AYDIN (A.A) - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Son 10
yıl içerisinde 4 binden fazla eserimizi ülkemize getirdik, bunun 3 binden fazlası
son 5 yıla, görev yaptığımız döneme nasip oldu dedi.
Bakan Günay, Aydın Arkeoloji Müzesinin açılış töreninde yaptığı konuşmada,
Türkiyede bir yandan tarihi eserlerin gün yüzüne çıkarıldığını, diğer yandan da
bir şekilde ülke dışına çıkarılan eserleri getirmek için yoğun gayret sarf
ettiklerini belirterek, son 5 yıl içerisinde ülke dışına çıkarılan eserlerin
Türkiyeye getirilmesi için önemli adımlar atıldığını söyledi.
Yurt dışından getirilen eserlerle övündüklerini vurgulayan Bakan Günay,
şunları kaydetti:
Devletimiz hem yer altındaki eserlerin eskisine göre daha büyük bir hızla
gün yüzüne çıkması için büyük gayret veriyor, hem de geçmiş yıllarda haksız
biçimde ülkemizden dışarıya çıkmış olan eserleri hızla geri getirmeye çalışıyor.
Son 10 yıl içerisinde 4 binden fazla eserimizi ülkemize getirdik, bunun 3
binden fazlası son 5 yıla, görev yaptığımız döneme nasip oldu. Bununla
övünüyoruz, gerçekten övünüyoruz. Bunu bir bakan yapmıyor, bir vali, bir genel
müdür yapmıyor, hep beraber yapıyoruz.
Günay, millet olarak tarihi eserlerin değerini bildiklerini Hakkariden
Edirneye, Sinoptan Anamura kadar hepsine sahip çıktıklarını dile getirdi.
Toprağın altında ve üstündeki eserlere sahip çıkarken, millete, vatandaşa da
sahip çıktıklarını anlatan Günay, İnsanlarımızı inançlarına, etnik kökenlerine
göre ayırmıyoruz. İnsanlarımızı bir ve eşit tutmaya, Türk insanını, bütün
Türkiyenin her yerindeki insanımızı dünyanın önünde başı dik, en gelişmiş bir
ülkenin insanı yapmaya çalışıyoruz. Hayalimiz bu, duamız bu, gayretimiz bu diye
konuştu.
Günay, Bursanın Yenişehir ilçesindeki Sinanpaşa Camisinden 2002 yılındaki
soygunda çalınan ve İngiltereye götürülen 34 parça çininin Türkiyeye
getirilmesi ile ilgili bir soruya, Büyük bir gayretle yurt dışından getirdik.
10 küsur yıldan bu yana kayıptı. Son derece değerli, son derece önemli. Şu anda
Ankara Etnografya Müzesinde sergileniyor. O cami, değerli bir cami olmakla
birlikte ne yazık ki 3 kez soyguna muhatap olmuş, depremden sonra değil,
depremden önce de soyulmuş yanıtını verdi.
-Müşfik Kenterin vefatı -
Günay, önceki gün tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitiren tiyatro
sanatçısı Müşfik Kenterin cenaze törenine, bir ay öncesinden Aydında planlanan
program nedeniyle katılamadığını dile getirdi.
Müşfik Kenterin 80 yıllık ömrünün 60 yılını tiyatroya verdiğini anlatan
Günay, şöyle konuştu:
Devlet tiyatrolarının ve bütün Türkiye tiyatro sahnelerinin çok yakından
tanıdığı, bildiği, sevdiği bir ismi de buradan rahmetle anmak istiyorum. Aslında
benim bu saatlerde İstanbulda olmam gerekiyordu. Bugün sevgili Müşfik Kenteri
uğurluyoruz. 80 yıllık ömrünün 60 yılını tiyatroya vermiş bir büyük üstat, bir
büyük hoca ve tiyatroya kaliteyi getirmiş bir isim.
Müşfik Kenter, hiçbir zaman belden aşağı espriye tenezzül etmemiş, küfrü
sahnede bir gülümseme vesilesi yapmaya kalkmamış, hem dünya klasiklerini hem de
bizim sesimizi, nefesimizi, dünyaya çıkarmaya çalışmış gerçek bir hocaydı ve
bugün İstanbulda uğurlanıyor. Ben bakanlığımızın temsil edilmesi için aileden
izin aldım. Bu açılışı 1 ay önce ilan etmiştik. Bundan sonra Sökede bir
açılışımız var. Bir etnografya müzesi açacağız. Öğleden sonra İzmirde büyük bir
bayramlaşma töreni var. Mazeretimi söyledim ama buradan bir kez daha Müşfik
Kenter hocamızı rahmetle ve minnetle anıyorum. Çünkü bize çok güzel şeyler
öğrettiler. Ben öğrencilik yıllarımdan, üniversite yıllarımdan itibaren
kendilerini izleyegelmiş bir arkadaşınızım. O güzel şeyler için çok teşekkür
ediyorum.
Günay, açılış kurdelesini kestikten sonra Arkeoloji Müzesini gezerek,
yetkililerden bilgi aldı. Cep telefonuyla bazı tarihi eserlerin fotoğrafını çeken
Günay, müzenin Aydına hayırlı olmasını diledi.
Muhabir: Gökmen Şireci / Medat Şenay / Bahri Okumuş
Yayıncı: Levent Harman