KOCAELİ (A.A) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Erhan Batur, geçen yıl kabul edilen Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi
Kanunu hazırlık çalışmalarında, çalışma hayatının aktörlerinin üzerinde büyük
ölçüde mutabakat sağladığı bir metnin ortaya çıktığını söyledi.
Kocaeli Sanayi Odasında (KSO) düzenlenen Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi
Kanunu Bilgilendirme Seminerinin açılışında konuşan Batur, dünyada sendikal
hareketlerin, işçi ve işverenlerin, sanayi devrimiyle birlikte ortaya çıkan
sorunlarına çözüm bulmak amacıyla oluştuğunu belirtti.
Batur, sendikaların, demokrasinin vazgeçilmez unsuru haline dönüştüğünü,
Türkiyede de endüstriyel ilişkilerin gelişmesine paralel olarak sosyal diyalog
ve sendikal faaliyetlerde önemli mesafeler katedildiğini vurguladı.
ILO sözleşmelerinde uyum ve AB üyelik sürecinde ilerleme sağlamak, 19.
Sosyal, Politika ve İstihdam Faslının açılış kriterinin yerine getirilmesi
amacıyla toplu iş ilişkilerini düzenleyen kanunların özgürlükçü bir tutumla ele
alındığını dile getiren Batur, şöyle konuştu:
Bu kapsamda kanun hazırlık çalışmalarında, üçlü danışma kurulunun yanında
çalışma hayatının aktörlerinin üzerinde büyük ölçüde mutabakat sağladığı bir
metin ortaya çıkmıştır. Bu metinde örgütlenmenin önündeki engellerin
kaldırılması, sendikal model ve toplu sözleşme düzeninin demokratik toplumlar
düzeyine çıkarılması, çalışma barışının sağlanması, uygulamadan kaynaklanan
sorunların giderilmesi, Uluslararası Çalışma Örgütünün eleştirilerinin
karşılanması için gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Bu çalışmalar neticesinde
Türk endüstri ilişkileri sistemini ileri taşıyan, çağın değerlerini yansıtan ve
aynı zamanda Türk çalışma hayatının sorunlarına köklü çözüm getirmeyi amaçlayan
6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu 18 Ekim 2012 tarihinde kabul
edilmiştir.
-Kıdem tazminatı-
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı
Tuğrul Kudatgobilik de dünyada büyüyen tek ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.
Çinin büyüme oranını 11den 7,5 düştüğünü, 2013 ve 2014 yıllarında
Japonyanın büyüme oranının yüzde 1 ile 0 arasında olduğunu, Avrupa Birliğinde
büyüme oranının -1lerde olmasının beklendiğini belirten Kudatgobilik, şunları
kaydetti:
Amerika durdu. Latin Amerika, bir, iki puan oynuyor. Türkiye yükselen
yıldız oldu. Neyle- Türkiye sanayiyle Türk sanayi mamulü ihracatıyla bunu
başardı. Onun için bu kanunun birinci amacı, Türk sanayisinin yücelmesi, rekabet
gücünün artması ve istihdamın önüne engel teşkil etmemesidir. Tabi insan
haklarına, işçilere ve gelişmeye saygılı olacağız, kadın istihdamının arkasında
duracağız. Asla suiistimal etmeyeceğiz. Kanunu limitlere uyacağız. İş sağlığı ve
güvenliği, işverenlerin bir numaralı konusudur ifadesini kullandı.
Kudatgobilik, sanayinin artık Türkiyenin ekonomik gelişmesinde vazgeçilmez
olduğunun ortaya çıktığını, sanayi olmadan gelişmenin sağlanamayacağını
vurgulayarak, Sanayinin de temelinde iki şey vardır, dünya kalitesinde mal
üretmek ve dünya fiyatından bu malı dünyaya satmak dedi.
Kıdem tazminatının, ana konuları olduğunu ve bu konuda destek beklediklerini
anlatan Kudatgobilik, şöyle devam etti:
Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan, OECD ülkelerinin hiçbirinde olmayan
kıdem tazminatı gibi bir hususu, mevcut çalışan işçilerimizin, müktesep haklarına
hürmet ederek, onları asla eskiden alacaklarına inandıkları bir husustan geri
düşürmeksizin, önümüzdeki devrede yürürlüğe girmek üzere kıdem tazminatı yükünün
OECD ortalamalarının içine çekilmesi lazım. Bugünkü işçileri koruyacağız. Yani
adam 29 sene çalışmış, şimdi ben buna yok mu diyeceğim. Öyle şey olmaz. Hakkı
doğan hakkını alacak. Daha mektepten mezun olmamış, askerlik yapmamış, işçi
olmamış birinin de yeniden işe girerken kıdem tazminatı, söylediğim OECD
ortalamasına gelecek. Sıfır demiyorum. Bilimin de bize gösterdiği yolla kimseyi
rahatsız etmeden, kimsenin burnu kanamadan, kıdem tazminatı konusunu da diğer
konuları çözdüğümüz gibi Türkiyenin lehine, Türk sanayinin lehine, genç
insanımızın lehine çözeceğiz.
Muhabir: Şengül Oymak
Yayıncı: Murat Paksoy