ZONGULDAK (A.A) - Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel
Başkanı Eyüp Alabaş, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Kozlu Müessese Müdürlüğü
maden ocağında metan gazının açığa çıkması sonucu meydana gelen ölümlere ilişkin
Tüm uyarılarımıza rağmen yaşanan bu son olayı, açıkça iş cinayeti olarak
tanımlıyoruz dedi.
Alabaş, sendika yöneticileriyle düzenlediği basın toplantısında, eldeki
verilere göre, Kozluda yaşanan olayı kaza olarak değerlendirmenin mümkün
olamayacağını savundu.
Kozluda yer altında galeri açma işi alan firmanın hiçbir tecrübesi
olmadığını ileri süren Alabaş, şunları kaydetti:
Söz konusu firma, inşaat şirketidir. Nitekim çalışma arkadaşlarımızı
sendikalı yaptığımızda bizim inşaat sektöründe örgütlenmeyeceğimizi belirterek
mahkemeye itirazda bulunmuşlardı. 3 yıldır bizi mahkemede oyalayan firma, toplu
iş sözleşmesi yapmamıza ve çalışma koşullarını iyileştirme mücadelemize engel
olmuştur. Bu işin uzman olmayan bir şirkete yaptırılması hukuken doğru değildir.
Bizim yer altı galeri açma işinin taşeron şirketlere ihale edilmesine karşı
çıkmamıza rağmen bunların önü açılmıştı. 17 Mayıs 2010da 30 madenci arkadaşımızı
grizu faciasında kaybettik. Bu facianın ardından yaptığımız açıklamada, taşeron
şirketlerin hak edişlerin ödenmesi ve işlerini TTKya devretmesini istedik. Buna
rağmen akıl almaz duyarsızlıkla bu uygulamayı sürdürenler ve taşeron şirketlerin
başarısızlıklarına rağmen ısrarla süre uzatımına gidenler, bu kazadan birinci
derecede sorumludurlar. 2010daki kazaya göz göre göre geldiği için facia
demiştik. Tüm uyarılarımıza rağmen yaşanan bu son olayı açıkça iş cinayeti olarak
tanımlıyoruz. Eğer aynı uygulama sürdürülürse bundan sonrasının taammüden adam
öldürme aşaması olacağını da önemle belirtiyoruz.
-Vardiyada 800 kişi vardı-
Ölen madencilerin sendikalarının üyesi olduğunu, konunun da tarafları
arasında yer aldıklarını vurgulayan Alabaş, şöyle konuştu:
Bu olayın daha büyük boyutlara ulaşması TTK uzmanlarının dikkati sayesinde
önlenmiştir. Bizim havalandırma sistemimiz birbirine bağlıdır. Kozluda gündüz
vardiyasında 800 işçi çalışıyor, eğer havalandırma sisteminin geçtiği yerde gaz
bir kıvılcımla buluşmuş olsaydı, 263 işçinin öldüğü 1992da grizu faciasından
daha büyük faciayı konuşuyor olabilirdik. Belki 380 ya da 580 kişinin kaybını
konuşurduk. Bu acıları ne kadar daha yaşamaya devam edeceğiz, onu sorgulamamız
gerekir.
-Şirketin maden tecrübesi yok-
Bir gazetecinin sondajların yetersiz olduğuna yönelik iddiaları nasıl
değerlendirdiğini sorması üzerine Alabaş, Firmayla ilgili geçmiş yıllarda
yapılan denetimler var. Sondaj raporları da mevcuttur. Teknik konularla ilgili
mesele incelendikten sonra ortaya çıkacaktır. Asıl mesele Türkiyedeki ölümlerin
son birkaç yıldır taşeron şirketlerde yoğunlaştığıdır. Taşeronda çalışmak
neredeyse ölüm demektir diye konuştu.
TTKtaki galeri açma ihalelerine ilişkin soruyu da Alabaş, şöyle yanıtladı:
İhale şartnameleri hazırlanırken madencilik tecrübesi ve geçmişi olan
şirketlerin ihalelere girebileceği belirtilseydi, bugün bu bölgede inşaat değil
maden şirketleri çalışıyor olurdu. Kozludaki şirketin hiçbir madencilik
tecrübesi yok, daha önce tünel inşaatları yapmış, aldığı işi de bugüne kadar
hiçbirini sağlam olarak bitirmemiş. TTKda üçüncü dönem iş aldı. Bugüne kadar
aldığı işleri de süresinde bitirmedi. Buna rağmen üçüncü defa iş verildi. Bu
verenlerin sorumluluğundadır.
Alabaş, sendikalarının teknik elemanlarının olay yerini inceleyip teknik
rapor hazırladığında kamuoyuyla paylaşacaklarını kaydetti.
Muhabir: Erdinç Aksoy
Yayıncı: Ebubekir Gülüm