Türkiyede iklim hareketinin tarihi

Türkiyede iklim hareketinin tarihi -BETAMın araştırma notunda, 2009da Kopenhagdaki iklim zirvesinden bağlayıcı bir anlaşma kararı çıkmamasının, iklim hareketlerinin stratejilerini değiştirmesine yol açabileceği belirtildi


İSTANBUL (A.A) - Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezinin (BETAM) "Türkiyede iklim hareketinin kısa tarihi: Uluslararası müzakerelerden ulusal politikaya" başlıklı araştırma notunda, 2009da Kopenhagdaki iklim zirvesinden bağlayıcı bir anlaşma çıkmamasının, iklim hareketlerinin stratejilerini değiştirmesine yol açabileceği belirtildi.
     BETAM Araştırma Görevlisi Dr. Barış Gencer Baykan tarafından hazırlanan araştırmada, eylem takvimini büyük oranda uluslararası iklim müzakerelerine göre belirleyen Türkiye İklim Hareketinin, 2005te gelişmeye başlayan küresel iklim hareketinin bir parçası olduğu, iklim değişikliği ile mücadelede bağlayıcı ve etkin bir uluslararası anlaşma için küresel taleplere katıldığı hatırlatıldı.
     İklim müzakerelerinin, iklim hareketinin Türkiyede hükümete ve ilgili bakanlıklara yönelik taleplerini duyurmaları ve kamuoyu desteği almaları açısından bir meşruiyet yarattığı belirtilen araştırmada, Türkiyenin mutlak bir sera gazı salım azaltım hedefi koyması, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerjileri desteklemesi gibi taleplerin, çoğunlukla bağlayıcı bir küresel anlaşmaya Türkiyenin de katılması üzerinden tartışıldığına değinildi.
     Araştırmada, 2011 yılı toplam sera gazı salımları 1990 yılına göre yüzde 124 artış gösteren Türkiyenin, bugüne kadar hiçbir sera gazı salım taahhüdünde bulunmadığı kaydedildi. Çalışmada, uluslararası iklim müzakerelerinde bağlayıcı kararlar çıkmadığı sürece Türkiyenin, özel koşullarını bahane ederek iklim değişikliğine karşı ulusal ve uluslararası planda etkin bir mücadele vermekten kaçındığı öne sürüldü.
     Türkiye iklim hareketinin, müzakerelerin yarattığı fırsatlar kadar kısıtlarıyla da karşılaştığı, özellikle 2009da Danimarkanın başkenti Kopenhagda yapılan iklim zirvesinin, zayıf bir mutabakat metni ile sona erdiği ifade edildi.
     Türkiye İklim Hareketinin, 2007de başlattığı "Türkiye Kyotoyu İmzala kampanyasıyla iklim değişikliğinin gündeme yerleştirdiği ve karar vericilerin üzerinde etkili olmaya çalıştığı belirtilen araştırmada, 2009da Kopenhagda bağlayıcı bir anlaşma kararı çıkmamasının, küresel ve ulusal iklim hareketlerinin, stratejilerini değiştirmesine ve orta vadede ulusal iklim politikalarının oluşturulmasına ağırlık vermesine yol açabileceği kaydedildi.
    
     Muhabir: Andaç Hongur
     Yayıncı: Berin Alpaslan Gökçe
<< Önceki Haber Türkiyede iklim hareketinin tarihi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER