ESKİŞEHİR (A.A) - Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay,
Türkiye hem turizm alanında hem kültür alanında dünyada şu anda önde gelen
ülkelerden birisi haline geldi. Bunun bilimin desteğiyle daha da güçlü hale
gelmesi gerekiyor dedi.
Günay, Cumhuriyet Tarihi Müzesinde Anadolu Üniversitesi (AÜ) ile Kültür ve
Turizm Bakanlığı arasında kültürel ve tarihsel mirasın korunması ve Türkiyenin
tanıtılması konusundaki protokolün imza töreninde yaptığı konuşmada, yapılan
anlaşmanın gerçekten özel bir anlam taşıdığını söyledi.
Türkiyenin turizm alanında dünyada önde gelen ülkelerden birisi haline
geldiğini belirten Günay, şöyle konuştu:
Cumhuriyetin 100. yılına birçok alanda dünyanın önemli 10 ülkesi arasına
girme hedefimiz var. Turizm alanında bunu şu anda başarmış durumdayız. Şu anda
hem gelen sayısı itibariyle hem de gelir elde etme itibariyle dünyanın ilk 10
ülkesi içindeyiz. Bundan sonra kültürde de önemli hedeflerimiz, açılımlarımız
var. Türkiyeyi özellikle arkeoloji alanında dünyanın en sayılı, saygıdeğer
ülkelerinden birisi haline getiriyoruz. Bu yıl Türkiyede bir Çin yılı
çalışması var. Önümüzdeki yıl da Çinde Türkiyeyi tanıtmaya çalışacağız. Bu yıl
Hollanda ile Türkiyenin diplomatik ilişkilerinin 400üncü yıl dönümü... 2014
yılı Polonya ile Türkiyenin diplomatik ilişkilerinin 600üncü yıl dönümü...
Bütün bunlar, ülkelerin birbirini tanıması, kültürel etkinlikleriyle icra
ediliyor.
-Üniversitelerin katkısına ve ilgisine ihtiyacımız var-
Günay, Eskişehirin 2013 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti unvanını
taşıyacağını anlatarak, Bu konuda Bakanlık ve Meclis olarak bir yasa çıkardık.
Eskişehir, UNESCO tarafından somut olmayan kültürel mirasın da başkenti sıfatını
kazanmış vaziyette. Türkiye hem turizm alanında hem kültür alanında dünyada şu
anda önde gelen ülkelerden birisi haline geldi. Bunun bilimin desteğiyle daha da
güçlü hale gelmesi gerekiyor dedi.
Çok önemli, geniş ve yaygın bir alanda çok küçük bir bütçeyle çalıştıklarını
ifade eden Günay, şöyle devam etti:
Ücretlerimiz de yüksek değil, ödeneklerimiz de yüksek değil ama çok geniş
bir alanda çalışıyoruz. O yüzden bize üniversitelerin, bazı büyük kurumların,
bazı hamiyetli vatansever vatandaşlarımızın yaptığı katkılar çok büyük önem
taşıyor. Şimdi üniversiteyle koruma hukuku konusunda ve iletişim alanında bir
çalışma yapacağız. Ben göreve başladığımda UNESCOnun kültürel dünya mirası
listesinde 9 alanımız vardı. Yoğun bir çalışmayla 2011 yılında Selimiyenin de bu
listeye dahil olmasıyla 10 olduk. Bu yıl inşallah Çatalhöyükü bekliyoruz. Ondan
sonraki yıl Alanya, Efes, Bergama gibi sırada çok sayıda Türkiyenin
zenginlikleri var. Ayrıca dünya mirası aday listesi var. 2008den itibaren
çalışmalarımızla 18 olan kültürel miras listemiz bu tarih itibariyle 38 oldu.
İnanılmaz Selçuklu yapıları Roma yapıları, doğal ya da tarihsel alanlar listeye
dahil oldu. Frig Vadisini dünya mirası kalıcı listesine sokabiliriz umudunu
taşıyoruz. Bütün bunları yapmamız için üniversitelerin bize verdiği katkıya,
ilgiye çok ihtiyacımız var.
-Doğrudan doğruya sinema kanunu yapmaya çalışıyoruz-
Günayın konuşmasının ardından TRT Okul Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Ufuk
Küçükcan, Eskişehirde kurulacak film platolarıyla ilgili bir sunum yaptı.
Sunumdan sonra tekrar konuşan Günay, 1990 yılından 2005e kadar devletin
sinemaya 10 milyon lira katkı yaptığını söyledi.
