BALIKESİR (A.A) - Zafer Akpınar - Balıkesir Üniversitesi
Necatibey Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Özdemir, Osmanlı
Genelkurmayının arşivlerine göre, Çanakkale Savaşlarının 18 Mart günü, 7 saat
devam eden ve 16 zırhlı ile çok sayıda kruvazör, torpido tarafından denizden
gerçekleştirilen saldırının savunmadakilere verebildiği zararın, 4 subay ve 40
asker şehit, 70 yaralı ile 8 topun hasar görmesi şeklinde olduğunu söyledi.
Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Osmanlı Genelkurmay arşivlerine
bakıldığında Çanakkale Savaşlarıyla ilgili daha detaylı ve gerçekçi bilgilere
ulaşılabildiğini belirterek, bu arşivlerden edindiği bilgiler doğrultusunda
Çanakkale Savaşlarını anlatan bir kitap yazdığını kaydetti.
Arşivlere göre özellikle 18 Mart günü yaşananların dikkati çekici olduğunu
ve o anı yaşamışcasına duygulandırdığını anlatan Özdemir, şöyle devam etti:
Asırların ve devirlerin hazırladığı ihtiraslar ve ekonomik kıskançlıklar
bombası Saraybosnadan atılan bir kurşunla birdenbire patladı ve insanlık
tarihinin, yaratılıştan beri bir benzerini kaydetmediği bir umumi kavgaya sebep
oldu. Savaşa girilirken ne Milli Meclisin görüşü ve ne de ileri gelenlerin ve
uzmanların fikri soruldu. Bundan dolayı denilebilir ki, Osmanlı milleti, dünya
savaşına sürüklendi, adeta atıldı. Bununla beraber, bu anormal ve karmaşık
başlangıca rağmen, ordumuzun bu dünya savaşında gösterdiği kahramanlık harikaları
dünyaca kabul edilmiştir.
2 Ocak 1915de Rusyanın İngiltereye müracaatı üzerine en mühim hedef
olarak Çanakkale Boğazının seçildiğini ifade eden Özdemir, birkaç ay zarfında
150 bin kişilik bir kuvvetin hazırlanması mümkün olmadığından Çanakkalenin
sadece denizden zorlanmasına karar verildiğini kaydetti.
İngilterenin, donanmanın bu işte yalnız başına başarılı olacağını garanti
ettiğini vurgulayan Özdemir, Boğazı zorlamak için İngilizler 14 ve Fransızlar 4
zırhlı tayin ve ek olarak birçok torpil arama gemileri, uçak ve hastane gemileri,
denizaltı tahsis ettiler. Donanmaya yardım etmek üzere bir Fransız tümeniyle bir
İngiliz deniz tümeni de hazırlandı ve yaklaşık 30 bin kişi, 9 Mart 1915de
Mondros limanına gönderildi dedi.
19 Şubat 1915 sabahı boğaz karşısına gelen 12 savaş gemisinin girişteki dört
tabyayı önce uzaktan bombardımana başladığını ve mesafe dolayısıyla bunlara
yalnız Orhaniye ile Ertuğrul tabyalarının karşılık verebildiğini anlatan Özdemir,
sözlerini şöyle sürdürdü:
Düşmanın bu ilk bombardımanı akşam 17.20ye kadar tam sekiz saat devam
etti. 25 Şubatta on zırhlıdan oluşan bir donanma tekrar boğaz karşısına gelerek
7,5 saat kadar aynı tabyaları bombardıman etti. Bu iki bombardıman sonucunda,
girişteki dört tabyanın tüm topları harap edildi, bir cephanelik havaya uçuruldu,
savunmadaki 14 asker şehit edildi ve 18 asker yaralandı. Düşman, giriş
tabyalarının yıkılmasından sonra 17 Marta kadar bütün çalışmasını, boğaz
girişindeki bataryaları yıkmaya, torpilleri kaldırmaya ve en son da merkez
tabyalarını düşürmeye yöneltti. 7-8 Martta, ilk defa olarak büyük zırhlılarını
boğaza soktu ve merkez tabyalarını bombardıman etti. Fakat bataryalarımızın her
gün bir başka gizli mevziden ateş etmesi düşmanı şaşırttı ve gördüğü karşılık
üzerine bir sonuç elde edemeyerek geriye çekildi.
