Rektörün resimleri üniversiteyi süslüyor

Rektörün resimleri üniversiteyi süslüyor -EÜ Rektörü Prof. Dr. Yılmaz, resim sanatıyla 10 yıl önce başlayan ilişkisini, yoğun mesaisine rağmen tutkuyla sürdürüyor -Bugüne kadar 3 kişisel, 20 karma sergisi bulunan Yılmazın, 100ün


İZMİR (A.A) - Zeynep Hoşgörür - Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, 10 yıl önce başlayan resim sanatına olan tutkusunu, yoğun mesai gerektiren işine rağmen büyük bir tutkuyla sürdürüyor.
     Tıp fakültesi kökenli olan ve akademik kariyerini endokrinoloji ve metabolizma üzerine yapan Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, başarılı akademik yaşamı ve Ege Üniversitesinde üstlendiği rektörlük görevinin yanı sıra resim sanatına olan ilgisiyle dikkat çekiyor.
     Bugüne kadar 3 kişisel, 20 karma sergisi bulunan ve 100ün üzerindeki resimlerinden bir kısmı EÜ Rektörlük binasını, bir kısmı da üniversite yayınlarının kapaklarını süsleyen Yılmaz, resim sanatıyla olan ilişkisini, resmin ve sanatın, yaşamına kattıklarını AA muhabirine anlattı.
     Resimle ilgilenmesinin yakın dostu ressam Seba Uğurtanın yönlendirmesiyle 2003 yılında başladığını ve bu tarihten itibaren boya kokusu ile iç içe yaşadığını dile getiren Yılmaz, İşten sonra atölyede çalıştığım, hafta sonları çalıştığım, zaman zaman resimleri eve götürüp mutfak zemininde gece yarılarına kadar tamamlamaya çalıştığım resimlerim oldu dedi.
     Yılmaz, tıp kökenli olduğunu ve doktorların pek çoğunun, rahatlamak için sanatın çeşitli dallarında hobileri bulunduğuna işaret ederek, kendisinin de resim yaparken renklerle rahatladığını ifade eti.
     Sanatın ve resmin kendisi açısından çok önemli olduğunu dile getiren Yılmaz, şunları söyledi:
     Çünkü hekimlik çok karmaşık bir sanat ve zanaat. Yaptığımız iş aslında zanaat, ama bir yandan da insan büyük bir varlık ve o varlığa estetik yaklaşmak gerektiği için de sanat aslında. İncitmemek gerekiyor. Hastalığı ile boğuşan bir insanı mutlu etmek gerekiyor. Sabahtan akşama kadar mutsuz insanlarla çalışıyorsunuz, yakınları ve sorunlarıyla çalışıyorsunuz. Her hastaya farklı bir boyutta yaklaşabilmek için sizin ruhsal dengenizin çok dingin olmasına ihtiyaç var. Resmin hastalıkla ve hastayla ilgili yaklaşımıma, günlük yaşamıma büyük katkısı oldu. Resimle daha önce tanışmayı çok isterdim. Yaşama bakış açım daha farklı olurdu diye düşünüyorum. Ama hiçbir şey için geç değildir tabii.
    
     -Sanat olmadan eğitim yarım kalır-
    
     Prof. Dr. Yılmaz, resmin, 2008 yılından bu yana sürdürdüğü rektörlük görevinde de kendisine yol gösterici etkisi olduğunu dile getirdi.
     Resimle ilgilenmeye başlamasıyla sanatçılarla kurduğu dostlukların pekiştiğini, bu süreçte sanatın ve sanatçının sorunlarını tanıdığını, yaşadığını, bunun da rektörlük görevine olan bakışını değiştirdiğini anlatan Yılmaz, şöyle devam etti:
     Sanatın ve kültürün, öğrencilerinize, geleceğe, Türkiyenin geleceğine neler yapabileceği gibi mesajlarla kendinizi sorguluyorsunuz. Benim anlayışım, üniversitede kurmaya çalıştığım anlayış; eğitimin, kültür, sanat ve sporla donanmadığı sürece eksik kaldığı. Bu konuda ilerlemek, bana çok daha kolay ve çok daha zevkli geldi. bu anlayışla EGEARTın beşincisini düzenleyeceğiz. Genç sanatçıları, geleceğe dönük hazırlamak sorumluluğu içinde onları ustaları ile buluşturuyoruz. Genç bir sanatçı, idol haline getirdiği bir usta ile karşılaşırsa bunun heyecanını tuvaline, metaline, çamuruna yansıtır diye düşünüyorum.
     Yılmaz, resimleri hakkında da bilgiler vererek mavi ve tonları kendisini rahatlattığı için ilhamını deniz ve gökyüzünden alan resimler üzerinde çalıştığını söyledi.
     Sergilerde resimlerini satışa sunmadığını belirten Yılmaz,Resimlerimden ayrılamayan ressamlardanım, bir tanesinden bile fedakarlık edemiyorum.dedi.
    
     Yayıncı: Ömer Erim Baştimar
<< Önceki Haber Rektörün resimleri üniversiteyi süslüyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER