BURSA (A.A) - Halil İbrahim Başer - Kurban Bayramında artan et
tüketimiyle birlikte bazı sorunlar ortaya çıktığı, söz konusu sorunlarla
karşılaşmamak için kurban etinin hafif veya orta sıcaklıkta pişirilmesi, mangalda
yapılması durumunda ise kor haline gelmiş ateşten 15 santimetre uzakta tutulması
gerektiği bildirildi.
Uludağ Üniversitesi (UÜ) Veteriner Fakültesi Besin Hijyeni ve Teknolojisi
Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Tayar, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
bayramda et tüketiminin arttığını ve bundan dolayı etin pişirilmesine her
zamankinden daha fazla dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Etler için en az besin kaybını sağlayan pişirme yönteminin fırında sulu
pişirme olduğunu dile getiren Tayar, Hangi pişirme yöntemi olursa olsun, etleri
hızlı değil, hafif veya orta sıcaklıkta uzunca süre pişirin. Çünkü hızlı
pişirilen ette protein ve B vitamin kaybı oluşuyor. Eti eğer mangalda
pişirecekseniz, ateşin kor haline gelmiş olmasına çok dikkat edin. Kömürün
yanmasıyla açığa çıkan kanserojen maddelerin ete yapışmasına engel olmak için
etleri ateşten 15 santim uzaklıkta tutarak pişirin. Ayrıca ateşe yakın pişirilen
etlerin yağlarının yanması ile de kanserojen maddeler oluşuyor. Etleri ateşten
uzak pişirerek bu riski de engellemiş olursunuz diye konuştu.
Prof. Dr. Tayar, eti fazla tüketmenin yağ alımını çok fazla arttırabildiğini
belirterek, şöyle devam etti:
Etli yemeklere ekstra yağ katmayın. 100 gram yağlı dana etinde yaklaşık 3
tatlı kaşığı kadar yağ bulunuyor. Bu nedenle sebzeli kebap ve güveçte yapılan
etli yemekler gibi bol etli hazırladığınız yemeklere ayrıca yağ eklemenize gerek
yok. Az etli hazırladığınız yemeklere 2 yemek kaşığı kadar yağ ekleyebilirsiniz.
Et tüketim miktarını yaş, kilo, cinsiyet ve kalp damar hastalıkları gibi bazı
hastalıklar belirliyor. Etlerin içerdikleri en yoğun besin öğesi olan protein,
beslenmenizde ihtiyacınıza göre yer almalı. Genel olarak yetişkin, sağlıklı ve
yaklaşık 70 kilo ağırlığında olan bir kişi için günlük tüketilebilecek et
miktarının 50-100 gram arasında tutulması, genel sağlığın sağlanması için yeterli
oluyor. Daha fazla alınan protein ise enerjiye çevrilirken açığa çıkan üre
böbreklerin yükünü arttırıyor. Bu da yeteri kadar sıvı alınmazsa vücudun susuz
kalmasına neden oluyor.
-Salatanızın bol yeşilliklerden oluşmasına özen gösterin-
Hazımsızlığı arttıran en önemli beslenme hatasının yağ oranı yüksek olan
besini fazla miktarda tüketmek olduğunu anlatan Prof. Dr. Tayar, şunları aktardı:
Zaten sindirimi yavaş olan yağlar bir de alınması gereken miktarlarının
çok üzerinde tüketilince sindirim rahatsızlıklarına neden oluyor. Bu
rahatsızlıklara engel olacak en önemli destek ise yine sebzeler. Çiğ sebzelerle
beraber tüketilen etlerin sindirimi hem sebzenin yapısında bulunan posa, hem de C
vitamini sayesinde daha kolay oluyor. Kırmızı et demirden çok zengin bir besin.
Et ile beraber C vitamininden zengin olan salata tüketmeniz etteki demirin vücut
tarafından daha fazlasının kullanılmasını sağlıyor. Bu nedenle salatanızın bol
sebze ve yeşilliklerden oluşmasına özen gösterin.
Etin sindirimi ile açığa çıkan artık maddelerin vücuttan uzaklaştırılması
için bolca su içmeye dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Tayar,
Sindirimi kolaylaştıracak en güzel içecekler su, soda, bitki çayları gibi
sindirimi yavaşlatmayan içeceklerdir. Günde 2,5 litre civarında sıvı tüketmeye
özen gösterin. Eğer et tüketiminiz fazla ise bunu 0,5 litre artırın ifadelerini
kullandı.
Yayıncı: Doğan Sarıtaş