DENİZLİ (A.A) - Mustafa Dermencioğlu - Sebahatdin Zeyrek -
Osmanlı ordusunda Yeniçerinin en gözde silahlarından olan Yatağan kılıcı,
tarihi film ve dizilere ilginin artmasıyla hediyelik eşya olarak yeniden değer
kazandı. Denizlinin Serinhisar ilçesine bağlı Yatağan beldesinde birkaç yıl önce
durma noktasına gelen Yatağan kılıcı üretimi yeniden canlandı.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Yatağan Belediye Başkanı Tuncer
Tunçbilek, bıçak, kılıç ve pala üretimiyle ünlü olan beldede 800 yıldan bu yana
üretim yapıldığını söyledi.
Tüfeğin icadıyla yatağan ürününe olan talebin azaldığını, bu nedenle
üretimin düştüğünü, birkaç yıl öncesine kadar sadece temsil ve sergiler için
üretim yapılır hale geldiğini anlatan Tunçbilek, yatağan üretim kültürünün
bitmemesi için çaba gösterdiklerini, Yatağan Bıçakçılık Festivali ve yarışmalarla
konuyu gündemde tutmaya çalıştıklarını ifade etti.
Beldede halen 6 yatağan ustasının üretime devam ettiğini belirten Tunçbilek,
son dönemde çekilen Osmanlı temalı film ve dizilerin yatağanın kaderini
değiştirdiğine dikkat çekti.
Birkaç yıl önce film yapımcılarının çekimlerde belediyelerine ait
koleksiyonları kullandığını, ancak kılıçlar geri geldiğinde çoğunun bozulmuş
olduğunu gördüklerini bildiren Tunçbilek, şöyle konuştu:
Şimdi bizden yatağan isteyen yapımcıları ustalarımıza yönlendiriyoruz.
Diyoruz ki kendiniz yaptırın, hem ustalar para kazansın, hem de sizin malınız
olsun. Bu şekilde bir hareketlilik başladı. Film ve dizileri izleyenlerde de
yatağan ve diğer nostaljik askeri malzemelere karşı ilgi başladı. Meraklı
insanlar arayıp buluyor, sipariş veriyorlar. Sipariş verenler arasında koleksiyon
yapan çok sayıda insan var. Film setlerinin verdiği siparişler 150-200 adet
civarında oluyor. Tamamen el emeği olması nedeniyle üretim zaman alıyor. İnternet
yoluyla da çok sayıda sipariş alıyoruz. Ustalarımız siparişleri bir iki aylık
sürelerde teslim edebiliyor.
Yatağan kılıcının makbul bir hediye olarak görüldüğünü, geçmişte çeşitli
ülkelerin başbakanlarına hediye edildiğini, son olarak Emniyet Genel
Müdürlüğünün yurt dışındaki muhataplarına Yatağan kılıcı hediye etmeye
başladığını söyleyen Tunçbilek, hediyelik eşya olarak daha fazla itibar görmesi
için Yatağan kılıçlarının minyatür formatlarda üretimine başlanacağını aktardı.
-Dizileri izleyen sipariş veriyor-
Yatağan Demircilik Kooperatifi Başkanı Şener Yatağanbaba ise beldedeki
ustalara son dönemde özellikle kılıç çeşitlerinde talep yağdığını, gelen
siparişlerin çoğunun film ve dizileri izleyen insanlardan oluştuğunu söyledi.
Alıcıların direkt imalatçı usta ile irtibat kurup sipariş verdiklerini ifade
eden Yatağanbaba, Siparişler yüklü miktarda alınmıyor. Bu bir el emeği. Yapımı
zaman alıyor. Ürünlerin fiyatı, işçiliğine göre 500 liradan bin 500 liraya kadar
değişiyor dedi.
Kılıç ustası Ali Şahin, Yatağan palasını birkaç yıl öncesine kadar çok
tanıyan insan olmadığını, son zamanlarda yatağanla birlikte Zülfikar ve diğer
Osmanlı kılıcı çeşitlerine ilginin arttığını söyledi.
İyi bir kılıcı bir hafta veya 10 günde yaptığını söyleyen Şahin, Demiri
ilk önce dövmekle işe başlıyoruz. Dövdükten sonra parlatma, sap takma, koç
boynuzu sapı işlemekle devam ediyoruz. İsteğe göre, kılıcın üzerine talep edenin
ismini yazıyoruz diye konuştu.
Şahin, ürettikleri kılıç ve palaların süs amaçlı olduğunu,
keskinleştirilmediğini sözlerine ekledi.
-Yatağan Babadan bu yana-
Beldenin kurucusu Yatağan Baba tarafından Selçuklulardan bu yana bıçak ve
pala üretilen Yatağan beldesi, 16. yüzyıldan tüfeğin icat olduğu 19. yüzyıla
kadar Osmanlı İmparatorluğunun kılıç ihtiyacını karşıladı.
Yatağan isminin Yeniçerilerin bellerine doladıkları şal kuşaklar üzerine
bağladıkları silahlığın içine kılıcı yatay bir şekilde yerleştirmelerinden de
gelmiş olabileceği iddia ediliyor.
Kılıcın sadece tek tarafının keskin olması ve dayanıklılığıyla diğer kılıç
çeşitlerinden ayrıldığı, Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman ve Sultan
Abdülazizin de yatağanlarının olduğu biliniyor.
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu