KONYA (A.A) - Metin Bolat - Şanlıurfadan mevsimlik işçi olarak
Konyaya gelen 20 kişilik Kurt ailesi, kurdukları çadırlarda günlük ihtiyaçlarını
karşılayacak hiçbir şey olmasa da ekmek parası için her şeye katlanıyor.
Domates ve şekerpancarı tarlalarında çalışmak için Konyaya gelen tarım
işçilerinden Kurt ailesi, kurdukları çadırlarda yaşamlarını sürdürüyor.
Tuvalet ve banyo ihtiyacını karşılamada zorluk çeken, gaz lambasıyla
aydınlanan çadırlarında kavurucu sıcaklara rağmen mutlu olmayı bilen Kurt ailesi,
çadırlara 70 metre uzaklıktaki çeşmeden bidonlara doldurdukları suları
sırtlarında bulundukları yere getiriyor.
Gün boyu tarlalarda çalışan, banyo yapacakları suyu ısıtmak ve yemeklerini
pişirmek için odun ateşi kullanan Kurt ailesinin çocukları serinlemek için su
dolu leğenlere giriyor.
Yaşları 60 ile 5 aylık arasında değişen Kurt ailesinin fertleri, çektikleri
sıkıntılara rağmen hayata hep gülümsemeyi biliyor.
-Önemli olan helalinden para kazanmak
Ben kendimi bildim bileli tarlalarda çalışıyorum diyen Halil Kurt, (33)
AA muhabirine yaptığı açıklamada, yılın 6 ayını evde geçirdiklerini, diğer 6 ayda
ise şehir şehir dolaştıklarını söyledi.
Maddi imkansızlıklar nedeniyle kendisinin de 8 kardeşi gibi okuyamadığını
belirten Kurt, çocuklarını ve yeğenlerini okutmak için mücadele verdiklerini
ifade etti.
Aşırı sıcaklarda çalışmak zorunda kaldıklarını anlatan Kurt, çadırlarında
ise bir insanın yaşamını sürdürebilmesi için gereken neredeyse hiçbir şeyin
bulunmadığını dile getirdi.
Ancak bu durumdan şikayet etmediklerini vurgulayan Kurt, Biz ekmeğimizin
peşindeyiz. Ekmek paramız nerede biz oradayız. Önemli olan bu zorlu yaşama rağmen
helalinden para kazanmak. Biz onu başarıyoruz. Kimseye zararımız yok. Amacımız
kendi çektiğimiz sıkıntıları çocuklarımız çekmesin diye konuştu.
Yayıncı: Ahmet Kayır