BURSA (A.A) - Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB)
Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, OİB Eğitim Vakfı ve Ford Otosan işbirliğiyle
yürütülen Arka Pencere Sosyal Sorumluluk Projesi çerçevesinde, Türkiyede
Yeşil Bina Sertifikası alan ilk ve tek eğitim kurumu oldu.
OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu, OİB Teknik ve Endüstri Meslek
Lisesinde düzenlenen Yeşil Bina Sertifika Töreninde yaptığı konuşmada,
otomotiv endüstrisinin, örnek işbirliği gerçekleştirerek Türkiyeye bir ilki daha
kazandırmasının mutluluğu ve gururunu yaşadıklarını söyledi.
Türkiyede birçok alanda ilke imza atan otomotiv endüstrisi, ana ve yan
sanayi firmalarının işbirliği sayesinde OİB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi,
ülkemizde Yeşil Bina Sertifikası alan ilk ve tek eğitim kurumu ve kamu binası
oldu diyen Sabuncu, bu projenin OİB Eğitim Vakfı ve Ford Otosan işbirliğinde
yürütülen Arka Pencere Sosyal Sorumluluk Projesi ile hayata geçirildiğini
belirtti. Sabuncu, şunları kaydetti:
Bu projenin, bir çıktısı olarak OİB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi,
Türkiyede Yeşil Bina Sertifikası alan ilk ve tek eğitim kurumu ve kamu binası
olarak çevreci kimlik kazandı. Yeşil bina yüzde 70e varan tasarruf demek,
sürdürülebilir, sosyal ve çevresel sorumluluk anlayışı taşıyan, kaynakları
verimli kullanan, ekosisteme duyarlı yapılar demek. Otomotiv sektöründen ana ve
yan sanayi firmalarının işbirliğiyle yazılan bu öykünün kahramanlarına teşekkürü
bir borç biliyorum.
Sponsor firmalar Ak-Tel Mühendislik, Aras Kargo, Bosch A.Ş, Grontmij, Halk
Enerji, Sakarya İz Reklam, Sazcılar A.Ş ve Ultraviole Reklam Ajansına
katkılarından dolayı teşekkür eden Sabuncu, ayrıca Vehbi Koç Vakfı Sadberk Hanım
Müzesi ve Rahmi Koç Müzesi yönetimi, Erbak Uludağ A.Ş ve Erbak ailesi, Milli
Eğitim Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığının arşiv ve koleksiyonlarıyla
sağladıkları desteğin önemini vurguladı.
Sabuncu, Ford Otosan yetkilileriyle OİB personeline de çalışmalarından
dolayı teşekkür etti.
-Hikayenin temelinde Amerikaya ihracatımız var-
Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün de Fordun kurucusu Henry Ford
Eğer kurduğunuz iş modeli sadece para kazanmanıza yarıyorsa ve başka hiçbir
şeye yaramıyorsa o iyi bir iş modeli değildir sözünü anımsatarak, bunun bugünün
anlamına çok uygun bir cümle olduğunu söyledi.
Yenigün, Vehbi Koçun da Ülkem varsa ben de varım sözünün de yine benzer
şekilde bugünün anlamıyla örtüştüğünü dile getirerek, şöyle konuştu:
Bunları üst üste koyduğumuz zaman, esasında kurumsal sosyal sorumluluk
projeleri çerçevesinde yapılan şeylerin, bir hayırseverlikten çok daha öte bir
şey olduğunu ve bunun ortak değerler üretmek üzere meydana gelen stratejik bir
strateji olduğunu görüyoruz. Bu da bu işin devamlılığı açısından tabii ki çok
önemli. Bugün bulunduğumuz okul, gerek kendi binası olarak, gerekse aldığı bu
Türkiyede bir ilk olan ödül anlamında da kendini ayrı bir yere konumlandırıyor.
