ADANA (A.A) - Ali Güreli - Dünyada ve Türkiyede her yıl artan
organik ürün talebi karşısında insanlara güvenilir ürün sunabilmek ve
sürdürülebilirliği sağlamak için organik tarım sektörünün hızla yükselen değer
olduğu bildirildi.
İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Hamit Aygül, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, organik tarımın, kimyasal girdilerin kullanılmadığı, üretiminden
tüketicinin sofrasına ulaşıncaya kadar geçen sürecin her aşamasında kontrollü ve
sertifikalı üretim biçimi olduğunu söyledi.
Organik üretimin, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından
yetkilendirilen ve uluslararası kabul gören sertifikasyon kuruluşlarınca düzenli
olarak denetlendiğini belirten Aygül, aynı zamanda sertifikalı olarak üretim
yapıldığını kaydetti.
Ürünün, tohum veya fidan aşamasında toprakla buluşmasından sofraya gelme
aşamasına kadar takip edildiğini bildiren Aygül, Örneğin meyve üreticileri
hemen organik üretim yapamıyorlar. Bunun için 3 yıllık bir geçiş süreci var. Bu
sürede belli kurallar uygulandıktan sonra ürün organik sayılabiliyor. Sertifikası
olan ürünlerin organik olduğundan da şüphe etmemek lazım. Bu tür ürünler hiçbir
soru işareti olmadan gönül rahatlığıyla tüketilebilir dedi.
-Organik metotlarla 225 çeşit ürün üretiliyor-
Türkiyede 2011 verilerine göre organik üretim yapan çiftçi sayısının 42 bin
460 olduğunu, 614 bin 618 hektar alanda 225 çeşit ürünün organik metotlarla
yetiştirildiğini ifade eden Aygül, şöyle konuştu:
Ülkemizde üretilen ürünler daha çok yurt dışından talep görüyor. Özellikle
Avrupada yaygınlaşan organik ürün tüketimindeki artış, ülkemize iyi bir pazar
fırsatı sunuyor. Önümüzdeki yıllarda Avrupa bu açıdan bizim için en iyi pazar.
Çünkü, Türkiye Avrupaya göre daha az kirlenmiş, daha az kimyasallar bulaşmış bir
ülke. Aynı zamanda Avrupaya yakın bir ülke konumunda olması da Türkiye açısından
büyük bir avantaj. Ürünlerimizin bir çoğu zaten organik olma özelliği taşıyor.
Ancak bir tek bu ürünlerin sertifikalandırma işlemi yapılmamış durumda.
Türkiyenin önümüzdeki yıllarla, dünya organik ürün pazarındaki 16 milyon
dolarlık payı kat kat artacak. Bunun birkaç yıl sonra 500-600 milyon dolarlarla
ifade edileceğini düşünüyorum.
Organik üretim yapmak isteyen çiftçilerin bu avantajı iyi değerlendirmesi
gerektiğini vurgulayan Aygül, dünyada ve Türkiyede her yıl artan organik ürün
talebi karşısında insanlara güvenilir ürünler sunabilmek ve sürdürülebilirliği
sağlamak için organik tarım sektörünün hızla yükselen bir değer haline geldiğini
kaydetti.
Aygül, ihraç edilen organik ürünlerin başında kuru üzüm, fındık ve fındık
ürünleri, kayısı ve kayısı ürünleri, incir ve incir ürünleri, meyve suları,
dondurulmuş meyveler, pamuk ve tekstil ürünlerinin geldiğini, bunları tıbbi ve
aromatik bitkiler ve bakliyat ürünlerinin takip ettiğini bildirdi.
Organik üretim alanlarının yaygınlaşması konusunda üreticileri teşvik
ettiklerini de anlatan Aygül, sözlerini Mevcut imkanları en iyi şekilde
kullanarak bu yükselen değerden çiftçilerin de pay almasını sağlamak ve halkın
hak ettiği güvenilir gıda ve diğer tüketim maddelerine ulaşımını garanti altına
almak görevimiz diye tamamladı.
Yayıncı: Tevfik Işık