Günay, 2005 yılında çıkan destekleme yasasının verdiği imkanlarla 2006
yılından bu yana sinemaya 100 milyon liradan fazla destek verdiklerini dile
getirerek, şunları kaydetti:
Bu, sinemada ciddi bir sıçrama yarattı. 2005lere kadar Türkiye sineması
yılda 10 filmin altına düşmüştü. Türk film seyircisi 2002, 2003 ve 2004te 5
milyonun altına düşmüştü. Ama 2010-2011 sonuçlarını söylüyorum. Film yapımımız
70lere çıktı. Yani 7den 70lere çıktı. Bizim Türk filmimiz arttığı gibi film
seyircimiz de 2 milyondan yılda 22 milyona çıktı. Fransız sinemasının
sağlayamadığı bir başarıyı elde ettik. Türk filmi izleyicisi Hollywood film
izleyicisini geçti. Tabi bu arada parantez içinde bazı fazla popüler filmlerin de
bu sürece katkısı oldu ama iyi filmlerde çıkmaya başladı çünkü Altın Palmiye...
Altın Ayı... Canneste, Berlinde büyük ödüller almaya başladık. Şimdi bir sinema
kanunu... Destekleme kanunu değil,. doğrudan doğruya bir sinema kanunu yapmaya
çalışıyoruz. Sinemayı artık bir kurumsal yapıya kavuşturma, Türkiyenin tanıtımı
açısında da, tarihin öğrenilmesi ve yeniden üretilmesi açısından da sinema çok
önemli ve çok kitlesel ve çok kalıcı bir sanat dalı. Bunun için yeni bir çalışma
peşindeyiz.
Yabancı yatırımlara destek verme konusunda mevcut yasayı zorladıklarını ve
bu konuda sıkıntı olduğunu dile getiren Günay, şöyle konuştu:
Bunu da kapsama almaya çalışıyoruz. Elimizde örneğin, Japonya ile ilgili
bir proje var. Azerbaycan ile ilgili proje var. Başka beklentiler var. Geçen yıl
Türkiyeye Nicolas Cage geldi... Bunlar hep Türkiyede film yapma konusunda yeni
alanlara, hikayelere, yeni topraklara ulaşmak istiyorlar. Bu ihtiyaca dönük bir
çalışma bizim elimizde. Sanıyorum ki, Meclis kapanmadan Meclise getireceğiz ya
da Bakanlar Kuruluna gelecek. Dönemin başında bu yasayı çıkaracağız. Bu
çerçevede ilk defa ben bu kadar profesyonel bir sunum gördüm. Çok teşekkür
ederim. Ciddi bir hazırlık yapmışsınız o zaman bizim bu hazırlığın karşılığını
verme konusunda bir adım atmamız gerekiyor.
-Çok tarihi bir anlaşmaya imza attık-
AÜ Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın da çok önemli bir anlaşmaya imza
atacaklarını ifade ederek, stratejik bir işbirliği yapıldığını kaydetti.
Rektör Aydın, şunları bildirdi:
Anadolu Üniversitesi olarak eğitim alanında, kültürel ve tarihsel mirasın
korunması, geliştirilmesi envanteri değerlendirilmesi alanında ve ayrıca medya
alanında kültürel mirasın ve Türkiyenin tanıtılmasında TRT Okul işbirliği
kapsamı içinde çok tarihi bir anlaşmaya imza attık. Bizim açıköğretim
kitaplarıyla ilgili bir bandrol sorunumuz vardı. Sayın bakanımızdan randevu talep
etmiştik. Bir saat içinde özel kalemden randevu geldi, şaşırdık... Gerçekten
kendilerine teşekkür ediyorum. Yönetmelik değişikliğiyle bandrol sorunu çözüldü.
Artık açıköğretim kitaplarının arkasında satılmaz diye notlarımızı düşmeye
başladık. Çünkü benimle ilgili olarak korsan yayın yapıyor diye bir dava
açılmıştı. Böylelikle o dava da ortadan kalkmış oldu. Çünkü biz bildiğiniz gibi
açıköğretim kitaplarını hiçbir şekilde satmıyoruz. Öğrencimize veriyoruz. Bu
projeyle Türkiyede ilk defa Kültür ve Turizm Bakanlığı ile çok kapsamlı bir
işbirliği başlamış oldu. Üniversitelerin görevi topluma hizmettir.
Konuşmaların ardından, Bakan Günay ve Rektör Aydın protokolü imzaladı. Daha
sonra Rektör Aydın, üzerinde seramik Osmanlı tuğraları bulunan bir tabloyu Bakan
Günaya hediye etti.
Etkinliğe, Eskişehir Valisi Kadir Koçdemir, TBMM Milli Eğitim, Kültür,
Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı,
AK Parti Eskişehir Milletvekili Ülker Can, merkez Odunpazarı ilçe Belediye
Başkanı Burhan Sakallı, Emniyet Müdürü Naci Kuru ve AK Parti İl Başkanı Süleyman
Reyhan ile davetliler katıldı.
Bakan Günay ve beraberindekiler daha sonra müzedeki eserleri inceledi.
Muhabir: Deniz Açık - Fatih Doğan - Sinan Balcıkoca
Yayıncı: Mürsel Çetin