SAMSUN (A.A) - Mehmet Kumcağız - Ondokuz Mayıs Üniversitesi
(OMÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesince yapılan araştırmada, TEKELin
özelleştirilmesiyle tütün üretimi yapan ve sosyo ekonomik anlamda ailelerine
katkı sağlayan kadınların iş gücü etkinliğinin sona ermesinin, büyükşehirlere
göçe neden olduğu belirlendi.
Araştırmayı gerçekleştiren Doç. Dr. Melda Yaman Öztürk, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, TEKELin özelleştirilmesinin ardından Samsun ve civarında
tütün üreticilerinin sosyo ekonomik açıdan dikkat çekici bir değişim yaşadığını
söyledi.
TEKELin özelleşmesiyle köylerdeki tütün üreticilerinin yüzde 90ının
ekonomik nedenlerden dolayı göç ettiğini belirten Öztürk, şöyle devam etti:
Samsunda ekonomisini tütünden sağlayan bütün köylerde tütün yetiştiren
ailelerle yüz yüze görüşerek araştırma gerçekleştirdik. Özellikle tütün
üretiminde kadınlar üretimin baş aktörleriydi. Özelleştirmenin ardından sosyo
ekonomik açıdan boşta kalan kadınlar ve aileler için göç kaçınılmaz hale geldi.
İlk 5 yılda köylerden 48 bin kişi Samsun merkez ve diğer büyükşehirlere göç etti.
Özelleştirme öncesi tütün ve şeker pancarına kota uygulaması ve tarım ürünlerinin
girdi maliyetlerinin artması da bu göçün başlangıcı oldu.
Öztürk, TEKELin özelleştirilmesinin öncesinde Samsunda 21 bin üretici
tarafından 136 köyde tütün üretimi yapıldığını bildirerek, özelleştirmeden dolayı
en fazla tütün üreticilerinin etkilenerek zorda kaldığını anlattı.
-Büyük kentlere göçle kadınların işsizliği de artmakta-
Tütün üretiminin ekim, toplama, dizilme ve kurutulma olmak üzere dört
aşamada gerçekleştiğine dikkati çeken Öztürk, Bu aşamaların her biri kendine
özgü güçlükler taşıyor. Tütün üretiminin geneli göz önünde bulundurulduğunda asıl
işi kadınlar üstleniyor. Kadın ve kızlar bütün aşamalarda yer alırken, erkekler,
yaşlılar ve çocuklar genellikle tütün diziminde yardımcı oluyor. Tütün hasadı
sonrası elde edilen gelir köylünün bir yılık ihtiyacını karşılıyordu
ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Öztürk, özelleştirmenin ardından tütün üretiminin de sona erdiğini
vurgulayarak, şunları kaydetti:
Sadece birkaç köyde zorunluluktan dolayı tütün yapan aileler var. Ücretsiz
aile işçisi olan kadınlar ve kızlar tütün üretiminin bitmesiyle boşta kaldılar.
Bu zor koşullarda ayakta kalamayan aileler için göç tek seçenek olarak ortaya
çıkıyor. Aileler, göçün güç olduğunu, topraklarından ve köylerinden ayrılmak
istemediklerini ama başka çarelerinin kalmadığını söylüyorlar. Büyük kentlere
göçle kadınların işsizliği de artmakta. Bu nedenle göçün önüne geçilmesi ve kadın
iş gücünün tekrar aktif hale getirilmesi için alternatif ürün ve ekonomik gelir
sağlayacak, iş gücü oluşturacak çalışmalar yapılmalı.
Yayıncı: Orhan Topal