Aktif Eğitim-Sen Amasya İl Temsilcisi Salih Süren, öğretmenlik mesleğinin son yıllarda hem maddi hem de manevi açıdan azımsanmayacak oranda itibar kaybına uğradığını söyledi.
Süren, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) hukuksuz ve mesleki esaslara aykırı uygulamalarının da bu erozyona zemin hazırladığını ve hatta artırdığını ifade etti.
Yavuz Selim Meydanı'nda sendika üyeleri ile bir araya gelerek basın açıklaması yapan Süren, "MEB hukuksuz bir şekilde öğretmenlere nöbet tutturmaktadır. Öğretmene tutturulan bu nöbet ne hukuk ilkelerine ne de öğretmenlik mesleğinin gereklerine uygun olmadığı gibi karşılığında da öğretmene bir ödeme yapılmamaktadır." dedi.
"ÖĞRETMENE NÖBET TUTTURMAK HUKUKSUZDUR"
Hukuk sisteminde öğretmenlerin nöbet görevlerini düzenleyen ortak yasal bir düzenleme olmadığını vurgulayan Süren, "Milli Eğitim Temel Kanunu'nun da "Öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir." hükmünü içermektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere öğretmenin asli görevi eğitim ve öğretimdir. Öğretmenin görevleri arasında sayılmayan nöbet kavramı, kanunun hiçbir yerinde de geçmemektedir. Yani öğretmene nöbet tutturmak hukuksuzdur. Okullarda ihtiyaç duyulduğunda konuyu temel bir hukuki çerçeveye oturtmak yerine yönetmelik gibi geçici ve yüzeysel düzenlemelere gidilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı nöbet hizmetleri özel talimatının ise hem yasallığı hem de uygulanabilirliği tartışmalıdır." diye konuştu.
"ÖĞRETMENLER FİZİKSEL VEYA SÖZLÜ SALDIRILARA HEDEF OLUYOR"
Nöbet tutmaya mecbur edilen öğretmen nöbeti süresince mesleğiyle değil güvenlik işlemleri ile uğraşmak zorunda kaldığını belirten Süren, "Öğretmenlerimiz yaşanan olaylar nedeniyle fiziksel veya sözlü saldırılara hedef olmaktadır. Uygulama bırakın güvenlik sağlamayı, öğretmenin kendi güvenliğini de tehlikeye atmaktadır. Devletin güvenlik görevini de öğretmenlere yıkarak, onların olası saldırılar karşısında hedef haline getirilmesi kabul edilemez.
Hukuki dayanaktan yoksun, mesleğe aykırı nöbet uygulaması, mevcut şekliyle öğretmene dayatılan bir angarya ve zorla fazladan çalıştırmadır. Diğer bütün mesleklerde, nöbet karşılığında ek ödeme yapılmaktadır. Ancak öğretmene fazladan iş yükü getiren bu külfet karşılığında hiçbir ek ücret ödenmemektedir." şeklinde konuştu.
"GÜVENLİĞİ OKUL POLİSİ VE ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİLERİ SAĞLAMALIDIR"
Öğretmenlere nöbet tutturulması ile ilgili anket yaptıklarını kaydeden Süren, "Aldığımız cevaplara göre nöbet hizmeti anaokulundan liseye kadar eğitimin her kademesini kapsayacak şekilde ortak yasal bir zemine dayandırılmalıdır. Öğretmenler güvenlik görevlisi gibi kullanılmamalı, nöbet görevi, mesleğin gerekleriyle sınırlı olmalıdır. En değerli varlıklarımızı emanet ettiğimiz okullarda güvenliği nöbetçi öğretmenler değil, okul polisi ve özel güvenlik görevlileri sağlamalıdır. Öğretmenlerin tutacağı nöbet mutlaka ücretlendirilmelidir. Bütün diğer meslek gruplarında tutulan nöbetler "fazla çalışma" sayılıp ücretlendirilirken, öğretmenlere nöbet hizmetleri için herhangi bir ek ücret ödemesinin yapılmaması Anayasa'nın 10. Maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine aykırıdır.
Aktif Eğitim-Sen olarak hukuki temelden yoksun, öğretmenlik mesleğinin esaslarına aykırı, keyfi uygulanan ve karşılıksız emek sömürüsü anlamına gelen nöbet uygulamasına karşı çıkıyoruz. Bu uygulamayı bütün okullarımızda protesto ediyor, hükümeti ve MEB'i biran evvel bu konuda hukuki, hakkaniyetli, öğretmene yakışır bir düzenleme yapmaya çağırıyoruz." ifadelerini kullandı. CİHAN