VAN (A.A) - Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Çocukları alıp dağa
götürenler, bu ülkeye, geleceğimize, çocuklarımıza, Türklere ve Kürtlere en büyük
ihanetti yapanlardır dedi.
Vanda temaslarda bulunan Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Van Bölge Eğitim ve
Araştırma Hastanesinde sağlık çalışanlarıyla katıldığı toplantının ardından AK
Parti İl Başkanlığını ziyaret etti.
Burada partililere seslenen Akdağ, Türkiyedeki güzelliği ve kardeşliği
sekteye uğratabilecek eli kanlı terör örgütü PKKnın varlığına dikkati çekerek,
terör örgütünün varlığı ve buna benzer biçimde siyaset yapanların veya hayat
felsefesini ırkçılık üzerine kuranların olduğunu söyledi.
Irkçılık insanlığın deli gömleği giydiği anlara işarettir diyen Akdağ,
tarih boyunca ırkçılık yapanların insanlığına başına bela olduğunu bildirdi.
Irkçılıkta Hitler ve Mussolini örneğini veren Akdağ, şunları kaydetti:
Tarihin hangi döneminde ırkçılık varsa, zulüm, kavga, gözyaşı ve kan
vardır. Bu durum, Allahın yarattığı kullarına layık görmediği bir duygu ve
düşüncedir. Peygamberimiz, asırlar önce bu düşünceyi ayaklarının altına aldığını
söylüyor. Onun ayakları altına aldığı ırkçılığı, bizim de ayaklarımızın altına
almamız lazım.
Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemirin özerklikle ilgili konuşmasını
hatırlatan Bakan Akdağ, konuşmasına şöyle devam etti:
Bir ırk, bir etnik köken ismi söylenerek özerklik düşüncesinin ileri
sürülmesi halka dayalı bir ayırımcılık anlamına geliyor. Vanda deprem sonrasında
dahi bu yarayı burada kaşıdılar. Deprem yaşamış bir şehre her türlü şiddeti reva
gördüler. Bu salonda bile Türk ve Kürt kökenli kardeşlerimizden birbirleriyle
evlenenler var. Bu durumda Kürt ve Türkü birbirinden nasıl ayıracaksınız.
Genlerinin bir kısmını Türk anadan, bir kısmını da Kürt babadan almış olan
birinin genlerini ayırın bakalım, nasıl yapacaksınız. Zaten hepimiz Adem ile
Havvanın torunları değil miyiz-
Irkçılık düşüncesiyle çocukları ve gençleri kinle yetiştirmeye, adeta bir
aileden ölen birini çıkararak bu meseleyi kan davası haline getirmeye
çalışanların varlığına işaret eden Akdağ, Çocukları alıp dağa götürenler, bu
ülkeye, geleceğimize, çocuklarımıza, Türklere ve Kürtlere en büyük ihanetti
yapanlardır dedi.
-Terör örgütüne silahı bırak çağrısı-
Terör örgütü PKKya derhal silahı bırakma çağrısı yapan Bakan Akdağ, silah
taşıyarak veya kullanarak, zorbalık yaparak, bomba patlatarak, molotofkokteyli
atarak hak arıyorum demenin akıl ve mantıkla, izanla ve insafla bağdaşır en ufak
bir tarafının olmadığını vurguladı.
Eksik haklar varsa bunlar birlikte gidermeye ve tamamlaya devam edeceklerini
dile getiren Akdağ, silah kullanmanın bir hak arama yolu olmadığı, aksine
annelerin ağlamasına yol açtığını herkesin bilmesi ve etrafına anlatması
gerektiğini söyledi.
Türkiyenin tarihinde yönetimlerin, kolluk kuvvetlerin yanlışlıklar yaptığı
dönemlerin olduğunu anlatan Akdağ, şunları kaydetti:
Bu ülkede işkencenin yapıldığı zamanlar oldu. Ama bunlar yok artık. Şiddet
hiçbir zaman maruz gösterilemez. Ama yargısız infaz ve işkencenin olduğu zaman
gencin eline silah tutuşturmak belki o gün için kolay olabilirdi. Bunu izah etmek
için bir takım fikirler öne sürebilirlerdi. Ama Türkiyenin geldiği nokta bir
gencin eline silah vermek hakikaten büyük bir insafsızlıktır. Bun görmemiz ve
çocuklarımıza sahip çıkmamamız gerekir. Zorbalığa prim vermeyeceğiz, papuç
bırakmayacağız.
-BDPli vekilin doktoru darbetmesi-
BDP Milletvekili Özdal Üçerin geçtiğimiz aylarda hastane acil servisinde
doktor darbetmesini hatırlatan Akdağ, bu milletvekilinin olay çıkarmadığı
haftanın olmadığını söyledi.
Akdağ, Vanda insanlarımıza hizmet veren doktoru tokatlayan, orada terör
estiren bu kişiyi meclis kürsüsünden kaç kez kendi partisine tavrınızı gösterin
ve gereğini yapmalarını istedim. Seslerini çıkaramadılar. Mahcup mahcup
beklediler. Biraz zaman geçince nasıl olsa üstü kapanır diyerek bir uyarı cezası
verdiler. Bilin ki, bu işin peşini bırakacak değilim. Savcılığın iş takibini
bekliyoruz diye konuştu.
Akdağ, Ak Parti ziyaretinin ardından 112 Acil Komuta Merkezinde incelemerde
bulunduktan sonra Ankaraya gitmek üzere Ferit Melen Havaalanına gitti.
Muhabir: Sıtkı Yıldız / Yahya Öylek
Yayıncı: J. Jale Müminoğlu