GAZİANTEP (A.A) - Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu Bölgesi
Grubu Başkanı Can Paker, "Barış sürecinin sonu Türkiyenin demokratikleşmesinin
başlangıcı olur" dedi.
Paker, Şehitkamil Belediyesi Kültür ve Kongre Salonunda düzenlenen "Yeni
Anayasa Çalıştayı"nda yaptığı konuşmada, toplumların dinamik olması nedeniyle
anayasaların da değişmesi gerektiğini, yeni anayasanın toplumun bir aynası
olacağını kaydetti.
Heyet gezileri sırasında, "Barış süreci olsun ama anayasa nasıl değişecek,
bölgedeki insanların bireysel hakları, insani hakları ne olacak-" sorusuyla
karşılaştığını belirten Paker, Türkiyenin insan hakları konusundaki geri kaldığı
konuların hızla ele almasının ancak barış sürecinin sonunda yaşanabileceğine
dikkati çekti.
Paker, "Barış sürecinin sonu Türkiyenin demokratikleşmesinin başlangıcı
olur. İnsan hakları ve özgürlükler konusu barış sürecinin bir koşulu olamaz.
Silahların bırakılmadığı bir yerde demokratikleşmenin yürümesi imkansız" dedi.
Türkiyenin dünyanın 17. büyük ekonomisi olduğunu, insan haklarında ise 157.
sırada bulunduğunu ifade eden Paker, barış sürecinin sonunda yapacak çok işleri
olduğunu kaydetti.
Sivil Dayanışma Platformu Başkanı ve Akil İnsanlar Heyeti Doğu Anadolu
Bölgesi Grubu Sekreteri Ayhan Ogan ise dünyada ve bölgede yaşanan gelişmelerin
Türkiyeyi yapısal değişikliklere gitmek zorunda bıraktığını, yeniden bir
toplumsal mutabakat oluşturularak demokratik, özgürlükçü, katılımcı bir anayasa
yapılması gerektiğini dile getirdi.
Anayasa çalışmalarının 1982 Anayasasının çerçevesinde kalarak, anayasa
değişikliği çalışması gibi sürdüğüne dikkati çeken Ogan, "Şu ana kadar uzlaşma
olmadığı gibi, bundan sonra da olmayacağı açıktır. Çünkü muhalefet partileri yeni
bir anayasaya inanmamaktalar" dedi.
Ogan, toplum merkezli bir anayasa için girişimde bulunulması gerektiğini,
aksi halde yapılacak anayasanın geçmişte olduğu gibi toplumsal kabul
görmeyeceğini ve sorunları büyüteceğini anlattı.
-Yeni Anayasa Platformunun çalışmaları-
Yeni Anayasa Platformu Sözcüsü Enver Sezgin de Türkiyenin her yerinde
anayasanın konuşulup tartışıldığını ve "Halk anayasadan anlamaz" diye
düşünenlerin bir kez daha yanıldığını savundu.
2010 yılının aralık ayından başlayarak 23 ilde 33 toplantı yaptıklarını,
talep çadırları oluşturduklarını bildiren Sezgin, 10 binin üstünde insanla temas
kurduklarını ve raporlar hazırladıklarını aktardı.
Sezgin, bu çalışmalardan çıkarılacak en önemli sonucun halkın karar alma
süreçlerine katılmak istemesi olduğunu sözlerine ekledi.
Çalıştayın iki gün süreceği kaydedildi.
Muhabir: Selen Tonkuş - Burhan Sansarlıoğlu / Ömer Fansa
Yayıncı: Tevfik Işık