazılı fular takan kadınların alınmadığını dile getiren Yüksekdağ, "Yeni bir Pirus zaferi kazanmışlardır." ifadelerini kullandı. "Bu Meclis'e barış girecek; çok daha güçlü girecek." diyen Yüksekdağ, Nusaybin'de uygulanan sokağa çıkma yasağını hatırlatarak, Selamet Yeşilmen'in merdivenlerde uzanmış cansız bedeninin bugün değil yarın da iktidarın utancı, belası olacağını kaydetti.
Sokağa çıkma yasakları sebebiyle 60 vatandaşın hayatını kaybettiğine dikkat çeken Yüksekdağ, başka yerde bu durumun yaşanması halinde yer yerinden oynayacağını belirtti. Türkiye'nin bugün yabancılaşma ve kopuşun eşiğine getirildiğini dile getiren Yüksekdağ, Türkiye halklarını birbirinden ayıran, bölen bu siyasi anlayışa karşı birleştirici bir çizginin yükseltilmesi gerektiğini vurguladı.
AK Parti iktidarının politikalarını sert sözlerle eleştiren Yüksekdağ, "Savaş ve şiddet üzerinde yükselen hiçbir iktidarın ömrü uzun sürmedi." değerlendirmesinde bulundu. Yüksekdağ, Meclis'teki resmi ve statokucu siyaseti içerden bitirmek için çalışacaklarını vurguladı.
Yüksekdağ'ın konuşmasının ardından toplantıya katılan kurumların temsilcisi olarak 4 kadın birer konuşma yaptı. CİHAN