ŞIRNAK (A.A) - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali
Yıldırım, "Önemli olan bizi birbirimize bağlayan değerlerimizdir. Kardeşliğimiz,
bayrağımız, vatanımız, milletimiz ve güzel yurdumuzdur" dedi.
Bakan Yıldırım, beraberinde Devlet Hava Meydanları İşletmeleri Genel Müdürü
Orhan Birdal, Karayolları Genel Müdürü Cahit Turhan ve Altyapı Yatırımlar Genel
Müdürü Metin Tahan ile 2 ay sonra hizmete girecek Şırnak Havaalanına özel uçakla
ilk inişi gerçekleştirdi.
Havaalanında incelemelerde bulunan Bakan Yıldırım, Vali Vahdettin Özkandan
yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Bakan Yıldırım ve beraberindekiler daha sonra yapımı süren Şırnak-Cizre
karayolunda incelemelerde bulunmak üzere havaalanından ayrıldı. Yol inşaatı
üzerinde nöbet tutan askerleri gören Bakan Yıldırım, aracından inerek bir süre
onlarla sohbet etti.
Çevredeki alanlarda konaklayan göçebe ailelerle karşılaşan Bakan Yıldırım,
bir kıl çadırına geçerek vatandaşlarla çay içip, dertlerini dinledi. Bakan
Yaldırım, buradaki çocuklara çeşitli hediyeler verdi ve yeni doğan keçi
yavrularını sevdi.
Mehmet Sait Genyüz ve Fatma Genyüz çifti, Bakan Yıldırıma Kürtçe olarak
"Hoş geldiniz, başım gözüm üstüne geldiniz" dedi. Bakan Yıldırım da Genyüzün
torunu Mehmet Sait isimli çocuğu kucağına alarak yakından ilgilendi. Çocuğun
hasta olduğunu öğrenen Yıldırım, doktorundan minik Mehmet Saiti muayene etmesini
istedi. Doktor yaptığı ilk kontrolden sonra çocuğun kızamık olabileceğini ve aşı
olması gerektiğini belirtti.
Aileler, Yıldırımın ziyaretinden duydukları memnuniyeti dile getirerek,
başlatılan çözüm sürecine destek verdiklerini ve artık kan akmasını
istemediklerini ifade ederek, yapılan yollardan dolayı hükümete teşekkür ettiler.
Bunu üzerine Bakan Yıldırım, yolların barış yolu olduğunu ifade ederek, "Biz
de bunun için buradayız. Bu yollar bizi birbirimize bağlıyor" dedi.
Buradaki incelemelerinin ardından Bakan Yıldırım, Şırnak-Cizre karayolundaki
800 metrelik tüneli inceledi, yetkililerden bilgi aldı.
-"Yollar bizi birbirimize bağlıyor"-
Bakan Yıldırım, gazetecilere yaptığı açıklamada, Şırnak Havaalanının bitme
aşamasına geldiğini belirterek, ilk deneme uçuşunun kendilerini taşıyan uçakla
yapıldığını söyledi.
İki yıl önce havaalanının temelinin atıldığını anımsatan Bakan Yıldırım,
şöyle konuştu:
"Bir iki ay içinde inşallah Şırnakın da havaalanı olacak. Şırnak hem
İstanbula, Ankaraya, hem de dünyanın her yerine daha yakın olacak. Şu anda
Şırnak-İstanbul arası 24 saat. Havaalanı hizmete girdiğinde bu süre 2 saatin
altına düşecek. Doğu ile batıyı bir biriyle birleştirmiş olacağız. Şırnakın en
önemli projelerinden biri de Şırnak-Cizre bölünmüş yoldur. Aynı zamanda bu yol,
Silopi ve Habura giden yol ile de birleşiyor. Yol, hem Iraka hem de Anadolunun
her yerine giden yol ile bağlantılı olacak. Yol üzerinde 2 tane tünel, 2 tane
viyadük. Şimdi 2 tüneli arkamızda bıraktık. Şu anda 700 metrelik 2 tane tünel
bitti. Şu önümüzdeki vadiyi 2 tane viyadükle geçeceğiz. Direk bu dağa gireceğiz,
burada da 2 tane her birisi 800 metre tünel yapacağız. Dolayısıyla 4 tünel, 2
viyadük Cudiyi tamamen dümdüz, dağın yüzeyine tırmanmadan, virajlardan
kurtularak geçmiş olacağız. Bu yolun standardını çok arttırmış olacak. Viyadükle
ilgili diğer iki tünelle ilgili her türlü çalışmalar tamamlandı ve zannediyorum
2014 ün en geç ikinci yarısında bu yolu tamamen hizmete açmış olacağız."
-"Bölünmüş yollar hayat kurtarıyor"-
Bakan Yıldırım, yaptırım programında devam eden 21 projenin toplam tutarının
1 milyar lira civarında olduğunu, buna Van-Şırnak yolunun da dahil olmadığını
kaydetti.