Bu konuda Ford Otosanın kendine düşeni yaptığını düşünüyorum, bunu yaparken de
enerjiyi 10 bin Ford Otosan çalışanından aldığını düşünüyorum. Bu konuda gerek
Ford Otosanın içinde gerekse paydaşlarıyla yaptığı büyük projelerde sürekli bu
tür başarılara imza atmış olmak da bizleri memnun ediyor. Nasıl oldu da biz
şirket olarak böyle şeylere ağırlık verdik- Şirketlerin artık DNAlarına
yerleşmiş ve kurucularının yönlendirdiği, güdümlendirdiği bir kültür bu. Bu
kültür, bu konulara işimizle beraber ağırlık vermemiz gerektiğini bize neredeyse
dikte ettiriyor. İşte bu sayede biz Ford Otosan olarak kendimizi çok şanslı
görüyoruz ki gerek Ford gerek Koç tarafı bu iki büyük ailenin, kurumun ortak
şirketi olan Ford Otosanın bu konulardaki katılımı, bugüne kadar olduğu gibi
gayet net bir şekilde devam edecek.
Gerçekten taktire şayan bir işin ortaya çıkarıldığını vurgulayan Yenigün,
Hikayenin temelinde Amerikaya ihracatımız var, Amerikaya ihracatımız ile
başlayan bir fikrin sonunda bu mükemmel sonuca ulaşması var. Bunun, bugün bizi
çok memnun ettiği gibi, önümüzdeki dönemde yapılacak yeni projeler için de gerek
Ford Otosanı gerekse birlikte çalıştığımız organizasyonları ve şirketleri motive
edecek mükemmel sonucu elde edeceğimiz noktalara götüreceğine inanıyorum diye
konuştu.
-Ford Transit Connectin Amerikaya ihracatı 2 yılda yüzde 30 arttı-
Ford Otosan Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Kabatepe de ödülün hikayesini
anlatan bir sunum yaptı. Otomotiv sektörünün, Türkiyenin ihracatından aldığı
yüzde 12,5lik pay ile ihracatın lokomotifi olduğunu belirten Kabatepe, şu
bilgileri verdi:
Toplam otomotiv ihracatının yüzde 17,5ini gerçekleştiren, toplam Türkiye
ihracatının da yüzde 2,5ini gerçekleştiren Ford Otosan, son zamanlarda oluşan
pazar daralmalarının ardından da bunu elimine etmek için uzun yıllardır çalıştığı
ve otomotivin ana vatanı olarak ifade ettiğimiz Amerikaya da toplam Türkiyenin
yaptığı ihracatın yüzde 10unu gerçekleştirmiştir. Şimdi serüvenimizin tabii ki
emeli bu. Bu serüvenin başrol oyuncusu da yine Türk mühendislerinin üstün
gayretleriyle geliştirilen önümüzdeki yıllar için de yenilenerek bu rekabeti
devam ettirecek Ford Transit Connect aracımız. Bu aracımız her iki kıtada, yani
Avrupada ve Amerikada yılın aracı seçilerek, Türk otomotiv endüstrisinin
geldiği seviyeyi çok iyi ifade etmişti. Şu anda da Amerikaya ihraç edilen tek
vasıta olarak Connect aracımız, yine otomotiv endüstrimizin gururu olmaya devam
ediyor. Özellikle son yıllarda oluşan krizden dolayı Avrupa pazarındaki
daralmaların bize etkisini azaltmak adına önemli bir pazar faaliyetine giriştik
ve yüzde 30 oranında son iki yılda aracın ihracatını Amerikaya artırdık.
Daha sonra, uluslararası sertifikasyon firması Grontmij Türkiyenin
yöneticisi Övünç Birecik, OİB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Sabuncu ve Ford Otosan
Genel Müdürü Haydar Yenigüne Yeşil Bina Sertifikasını teslim etti.
Muhabir: Haluk Yüksel
Yayıncı: Doğan Sarıtaş