KÜTAHYA (A.A) - AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal,
başkanlık sistemine geçilmesinin, Türkiyede verimlilik bakımından daha etkin
olacağını bildirdi.
Bal tarafından hazırlanan ve basın kuruluşlarına dağıtılan Başkanlık
Sistemi, Türkiyenin Sorunlarını Çözer mi- başlıklı raporda, Türkiyede sistem
tartışmaları yapılması ve sistem değişikliğinin lüks değil, aksine bir zaruret
olduğu belirtildi.
Yaklaşık son 30 yıldır siyaset sahnesinde konuşulan ancak uygulamaya dönük
somut adımlar atılamayan başkanlık sisteminin, son zamanlarda yeniden tartışma
konusu olduğu ifade edilen rapora, şöyle devam edildi:
Başkanlık sisteminin kazandıracakları ve kaybettireceklerini tartışmak
yerine, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğanın şahsı üzerinden sistemin tek
adamlık, diktatörlük getireceği gibi bilimsellikten uzak kriterlerle görüşler
açıklanmakta, bu da bizi sonuca götürememektedir. Başkanlık sistemi
tartışmalarını sadece başkanın rolü üzerinden tartışmak da eksik ve hatalı
olacaktır. Başkanlık sistemi tartışılırken, bu sistem içinde yargının, Meclisin,
milletvekillerinin rolü de konuşulmalı, devlet mekanizması içindeki diğer erklere
üzerindeki etkisi, olumlu ve olumsuz yönleri göz önüne alınmalıdır.
Türkiyede sistem değişikliği tartışmalarında karşımıza ikinci alternatif
olarak yarı başkanlık sistemi çıkmaktadır. Yarı başkanlık sistemi yürütmede çift
başlılığı ortadan kaldırmadığı gibi koalisyonlar ve kısa süreli hükümetlere de
çözüm sunamamaktadır. Yarı başkanlık sisteminde tıpkı parlamenter sistemde olduğu
gibi yürütmede cumhurbaşkanı ve başbakan görevlerine devam etmektedir fakat
yetkilerin dağılımında cumhurbaşkanı lehine değişiklikler yapılmaktadır. Yarı
başkanlık sistemi parlamenter sistemin en büyük sorunları olan kısa süreli
hükümetler, koalisyon hükümetleri, cumhurbaşkanı, başbakan tartışmaları ve
yönetimdeki çift başlılık gibi sorunlara kalıcı çözümler içermemektedir.
-Başkanlık sistemi etkin, dolambaçsız, hızlı ve verimlidir-
Raporda, verimlilik mantığıyla düşünüldüğünde, başkanlık sisteminin daha
etkin, dolambaçsız, hızlı ve verimli olduğunun söylenebileceği vurgulandı.
Türkiye için asıl sorunun, sistemin ötesinde eğitimli, hoşgörü sahibi, kendi
halkı ve tarihiyle barışık, çoğulcu düşünebilen, demokrat insan tipinin yeterince
yetiştirilememesi olduğu savunulan raporda, şunlar kaydedildi:
Öncelik, kaliteli insan yetiştirmeye verilmelidir. Sistem değişikliği
yapılmadan önce toplumun kurumları, bireyleri, anayasası ve kanunlarıyla bu
değişikliğe hazır hale getirilmesi ve yeni sistem için gerekli olan alt yapı
çalışmalarının tamamlanması gerekmektedir. Bu çalışmalar tamamlandıktan sonra
hangi sistem bizim için daha uygundur diye bakıldığında görülecektir ki,
başkanlık sistemi verimlilik açısından daha etkindir.
Son yıllarda hızla büyüyen Türkiyenin hem bölgesel hem de küresel güç
olarak dünyada bir denge unsuru olmasını istiyorsak sistem içindeki
tıkanıklıkların kalıcı olarak aşılması için ayak bağı olacak engellerden acilen
kurtulmak gerekmektedir. Sistem değişikliği sancılarını şimdi çekmeye başlarsak
önümüzdeki yıllarda bu sancıların meyvelerini toplayabileceğiz. Sancı çekmekten
korkar ve değişimi erteleme yoluna gidersek sadece günü kurtaracak küçük adımlar
atarsak lider ülke olma vizyonumuz eksik kalacaktır. Özellikle Cumhuriyet
tarihinin en güçlü ve uzun ömürlü iktidarı zamanında Türkiyenin sistem
değişikliğinden dolayı çekeceği sancılara dayanma gücü daha fazla olacaktır.
Böylesine güçlü bir iktidar zamanında bile sistem değişikliği için adım atmaktan
çekinilirse sonraki yıllarda, 1990lı yıllardakine benzer koalisyon hükümetleri
ortaya çıkarsa çözüm bulmak imkansız olacaktır.
Yayıncı: Sedat Gök