Kültür Bakanlığı, 1964 yılında Topkapı Sarayı'ndan Bursa Müzesi'ne yollanan ve çalınarak özel bir koleksiyona giren 524 senelik el yazması Kuran-ı Kerim'i geri almaya çalışıyor.
Hürriyet'ten Ömer Erbil'in haberine göre, araştırmacı, hat ve ebru sanatçısı Prof. Dr. Uğur Derman’ın 2017 yılı sonunda ‘Türk Hat Sanatından Seçmeler’ isimli bir kitabı yayımlandı. Hat sanatının incelikleri ve bu alandaki en önemli eserlerin yer aldığı kitapta Şükrullah Halife’ye ait tek nüsha olan elyazması Kuran-ı Kerim de tanıtılıyor. İkinci Bayezıd dönemi 1494 tarihli Nesih, rika elyazması Kuranı Kerim’in is mürekkebi ile altın ve tezhip boyalı olduğu belirtiliyor. Eserin sahibi bölümünde ise ‘Hususi Koleksiyon’ ibaresi dikkat çekiyor. Oysa, paha biçilemez değerdeki bu eserin Bursa Müzesi envanterinde olması gerekiyor.
Topkapı Sarayı’na 1963 yılında ismi açıklanmayan bir şahıstan alınan elyazması Kur’an-ı Kerim, 1007 envanter numarası “Şükrullah bin Şeyh Sunduk hattıyla hicri 899, Miladi 1493-1494 tarihinde yazılmış eser” olarak müzeye kaydedilmiş. 1964 yılında Kuran-ı Kerim diğer bazı eserlerle birlikte bakanlık onayıyla Bursa’da yeni kurulan İslam Eserleri Müzesi’ne gönderilmiş.
Bursa Müzesi 24 yıl sonra, 1988 yılında yapılan bir araştırmada eserin yerinde olmadığını fark etti. Yani Kuran, o dönemde bir şekilde müzeden çıkarılarak özel bir koleksiyona girmiş. Dönemin Kültür Bakanlığı sorumlular hakkında soruşturma başlattı. Hatta soruşturma sonucunda eserin müzeye iadesi sağlanmadığı takdirde sorumlu memurlara ödettirilmesi kararı çıktı. 1991 yılında Topkapı Sarayı Müzesi eserin Ziya Aydın isimli hat koleksiyonerinde olduğunu tespit edince dava açıldı. Ancak dava 1996 yılında zamanaşımı nedeniyle ortadan kalktı ve 1997 yılında Yargıtay tarafından da onandı. 2001 yılında bakanlık tarafından sorumlulara ödettirilmesi kararı alınsa da bu durum da zamanaşımı gerekçesiyle reddedildi.
"Parasını saydım aldım diye düşünüyordu"
Son dönemde yurtdışına kaçırılan tarihi eserleri yurda getiren Kültür ve Turizm Bakanlığı, paha biçilemez değerdeki Kuran’ın yeniden peşine düştü. Bakanlıktan Hürriyet’e yapılan açıklamada şöyle denildi: “Söz konusu eser 1964 yılında Topkapı Sarayı Müzesi’nden Bursa Müzesi Müdürlüğü’ne devredilmiştir. Eserin devredildiği tarihten sonraki bir tarihte kayıp olduğu anlaşılmıştır. Konuyla ilgili olarak Bakanlığımızca bir soruşturma açılmış, ancak idari bir ceza uygulanamamıştır. Eserin kimde olduğuna yönelik araştırmalar devam etmektedir.”
“Kemal Çığ isimli Topkapı Sarayı’ndaki müze müdürü bu Kuran-ı Kerim ile birlikte bir kaç elyazması Kuran’ı Bursa Müzesi’ne göndermiş. Ben kendisine neden gönderdiğini sorduğumda “Mühim bir şey değil” dedi. Şükrullah Halife’nin elyazmasının bir ikincisi yok. Bursa Müzesi’nde ‘şarıbül leyli ven nehar’ (ayık gezmeyen) bir memur varmış. Bazı eserleri dışarıya satmış. Topkapı Sarayı bunun için dava açtı ama mahkemeden aksine karar çıktı. Halbuki Topkapı Sarayı’nın malı bu. Yıllar evvel Ziya Aydın’ın evinde gördüm. Bursa’da bir koleksiyonerden satın almış. Müzayedeye falan çıkmış değil. Ziya Aydın’dan sonra aileden kimseyle görüşmedim. Tanımam da kendilerini. Kitapta kullandığım resimleri Ziya Bey’in sağlığında çekmiştim. Kendisi ben parasını saydım aldım diye düşünüyordu. Yurtdışına gönderilen eserler de satın alınıyor ama çalıntı oldukları ispat edilince iade ediliyor.”