GAP illeri ile Doğu Anadolu Bölgesindeki toplam 27 kentte, 1992-2002 yılı
arasında toplam harcama miktarının 3 milyar lira iken, 2003-2013 yılı arası
toplam yatırımın ise 21 milyar lira olduğunu anlatan Bakan Yıldırım, şöyle
konuştu:
"Biz bölünmüş yol deyince, bazıları bunu istismar etmeye çalışıyor. Yolları
bölüyoruz ama milleti, gönülleri birleştiriyoruz. Yolları bölüyoruz, hayatları
birleştiriyoruz. Bölünmüş yollar hayat kurtarıyor. Trafik kazalarında Türkiyede
yapılmış tüm bölünmüş yollardan dolayı 2 bin 500 vatandaşımız daha az hayatını
kaybediyor. İşte bunlar bölünmüş yolun faydaları. Bölünmüş yol terörün olumsuz
etkilerini de ortadan kaldıracak en önemli hizmetlerdir. Havaalanı da keza aynı
şekilde. Buraya daha fazla yatırımın daha fazla insanın gelmesine vesile olacak
önemli hizmetlerdir."
-"İnsanımız barut kokusundan çok şirket kokusuna hasret"-
Bakan Yıldırım, bir soru üzerine, "İnsanımız barut kokusundan çok şirket
kokusuna hasret. Barut kokusunu bırakalım, çiçek kokusunu hep beraber temaşa
edelim. Burada kastedilen birlik, beraberlik, kardeşliktir. Doğusuyla, batısıyla,
kuzeyiyle, güneyiyle insanlar kardeş olalım. Hazreti Nuhun memleketi Şehr-i
Nuhtayız" dedi.
Cudi Dağında insanlık helak olurken, Hazreti Ademden sonra Nuh Tufanının
olduğunu, Nuhun gemisinin de Cudi Dağında bulunduğuna inanıldığını anlatan
Bakan Yıldırım, şunları söyledi:
"Demek ki Hazreti Nuhtan sonra insanlık yeniden başladı. O zaman Türkü,
Kürdü var mıydı- Hep aynı Allahın kullarıyız. Ne olduğumuza, nasıl doğduğumuza
biz karar vermiyoruz. Türk, Kürt, Laz, Boşnak olmamız önemli değil. Önemli olan
bizi birbirimize bağlayan değerlerimizdir. Kardeşliğimiz, bayrağımız, vatanımız,
milletimiz ve güzel yurdumuzdur. Türkiye hepimize yeter. Doğuda, batıda, kuzeyde
kardeşlik içinde yaşayalım. Kavga edecek neyimiz var. Paylaşacak çok şeyimiz var.
İşte yollar, hastaneler, okullar, havaalanları, doğu ile batıyı birbirine kardeş
yapıyor. Dayanışmamızı, kardeşliğimizi artırıyor. Bunu için bu yatırımları
yapıyoruz."
-"Türkiyede sorunları çözecek, üzerine gidecek irade var"-
Yeni süreçten herkesin umutlu olduğunu anlatan Bakan Yıldırım, şöyle devam
etti:
"Arkamıza dönüp baktığımızda 35 sene var. Kaybolan 35 sene. Herkes
kaybetmiş. Binlerce insanımızı toprağa vermişiz. Şehitlerimiz, kayıplarımız var.
Acılı ailelerimiz, babalarımız, analarımız var. Geçen yıllar bizim kardeşliğimize
değil, bizim aramızdaki ayrılıkların artmasına maalesef vesile olmuş. Artık bu
işe son vermek lazım. Anlamsız kavgaya son vermek lazım. Çünkü kaynaklarımızı da
bu uğurda çok tükettik. 400 milyar dolar ile 100 bin kilometre yol yapılır. Bu
kaynaklarla, şu havaalanı gibi 100, 200 tane yapılır. 400 Boğaziçi Köprüsü
yapılır ama ne oldu- Kim ne kazandı- Silah tüccarları kazandı ama artık bu gidişe
bir son vermek zamanı geldi. Aklı selim ülkemizin her tarafında sorunlarımız var,
sorun olmayan ölülerle delilerdir. Sorunlarımızı kavga ederek, birbirimizi telef
ederek, yok ederek değil konuşarak çözeceğiz. Az önce göçerleri gördüm. 7 bin, 8
bin davarı var. Buradan Hakkariye doğru gidiyorlar. İstedikleri barış, huzur.
Başka hiç bir şey istemiyorlar. Türkiyede sorunları çözecek, üzerine gidecek
irade var. Güçlü bir siyasi iktidar, Başbakan ve ekibi var. İnşallah bunların
hepsinin üstesinden geleceğiz. Burada birbirimize, şefkatle, merhametle, sevgiyle
yaklaşmamız bir çok sorunumuzu kendiliğinden çözecek. Doğuda batıda herkeste bu
anlayışın olduğunu görüyoruz. Bu Türkiyenin önünde muazzam bir fırsattır.
Türkiye artık bu beladan, bu yükten kurtulmalıdır."
Muhabir: Cafer Balık - Şaban Yılmaz / Meral Özdemir
Yayıncı: Behçet Güngör