ZONGULDAK (A.A) - Genel Maden İşçileri Sendikasınca (GMİS)
taşeronlaşmaya karşı Zonguldakta Emeğe Saygı mitingi düzenlendi.
GMİSin çağrısı üzerine İstasyon Caddesinde toplanan çok sayıda sendika,
sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti üyesi, maden işçileri ile öğrenciler, kent
merkezinde bulunan Madenci Anıtı önündeki miting alanında toplandı.
Mitinge, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü maden
ocağında 7 Ocakta metan gazı püskürmesi sonucu taşeron firmada çalışan ve
yaşamını yitiren 8 maden işçisinin mesai arkadaşları ve yakınları da katıldı.
GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, mitingde yaptığı konuşmada, Bugün,
Türkiyenin dört bir yanından emekçilerin Madenci Anıtında buluştuğunu söyledi.
Emeğin Başkentinde Emeğe Saygı istediklerini ifade eden Alabaş, Artık
yeter diyoruz. Biz güzel ölmek istemiyoruz. Taşeron cinayetlerine hep birlikte
son verecek, taşeron bataklığını hep birlikte kurutacağız dedi.
TTK Kozlu Müessese Müdürlüğü maden ocağında 7 Ocakta metan gazı püskürmesi
sonucu taşeron firmada çalışan 8 maden işçisinin yaşamını yitirdiğini hatırlatan
Eyüp Alabaş, şöyle konuştu:
Biz, bu arkadaşlarımıza ve tüm maden şehitlerimize, iş kazalarında
kaybettiğimiz emekçi kardeşlerimize Allahtan rahmet, yakınlarına başsağlığı
diliyoruz. Son olayı iş cinayeti olarak tanımladık. İş cinayeti diyoruz. Çünkü
biz, daha 2004 yılında, yer altında taşeron olmaz demiştik. 2005 yılında eylem
yaptık. TTKnın işçi açıklarının giderilmesini ve bu işlerin de eskiden olduğu
gibi kurum tarafından yapılmasını istedik. İşçi almadılar. Taşeron şirketin
madenlere girmesini engelledik. Ama devlet çalışmalarını sağladı. Sonra 17 Mayıs
2010 faciasını yaşadık. Bu kez de eylem yaparak uyardık. Taşeron işçilerinin
kuruma devredilmesini istedik. Ama ilgililer devam ettirdiler. Taşeron şirketin
yeterli iş güvenliği önlemlerini almadığı raporlara yansımasına rağmen devam
edildi ve 7 Ocakta iş kazası yaşadık.
-Taşeron demek, ölüm demek-
Taşeron cinayetlerinin Türkiyenin her tarafını kuşattığını öne süren
Alabaş, Taşeron demek, ölüm demek oldu. Biz, taşeron düzenini istemiyoruz. Son
10 yılda taşeron işçi sayısı 4 kat artarak 1,5 milyonu geçti. Türkiye
Cumhuriyetini, Taşeron Cumhuriyeti yapmaya çalışıyorlar. Kamuda, sendikalı
işçiden çok taşeron işçisi var diye konuştu.
Madenciler olarak 165 yıldır hak mücadelesi verdiklerini ifade eden Alabaş,
sözlerini şöyle tamamladı:
1854te İngilizler, 1890da Fransızlar, 1914te Almanlar geldi. Kömürümüzü
alıp götürdüler. Bizi köle gibi çalıştırdılar. Osmanlıyı darmadağın ettiler.
Canımızı verdik, kanımızı verdik, ama onlara asla boyun eğmedik. Sonra Ulu
Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk geldi. Hepsi toz olup gittiler. Biz özgürlüğün,
bağımsızlığın tadına vardık. Ülkemiz, milletimiz için çalışmanın sorumluluğunu
öğrendik, onurunu yaşadık. Yine Zonguldakı hedef yaptılar. Bu kez kendileri
yoktu, ama uzantıları vardı. 1990da başaramadılar, 1994te başaramadılar.
Önderimiz, liderimiz, rahmetli Genel Başkanımız Şemsi Denizer ve emekçi ordusuyla
saldırıları boşa çıkarttık. Göz göre göre gelen bu taşeron cinayetini ve taşeron
bataklığını yaratanlardan hesap soracağız. Hiç kimse kaçınılmaz kaza deyip
bunun üstünü örtemez. Taşeron düzeni bir bataklıktır ve ıslah edilmesi mümkün
değildir. Taşeron uygulamasını tüm sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldırmak bizim
görevimizdir. Biz, Türkiye genelinde taşeron uygulamalarına son verilmesini
istiyoruz. Türkiyenin çıkış yolu bu değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve
vatandaşı taşeron olmayacak.
Mitinge, Türk-İş ve DİSKe bağlı sendikaların genel başkanları, genel başkan
yardımcıları, şube başkanları ile CHPli bazı milletvekilleri de katılarak destek
verdi.
Konuşmanın ardından miting olaysız şekilde dağıldı.
Muhabir: Ferdi Akıllı
Yayıncı: Şükran Yücel