ANTALYA (A.A) - Antalyada Apartmanındaki kimliği belirsiz 2
kişi bulunduğunu belirterek 155 polis hattından yardım isteyen apartman
yöneticisinin, olay yerine gelen polis ekipleri tarafından darp edildiği öne
sürüldü.
Kepez ilçesi Özgürlük Mahallesinde yaşayan apartman yöneticisi Yusuf Çolak
(50), gazetecilere yaptığı açıklamada, önceki gün 01.00 sıralarında
apartmanlarında tanımadıkları 2 kişi bulunduğunu, bu nedenle 155 polis imdat
hattını aradığını belirtti.
Olay yerine gelen polis ekiplerinin apartmandaki kişileri sorgulamak yerine
kendisine yöneldiğini ve tartışmaya başladığını öne süren Çolak, polislerin
kendisine kelepçe taktığını iddia etti.
Bu sırada polislere kelepçe takmamaları için direndiğini anlatan Çolak,
Onlara Sizden yardım isteyen benim, beni niye gözaltına alıyorsunuz- diye
sordum. Ancak bana cevap vermeden biber gazı sıktılar. Beni bir polis memuru
asansöre bindirdi ve burada bana vurmaya başladı. Biber gazı nedeniyle gözlerimi
açamıyordum. Asansör açılınca bir polis memuru bana arkadan tekme attı. Bu sırada
merdivenlere düştüm. Burada da tekme attı ve merdivenlerden sürükledi. Başıma
silahın kabzasıyla vurdu. Ne olduğunu anlayamadım dedi.
Çolak, bu duruma şahit olan komşularının itirazına rağmen polisin kendisini
darp ederek polis otomobiline bindirildiğini ve gözaltına alındığını iddia etti.
Eşi Nuray Çolak ve tarih öğretmeni kızı Mehtap Çelikin de Görevli polis
memuruna mukavemet suçlamasıyla gözaltına alındığını ifade eden Çolak, gece
boyunca nezarethanede beklediklerini anlattı.
Şahitlik amacıyla polis merkezine gelen komşuları Mesut İçmezin ifade
verdiğini, polis merkezinden ayrıldıktan sonra tekrar çağrılarak Görevli polis
memuruna mukavemet suçlamasıyla gözaltına alındığını öne süren Çolak, daha
sonra hastaneye götürüldükten sonra adliyeye sevk edildiklerini, çıkarıldıkları
mahkemece komşusu ve kendilerinin tutuksuz yargılanmak üzere serbest
bırakıldıklarını kaydetti.
Kafasında çok sayıda dikiş bulunduğunu, sol gözünün morardığını ve
şiştiğini, vücudunun çeşitli yerlerinde de darp nedeniyle morluklar bulunduğunu
anlatan Çolak, kendisini darp eden polis memurundan şikayetçi olacağını ifade
etti.
Yaşadıklarını ömrü boyunca unutmayacağını ifade eden Çolak, Antalya
Emniyet Müdürlüğünün tamamını suçlamıyorum. Polis içindeki böyle kişileri
temizlemeli. Polis memuru kendisinden yardım isteyen bir kişiye orantısız güç
kullandı. Hakkımı sonuna kadar arayacağım. Bu polis memurunun cezalandırılması
için çaba göstereceğim diye konuştu.
Çolak, sağlık kontrolü sırasında iş göremez raporu istediğini, ancak
emekli olduğu için verilmediğini öne sürerek, başka bir hastaneye gidip darp
edildiğine dair rapor alacağını, bu raporla suç kendisini darp eden polisler
hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.
Çolakın tarih öğretmeni kızı Mehtap Çelik ise olayın ardından
psikolojisinin bozulduğunu ifade etti. Babasını darp eden polisin psikolojik
destek alması gerektiğini savunan Mehtap Çelik, şöyle konuştu:
Bir insan küfür de etmiş olabilir, her şeyi de yapmış olabilir, ama babamı
bu hale getirmeye kimsenin hakkı yok. Hele bunu polis yapmışsa kesinlikle yasal
işlem yapılmalı. Bu polis gözetim altında tutulmalı. 50 yaşındaki bir kişiye bu
muameleyi yapan polis memuru yarın çocuk da özürlü de kadın da döver. Ben
öğretmenim. Öğrencilerime şiddete karşı olmayı öğretiyorum. Kendilerine verilen
yetkiler bu şekilde kullanılmamalı. Polis zor kullanmakta özgür, ama bu kadarı da
olmaz. Eli kelepçeli bir adam bu hale getirilmez. Babamı gözümüzün önünde
kelepçelediler. Asansörden otomobile bindirilene kadar kimsenin görmediği bir
ortamda babamı bu hale getirmişler.
İl Emniyet Müdürlüğü yetkilileri ise olay gecesi Yusuf Çolakın 37 promil
alkollü olduğunu, olayla ilgili iki tarafında birbirinden şikayetçi olduğunu, bu
sebeple polisin iki tarafı da polis merkezine götürmek istediğini ancak Çolakın
olay yerine gelen polis memuruna saldırdığını, polis memurunun telsiz ve
tabancasını almaya çalıştığını, bu sırada yaşanan arbedede merdivenlerden
düştüğünü, darp olmadığını öne sürdü.
Muhabir: Süleyman Elçin
Yayıncı: Tuncer Çetinkaya