Marmara Denizinde Arsenik tehlikesi

Marmara Denizinde Arsenik tehlikesi -NKÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Dökmeci: -Deniz canlıları üzerinde yaptığımız araştırmada arsenik oranları yüksek çıktı (Fotoğraflı - Görüntülü)


TEKİRDAĞ (A.A) - Ergin Akgün - Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Sağlık Yüksekokulu Öğretim Üyesi Toksikolog Yrd. Doç. Dr. Ayşe Handan Dökmeci, Marmarada deniz canlılarında yaptıkları araştırmalarda, Arsenik oranlarının normal değerlerinden yüksek çıktığını belirtti.
     Dökmeci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Tekirdağ kıyı sularından toplanan karideslerin ağır metal seviyelerinin belirlenmesi ve insan sağlığına olan toksik etkileri konulu NKÜ Bilimsel Araştırma Projesinde İstanbul Üniversitesi (İÜ) öğretim üyeleri ile birlikte bir yıldır deniz canlıları üzerinde araştırmalarda bulunduklarını bildirdi.
     Araştırmalarında, su ortamında bulunan kimyasalların izlenmesi için ortamda yaşayan midye, istiridye, ıstakoz yada karides gibi deniz ürünlerinin kullanıldığını anlatan Dökmeci, bu canlıların bünyelerinde depoladıkları ağır metaller, hormonlar, petrol türevleri gibi kirleticileri insana kadar ulaştırarak çeşitli hastalıklara neden olduklarını vurguladı.
     Dökmeci, deniz canlıları üzerinde yaptıkları araştırmalarda, arsenik oranlarının yüksek çıktığını belirterek, şunları kaydetti:
     Midye ve karideslerin yenilebilir etinde kurşun, krom, nikel gibi değerleri bir yıl boyunca mevsimsel olarak izledik. Ülkemizde karides ve midyede arsenik için kabul edilebilir değer kilogramda 1 miligram iken alınan karides örneklerinde kilogramda 2,3, midyede ise 2,79 miligram değerini gördük. Bu değerler uzun dönemde insan sağlığını tehdit edebilecek düzeyde. İnsan bünyesine su, gıda ya da hava yolu ile alındığında birikerek kanser ve nörolojik bozukluklar gibi birçok hastalığa neden oluyorlar. Arsenik uzun dönemde deri, böbrek, akciğer ve mesane kanserine, kurşun ise nörolojik bozukluklara neden olabiliyor.
    
     -Kıyı Kirliliği Araştırma Merkezi kurulmalı
    
     Büyük ve önemli stratejik değeri olan su kaynaklarının, kıyıların ve bunların ekosistemlerinin giderek kullanılamaz hale geldiğini ifade eden Dökmeci, iklim değişikliklerinin kötü gidişatı daha da hızlandıracağını ifade etti.
     Özellikle Marmara denizi çevresinde yaşanan kirliliğin kontrol edilmesi için daha fazla çalışılması gerektiğine değinen Dökmeci, Tekirdağ kıyısında kimyasalların denize etkilerini kontrol altına almak için, Kıyı Kirliliği Araştırma Merkezi kurulması gerektiğini söyledi.
     Dökmeci, Tekirdağ nüfusunun hızla artması nedeniyle evsel, endüstriyel ve tarımsal kirleticilerin büyük oranda çevre sorunu yarattığını belirterek, bu nedenle, Tekirdağ kıyısında özellikle canlı bünyesinde birikime uğrayan ve halk sağlığı açısından risk oluşturabilecek ağır metaller gibi birçok kimyasalın kontrolü için her türlü çalışmanın desteklenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
    
     Yayıncı: Murat Paksoy
<< Önceki Haber Marmara Denizinde Arsenik tehlikesi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER