AĞRI (A.A) - Fatma Güven - Ağrıda maddi durumları iyi olmayan 12 kişilik bir aile, tek odalı evlerinde yaşam mücadelesi veriyor.
     Hataydan 20 yıl önce Ağrıya gelen Güneş-Halis Yazıcı çifti, Fırat Mahallesindeki çatısı akan evlerinde 7 çocukları, torunları ve damatlarıyla beraber yaşıyor.
     Anne Güneş Yazıcı (46), AA muhabirine yaptığı açıklamada, 20 yıl önce geldikleri Ağrıda zor şartlar altında yaşadıklarını söyledi. 7 çocuk sahibi olduğunu anlatan Yazıcı, maddi imkansızlıklar nedeniyle evli kızı, damadı ve torunlarının da yanlarında kaldığını söyledi.
     En küçük çocuğunun 2 yaşında olduğunu belirten Yazıcı, çocuklarıyla zor koşullarda yaşamlarını sürdürdüklerini ifade ederek, şöyle devam etti:
     Çocuklarım zor şartlarda okula gidiyor. Okul dönüşü evde çalışma ortamları da olmuyor. Eskiden evlere temizlik için gidiyordum ama düşüp kolumu kırdıktan sonra artık çalışamıyorum, eşim de iş bulamıyor. Biz 12 kişi tek göz oda da yatıp kalkıyoruz. Bu odayı hem mutfak hem banyo hem oturma odası hem de yatak odası olarak kullanıyoruz. Evimiz sürekli damlıyor. Çocuklarım çok küçük damımız aktığı için çocuklar sürekli hasta oluyor. Bu sefer de ilaç parası bulamıyoruz.
    
     -Tavuklar soğuktan donmasın diye evin içine aldık-
    
     Yazıcı, evlerinde mutfak, banyo ve tuvalet olmadığını, bir odanın içerisinde banyo yaptıklarını, bulaşık ve çamaşırları da odanın içerisinde yıkadıklarını söyledi. Besledikleri tavukları da soğuktan donmamaları için evin içerisine aldıklarını anlatan Yazıcı, şunları kaydetti:
     Evin giriş kısmında da tavuk besliyoruz. Tavuklarımızla birlikte yaşıyoruz. Çoğu zaman evin içinde dolaşıyor, onlarda bizimle yaşıyor. Evde banyo olmadığı için odaya bir leğen koyup haftada bir ailece bu şekilde banyo yapıyoruz. En küçük çocuğum 2 yaşında hepsinin de üzerinde giyecek elbisesi, ayakkabısı yok. Bir anne olarak en çokta çocuklarımın bu durumuna üzülüyorum. Yetkililerden yardım istiyorum.
     Komşularının yardımı ve Sosyal Yardımlaşma Vakfının gönderdiği gıda paketleriyle geçimlerini sağlamaya çalıştıklarını belirten Yazıcı, zaman zaman yakacak bulmakta zorlandıklarını, çocuklarının çöpten topladığı yanmış kömürleri eleyerek ısınmaya çalıştıklarını söyledi.
    
     -Oğlumun tedavisi için mal varlığımı harcadım-
    
     Baba Halis Yazıcı ise daha önce inşaat işçisi olarak çalıştığını, bir dönem maddi durumlarının iyi olduğunu anlattı. 2 yıl önce 17 yaşındaki oğlunun psikolojik sorunlarının başladığını, mal varlığını onun tedavisi için harcadığını belirten Yazıcı, şunları kaydetti:
     İş bulamamaktan rahatsız oluyorum. 1,5 yıldır iş bulamıyorum. Önceleri maddi durumum iyiydi. İşim vardı, arabam vardı. Ama oğlum aniden bunalıma girip rahatsızlanınca varımı yoğumu onun tedavi masraflarına harcadım. Şu anda oğlum biraz düzeldi, üniversite sınavlarına hazırlanıyor ama dershaneye gönderecek maddi imkanım yok. İki çocuğum ortaokula gidiyor, biri de okulu bıraktı. Evde çalışma ortamları yok ben onlara güzel bir gelecek veremediğim için çok üzülüyorum.
     Ailenin 6 yaşındaki kızı Rukiye Yazıcı da okumayı çok sevdiğini, büyüyünce hemşire olup annesini tedavi etmek istediğini söyledi.
     Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı yetkilileri ise ailenin vakfa dilekçeyle yardım talebinde bulunduğunu belirterek, Yazıcı ailesine yıl içinde belirli aralıklarla yakacak, giysi ve gıda yardımı yapıldığını, aile fertlerinin sayısının fazla olmasından dolayı bu yardımların kalıcı olmadığını kaydetti.
    
     Yayıncı: Emine Konuk