BURSA (A.A) - Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Genel
Başkanı Ali Yücelen, Türk ihracatçısının Avrupa pazarlarındaki daralmayı,
Afrika ile telafi ederek, yeni pazarlara yayılması, büyümemizin yönünü de
belirleyecek dedi.
Yücelen, TÜGİAD Bursa Şubesinin aylık olağan toplantısı öncesi basın
mensuplarına yaptığı açıklamada, dünya ekonomisinde büyümede daralma
gözlenmesiyle Türkiyede de bu daralmanın gözlendiğini söyledi.
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçının yaptığı basın açıklamalarından bu
daralmanın 2013te de süreceğinin anlaşıldığını belirten Yücelen, Zaten son
dönemdeki büyümede artış, tamamen ihracat kaynaklıydı. Türk ihracatçısının Avrupa
pazarlarındaki daralmayı, Afrika ile telafi ederek, yeni pazarlara yayılması
önümüzdeki günlerde büyümemizin yönünü de belirleyecek diye konuştu.
2012nin son çeyreğinde ekonominin yüzde 3 civarında büyümesini
beklediklerini belirten Yücelen, 2013te de büyüme rakamının çok çok farklı
olmayacağını düşünüyoruz. Biz kendimize şu soruyu soruyoruz, Acaba bu dünyadaki
büyüme daralması artık kalıcı mı- Artık dünya ekonomisi, eskisi gibi rakamlarda
büyüyemeyecek mi- Bu soruları sorup, bunlara da hazırlıklı olmamız gerekiyor
ifadelerini kullandı.
Yücelen, kamu harcamalarının büyüme rakamlarını etkileyeceğine dikkati
çekerek, özellikle 2013teki belediye seçimlerinin büyüme rakamlarında etkili
olacağını söyledi. Türkiye ekonomisinin ihracata dayalı olarak ilerlemesinin
umutlandırdığını ifade eden Yücelen, Dünyadaki krizden etkilenmememiz
beklenemezdi. Yine de ekonomimizin iyi olduğunu, iyi ilerlediğini ve
komşularımıza, Avrupa ekonomisine kıyasla iyi gittiğimizi söyleyebiliriz dedi.
Türkiye ekonomisinde, TÜGİADın önerdiği bazı yapısal değişikliklerin
uygulanması halinde, büyümede sağlam adımlar atılabileceğini vurgulayan Yücelen,
şunları kaydetti:
Avrupada euro bölgesi, bir bütün olarak en azından kısa veya orta vadede
kalmaya devam edecek. Bu demektir ki, ekonomideki sıkıntıyı aşmak üzere çeşitli
önlemler alacaklar. Bu da bizim ihracatçımızın kur yükünü hala sırtında taşıyacak
olması demek. Yani bizim kontrol edemeyeceğimiz bazı mekanizmalardan, kurla
ilgili para politikalarından bahsedebiliriz. Eğer bizim de önerdiğimiz bazı
yapısal değişiklikler yapılırsa ki, TÜGİAD bunu her platformda ifade ediyor,
önümüzdeki günlerde büyüme konusunda daha sağlam adımlar atılabilir.
Yücelen, Türkiyenin ekonomi planlarını Avrupa Birliği euro bölgelerine göre
yapması gerektiğini de ifade ederek, Her ne kadar Avrupanın kuzeyinde,
güneydekilere karşı mesafeli bir duruş olsa da, her ne kadar Almanya, güneyi
desteklemiyor gibi bir tablo çizse de Avrupa Birliği euro bölgelerinin
dağılmaması adına güçlü bir lobi var. Ve bu lobi, bu kısa vadede başarılıdır.
Önümüzdeki günlerde planlarımızı buna göre yapmamız gerekir diye konuştu.
-Almanya, en çok ve en çeşitli ihracatı yaptığımız ülke-
Alman ekonomisinin dünya çapında güçlü bir ekonomi olduğunu, uzun yıllara
dayandığını ve katma değeri yüksek markaları bulunduğunu söyleyen Yücelen,
sözlerini şöyle sürdürdü:
Almanya, en çok ve en çeşitli ihracatı yaptığımız ülke. Almanyadaki
ekonomide, şu anda daha ucuz pazarlara yönlendirme gözlüyoruz. Biz, buna göre,
Avrupaya olan ihracatımızın düşeceğini öngörmüştük. Avrupa ülkeleri, güneydeki
pazarları daraldığı için, bizimle aynı pazarlara yönelmeye başladılar. Biz, yine
öngörüyoruz ki, önümüzdeki dönem, euronun, Türk lirasına göre daha gevşek durumu
ve Türk lirasının değerli seyri devam ettiği sürece, bu ülkeler bizim rakibimiz
olarak 3. pazarlarda yer alacak. Bunu gözlemleyebileceğimizi çok rahat
söyleyebilirim. Yani hem bizim hedef pazarımız, hem de rakibimiz olarak
piyasalarda Almanyayı görebileceğiz.
2013ün Avrupa ekonomisinde bir toparlanma yılı olmayacağını söyleyen
Yücelen, Önümüzdeki dönemlerde, Avrupa ekonomisinde alınan tedbirlerin etkileri
görülecek. Bunun yanı sıra, 2013 için bahsettiğimiz, ekonomide daralmanın
etkileri de daha yakından, halkın da anlayabileceği bir şekilde görülecek. Bu
durumu, Türkiye olarak, biz de daha yakından hissederiz diye düşünüyorum dedi.
Yücelen, Türkiyenin, girişimcileri, markalaşabilecek katma değeri yüksek
sektörleri ve katma değeri yüksek ürünleri üretebilecek insanları desteklemesi
halinde Türk ekonomisinin Avrupadaki daralmadan fırsat çıkarabileceğini
kaydetti.
Türkiyenin çok güzel ve çok genç bir nüfus sermayesi olduğunu dile getiren
Yücelen, bu nüfusun girişimciliğe, yenilikçi sektörlere yönlendirilmesi halinde,
önümüzdeki dönemde ülkenin çok büyük bir avantaj kazanacağını sözlerine ekledi.
Muhabir: Büşra Nur Özcan / Tarık Üzgün
Yayıncı: Doğan Sarıtaş