MALATYA (A.A) - Tuba Karahan - Lavabolara dökülen atık yağların,
çevre kirliliğinin yanı sıra arıtma tesislerindeki ayrıştırma işlemlerinde enerji
sarfiyatının artmasına neden olduğu bildirildi.
İnönü Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Merkezi (İBTAM) Müdür Yardımcısı
Yrd. Doç. Dr. Nurhayat Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, atık yağların
çevreye ciddi zararlar verdiğini belirtti.
Atık yağların, arıtma tesislerinde ayrıştırılması sırasında hatırı sayılır
bir zaman kaybının yaşandığını dile getiren Özdemir, kum ve yağ tutucu
işlemlerine tabi tutulduğunu, bunun da enerji sarfiyatını artırdığını söyledi.
Kentlerde atık su arıtma tesislerinin bulunmasını büyük bir şans olarak
nitelendiren Özdemir, bunların bulunmadığı şehirlerde atık suların barajlara,
doğal kaynak sularına karışabildiğini ifade etti.
Suyun yüzeyinde kalan atık yağların, oksijenin suyla kaplı alandaki
bitkilere, canlılara gitmesini engellediğini aktaran Özdemir, çevre kirliliğinin
yanı sıra hayvanlara ve doğaya zarar verdiğini vurguladı.
Bir litre atık yağın bir milyon ton suyu kirlettiğini kaydeden Özdemir, bu
yağların arıtılmasının da zor olduğunu söyledi.
Nurhayat Özdemir, bu konuda hem belediyelere hem de vatandaşlara önemli
görevler düştüğünü, işletmelerin ön arıtma tesislerinin olması gerektiğini
bildirdi.
-Atık yağlar lavabolara dökülmemeli-
Vatandaşların da atık yağlar konusunda sorumlulukları bulunduğunun altını
çizen Özdemir, evlerde bir kez daha kullanılamayacak duruma gelen yanmış yağların
lavabolara dökülmemesi gerektiğini vurguladı.
Yağların soğuduktan sonra bir poşetle çöpe atılmasının çevreyi korumak adına
önemli olduğuna işaret eden Özdemir, Lavabolara dökülen yağların hem
temizlenmesi zor hem de bunlar çevreye, bitki örtüsüne, canlılara zarar veriyor.
Arıtma tesislerinde yağ ve kum tutucular onu tutsa bile burada da birtakım
işlemler yapılıyor. Özellikle hanımlardan ricamız, atık yağlarını, kızartma
yağlarını gerekirse çöpe atsınlar ama lavaboya dökmesinler diye konuştu.
Özdemir, insanların lavaboya dökülen atık yağların nasıl temizlendiğini
görmelerinin önemli olduğunu, bilinçlendirme anlamında buralara ziyaretler
gerçekleştirilebileceğini dile getirdi.
-Suyu boşa harcamayın-
Suların boşa akıtılmaması gerektiğini vurgulayan Özdemir, vatandaşların
bazen bir bardak soğuk su içebilmek için muslukları dakikalarca açık
bıraktıklarını dile getirerek, Bu sular arıtma tesislerine geliyor. Tesislerde
debi artıyor ve tertemiz sular bir sürü işleme tabi tutuluyor dedi.
Yrd. Doç. Dr. Özdemir, bir kentte suyun bol olmasının vatandaşları keyfi
harcamaya yönlendirmemesi gerektiğine işaret ederek, Gelecekte su petrolden
daha değerli bir hale gelecek. Çevreyi böyle kirletmeye devam edersek, belki
gelecekte içecek bir bardak temiz su bulamayacağız. Çünkü çevreyi kirlettikçe yer
altındaki kaynak suları da kirleniyor diye konuştu.
Yayıncı: Cemal Coşkun