-Çanakkale geçilmez dedirten 18 Mart günü...-
Düşman kuvvetlerin 18 Martta tüm donanmasını boğaza sokarak son darbeyi
vurmaya ve zorla geçmeye karar verdiğini vurgulayan Özdemir, 18 Mart sabahı
saat 11.00de 6 İngiliz zırhlısıyla 5 torpido, savaş düzeninde boğazdan içeriye
girdi ve bir müddet sonra da bunları dört Fransız zırhlısı takip etti. Yenişehir
önünde bekleyen 6 İngiliz zırhlısı da saat 13.15de boğaza doğru ilerledi.
Savaşın vaziyeti, öğleden sonra saat 14.00de pek buhranlı bir şekil aldı.
Çanakkale ve Kilitbahir kasabaları ateşler içinde, bütün telefon hatları kesildi,
tabyalarla haberleşme kaybedildi diye konuştu.
Özdemir, topların bir kısmının tahrip edildiğini ve bazılarının toprağa
gömüldüğünü, iş göremez hale geldiğini anlatarak, şunları kaydetti:
Tam bu sıralarda, Erenköy önünde bir düşman torpidosu aldığı tam isabetle
battı. Bunu müteakip Bouvet zırhlısı da bir torpile çarparak battı. Bundan sonra
da Fransız zırhlıları geriye çekildi ve onun yerine sonradan gelen 6 İngiliz
zırhlısı savaş düzenine girdi ve ilerledi. Boğaz girişinden epeyce ilerlemiş olan
Irresistible zırhlısı da öğleden sonra saat 16.30da yana yattı ve ona doğru
giden Ocean zırhlısı da aynı akıbete uğradı. İtilaf donanması, sakatlanmış olan
Irresistible ve Ocean zırhlılarını bırakarak boğazdan çıktı ve bu iki gemi de
gece yarısına doğru boğazda battı.
18 Mart günü son saldırının yaklaşık 7 saat devam ettiğini belirten Özdemir,
16 zırhlı ile çok sayıda kruvazör, torpido tarafından gerçekleştirilen bu
saldırının savunmadakilere verebildiği zarar, 4 subay ve 40 asker şehit, 70
yaralı ile 8 topun zarar görmesi, bazı cephanelik ve kışlaların yıkılmasıyla,
Çanakkale ve Kilitbahirin kısmen yanması şeklindedir. Aynı gün düşman tarafın 3
zırhlı ve 2 torpidosu battı, 3 zırhlısı ağır hasar gördü dedi.
-Güçlü geldiler, geçemediler, ağır hasar gördüler-
Özdemir, Çanakkale Deniz Savaşlarında düşman kuvvetlerinin 6 savaş gemisi
ve 1 destroyerin battığını, 3 savaş gemisi ve 1 savaş kruvazörünün ağır hasar
aldığını, 8 denizaltısının kaybolduğunu dile getirerek, O dönemde Osmanlının
sahip olduğu çeşitli mayınlar ve tabyalardı. İtilaf devletleri ise 31 savaş
gemisi, 3ü savaş toplam 24 kruvazör, 25 destroyer, 8 monitor, 14 denizaltıyla
geldiler ifadelerini kullandı.
Çanakkaleye güçlü geldiklerini, geçemediklerini ve ağır hasar gördüklerini
anlatan Özdemir, Osmanlı, Çanakkale Savaşlarında 55 bin 127si şehit toplam
251 bin 309 kayıp verirken, İngiltere ve Fransanın toplam kaybı 331 bin oldu
diye konuştu.
Yayıncı: Doğan Sarıtaş