TRABZON (A.A) - Trabzonspor Kulübü Genel Sekreteri Hasan Yener,
2010-2011 Süper Lig Kupası şu an hak ettiği müzede değil. Hiç hak etmeyen başka
bir takımın müzesinde duruyor dedi.
Mehmet Ali Yılmaz Tesislerinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan
Yener, Orduspor galibiyeti ve Türk futbolunda yaşanan gelişmelere ilişkin
açıklamalarda bulundu.
Yener, Ordusporu deplasmanda yenerek bu sezon ilk deplasman galibiyetini
aldıklarını ve ligde ilk kez iki maç art arda kazandıklarını belirterek,
Ordusporun da Hector Cuper ile sahasında yenilmezliği vardı. Bunların hepsinin
bir araya geldiği bir haftayı geride bıraktık. Bizim için önemli bir galibiyetti.
Bundan sonraki haftalarda galibiyet serisine devam etmemiz gerekiyor. Alacağımız
galibiyetlerle ilk yarıyı zirvede ya da zirveye yakın bir yerde bitirmeyi
hedefliyoruz dedi.
Lig lideri Galatasarayın dahi 12 maçta 14 puan kaybının eski yıllarda
rastlanmayan bir durum olduğunu söyleyen Yener, şöyle devam etti:
Ama bu bir yerde her takımın her takımı yenebileceğinin bir ifadesi. Bu
sene lig yarışı artık bu boyutlarda özellikle içeride ve dışarıda sonuçlar fark
etmiyor. Galatasarayın sahasında yenilmesi Fenerbahçenin deplasmanda berabere
kalması gibi sonuçlar, maçlarda bu tür sürprizlere her zaman hazır olacağımız
anlamına geliyor. İyi mücadele eden kalitesini mücadelesiyle pekiştiren takımlar
mutlaka galip ayrılacaktır. Bizim de amacımız bundan sonra kalitemizi sahadaki
mücadeleyle birleştirip, galibiyet serisine devam etmek. Umuyorum bundan sonra
her şey bizim istediğimiz gibi olur.
-Türk futbolu geri gidiyor-
Yener, Eskişehirspor maçında Canerin atılmasının günlerce konuşulmasına
ilişkin olarak, şunları söyledi:
Maalesef Türk futbolu geri gidiyor. Biz de gerek medya olarak gerek
futbolun içindeki kişiler olarak bu kötü gidişi bir yerde körüklüyoruz. Caner
sahadan atılan ilk oyuncu değil. Canerin yaptığı bu yanlışı medya kuruluşları ve
televizyonda yorum yapanlar eleştirecekken maalesef Fırat Aydınus gibi FİFA
kokartlı, çok zor hakem yetişen bir ülkede elit düzeye gelmiş bir hakemimizi bu
şekilde eleştirmenin son derece yanlış olduğunu düşünüyorum.
Bursaspor maçında son dakikada attığımız nizami golün verilmemesiyle
puanımız gitti. Diğer maçlarda yapılan hakem hataları oldu. Biz Türk futbolunun
geleceği açısından hep susmayı ve bu kurumlara güvenmeyi tercih ettik. Bundan
sonra da tavrımız böyle olacak. Ama bazı kişilerde kendi başarısızlıklarını bu
şekilde başka kanallara yönlendirmekte veya kendilerini camialarında önemli kılma
adına yaptıkları yanlışları sürdürmemeleri gerekir diye düşünüyorum ve ben burada
medyayı özellikle görsel basında yapılan yorumları da oldukça yanlış buluyorum.
Çünkü artık olay farklı boyutlara geldi sahadaki yanlışlardan çok işe eşler,
çocuklar girmeye başladı. İş, aile boyutuna getirilmeye başlandı. Son derece
yanlış bir tutum. Ülkede hakem kolay yetişmiyor. Hep beraber hakemlere sahip
çıkacağız.
Aykut Kocamının maç sonunda yaptığı açıklamalara değinen Yener, Sayın
Aykut Kocamanın şike sürecindeki tavırlarla veya şike sürecindeki yapılanlarla
bunu örtüştürmesi son derece yanlış. Şike sürecinin bir tek mağduru var bu da
Trabzonspordur. Fenerbahçe Kulübünün çıkıp özür dileyeceğine spor kamuoyundan
bu işin mağduru gibi görünmesi veya kendini bu şekilde göstermesi son derece
yanlış. 2010-2011 Süper Lig Kupası şu an hak ettiği müzede değil. Hiç hak etmeyen
başka bir takımın müzesinde duruyor. Memlekette hukuk varsa bu kupa mutlaka
Trabzonsporun müzesine gelecektir ifadelerini kullandı.
-Demirörenin açıklamaları-
Yener, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı Yıldırım Demirörenin
medyaya yansıyan açıklamalarıyla ilgili olarak ise şunları söyledi:
Bu söylemlerin bir sohbet anında yapıldığını tahmin ediyorum. Sayın Başkan
her ne kadar TFFnin sitesinde yalanlasa bile muhtemelen bu söylemlerin büyük bir
kısmının yapıldığı düşüncesindeyim, yanılabilirim de düşüncem bu yönde.
Türkiyede bazı şeyleri söylerken hem konumunuza bakacaksınız hem de hukuk
devletinde yaşıyorsak geçerli olan hukuk kuralları olması lazım. Kişiler ben
olsaydım böyle olurdu, şöyle olurdu deme hakları yok. Demokratik ülkelerde bu
tarz düşünceler son derece ilkel düşünceler. Demokratik ülkelerde geçerli olan
hukuk kurallarıdır veya kurumların koyduğu kurallar prensiplerdir, yasalardır.
Bunun dışındaki söylemleri son derece yanlış buluyorum. Umuyorum bunlar bir daha
söylenmemiş olsun.
Yener, bordo-mavili taraftarların şike sürecine ilişkin İsviçrenin Nyon
kentinde yapacakları eylem konusunda ise şunları söyledi:
Taraftarlarımızın hak ettiğimiz kupanın Trabzona gelmesi adına son derece
hassas eylemleri oluyor. Türkiyede de bu eylemler yapıldı. Avrupada en çok
taraftarı olan takımlardan biriyiz. Taraftarlarımızın yaptığı bu eylemlere
Trabzonspor Kulübü olarak destek veriyoruz ve onları kutluyoruz. Herkes
İviçredeki bu eylemde yerini alacak ve Trabzonsporun hakkını bu şekilde UEFAya
daha iyi şekilde duyuracak. Biz istiyoruz ki UEFA Disiplin Kurulu bir an önce bu
konudaki kararını versin. Futboldaki yanlışlar bu şekilde düzeltilsin. En azından
UEFA bizim yapamadığımızı yapsın diyoruz.
Hasan Yener, Trabzonsporun maçlarını pazartesi oynamasıyla ilgili olarak
ise İş günü olması nedeniyle seyirci maça rağbet etmiyor. Trabzonsporun
maçlarını üst üste pazartesi oynaması manidar. Her halde bu planlamayı yapanlar
bunu gözden geçireceklerdir. Bu yanlışlardan döneceklerdir diye umut ediyorum.
Düzenlemeyi yapanlardan adil olmalarını bekliyoruz. Bu konuda bir başvurumuz
olmayacak. Bildiğiniz gibi TFF maçın gününü ve saatini tespit etmekle yetkilidir.
Bu konuyla ilgili yapılan yanlışları düzeltirler diye konuştu.
Muhabir: Selçuk Kılıç
Yayıncı: Murat Kaban