ANTALYA (A.A) - Türk-İş Genel Sekreteri ve Türk Metal Sendikası
Genel Başkanı Pevrul Kavlak, 1980li yıllarda 2,5 milyon olan sendikalı sayısının
bugün 600-700 bin arasında sıkışıp kaldığını söyledi.
Kavlak, Antalyanın Kemer ilçesindeki bir otelde Koop-İş Sendikasınca
düzenlenen eğitim seminerinin açılışında yaptığı konuşmada, çocukluklarından bu
yana kendilerine hep barışın öğretildiğini belirterek, bugün dünyada ne yazık ki
bu değerlerin bir hükmü olmadığını, artık bağımsızlık değil, bağımlılık olduğunu
barış olmadığını savundu.
Küreselleşme adını verdikleri dünyayı paylaşım yarışında acımasızca savaş
olduğunu ileri süren Kavlak, 21. yüzyılda yeni dünya düzeni diye bize
dayatılan, küreselleşme adı altında bize yutturulmak istenen, dünyayı bir satranç
tahtasına çevirenlerin, yoksul ülkeleri mazlum milletleri bu satrançta piyon
edenlerin düzeni budur dedi.
Soğuk savaş döneminde Ortadoğu halklarının başına bela edilen diktatörlerin
kanlı darbelerle bir bir yıkıldıklarını ifade eden Kavlak, şöyle konuştu:
Demokrasi getireceğiz diye, sömürgeci rejimler kuruluyor. Ama biz
biliyoruz ki demokrasi onların umurunda bile değil. Halkları birbirlerine düşman
ediyor. Bu düşmanlık yerine göre değişiyor. Bir yerde İslamcı-laik, başka yerde
Şii-Sünni, başkasında siyah-beyaz... Biz de ise daha beteri Türk-Kürt...
Ülkemizde binlerce yıldır kardeşçe yaşamış, aynı kaderi paylaşmış, ancak farklı
etnik kökenlerden gelen kardeşlerimiz birbirine düşürülüyor. Bizi bölmek,
parçalamak, yutmak istiyorlar. Bu ülkede akan kardeş kanı artık durmalıdır.
Türkiye bu terör belasından kurtulmalı, ülkemiz huzura, güvene kavuşmalıdır.
Üniter yapımızın ve Misak-ı Milli sınırlarının korunması, Türk bayrağının
sınırlarımız içinde özgürce dalgalanmaya devam etmesi koşuluyla her türlü çözümü
destekliyoruz. Yeter ki bu insanlık dramı sona ersin.
Pevrul Kavlak, çalışma hayatında büyük sorunlar yaşandığını, çok önemli
sıkıntılar içinde olduklarını anlatarak, Türkiyede de sendikalı işçi sayısının
giderek azalıyor. 1980li yıllarda 2,5 milyon olan sendikalı sayısı, bugün
600-700 bin arasında sıkışıp kalmıştır. Nüfusumuz ikiye katlanmış, sendikalı işçi
sayısı dibe vurmuştur. Yaşadığımız süreç, sendikalar için ya hep ya hiç
zamanıdır diye konuştu.
İşçilerinin başına çorap ördürtmeyeceklerini, kıdem tazminatı haklarını
almak için sonuna kadar mücadele edeceklerini belirten Kavlak, şöyle devam etti:
Bütün bu yapılanlara rağmen herkesin kabul ettiği bir gerçek var. Bu
gerçek Türk-İş gerçeğidir. Bugün tüm kesimler Türk-İşi eleştiriyor. Bu
eleştirilerin haklı olduğu yönler olabilir. Türk-İş zaman zaman tarihine,
misyonuna, amaçlarına uygun bir refleks gösteremiyor olabilir. Türk-İşin
bütünlüğü içinden farklı sesler çıkabilir. Bunu aynı zamanda bir öz eleştiri
olarak kabul edebilirsiniz. Ancak unutmamanız gereken bir şey var. Bir yerden
beklenti yoksa, kimse orayı umursamaz. Bugün Türk-İş eleştiriliyorsa halkımızın
gözü oradadır da ondan. Siyasi partilerin gözü, kulağı oradadır. Sorunların
çözümü için adres olarak bizi gördüğündendir. Yeniden umut olmak, teşkilatımızda
enerji yaratmak için güven yaratmalıyız, teşkilatımıza moral vermeliyiz.
-Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Alemdar-
Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alemdar da son dönemde dünyada ciddi
bir ekonomik kriz yaşandığını, Avrupada dev ekonomilerin birbiri ardına krize
girdiklerini, hatta bazı ülkelerin iflas ettiğini ifade etti.
Bu krizin Türkiyeye de sıçrama riskinin her zaman söz konusu olduğunu dile
getiren Alemdar, Çünkü ülkemizde cari açık sorunu devam etmekte, bütçemiz açık
vermektedir. Ekonomik kriz riskinin faturası halkımıza ödetilmektedir. Devletin
resmi rakamlarına göre son 6 ayda ana tüketim mallarına yüzde 6 ile yüzde 20
oranında zam gelmiştir dedi.
Üyelerinin kazanılmış haklarının ellerinden alındığını ileri süren Alemdar,
Geçtiğimiz aylarda Torba Yasa ile Emniyet Genel Müdürlüğüne devredilen bin 500
işçiyi sendikamızda örgütledik. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığından toplu iş
sözleşmesi yapma yetkisini aldık ve üyelerimizi memnun eden bir toplu iş
sözleşmesi imzaladık. Türkiyede ilk defa 396 farklı toplu iş sözleşmesini tek
bir toplu sözleşmeye dönüştürmeyi tüm zorluklara rağmen başardık. Sıra Milli
Eğitim Bakanlığına devredilen işçilerimiz için aynı süreci yaşamaya geldi diye
konuştu.
Alemdar, bazı iş yerlerinde yaptıkları grevin sürdüğünü, çalışanları
sendikal güvenceye alana kadar diğer şehirlerdeki mağazalar önünde protesto
gösterilerini sürdüreceklerini dile getirerek, aynı iş kolundaki diğer firmalara
yönelik örgütlenme çalışmalarını da sürdürdüklerini kaydetti.
Eğitim semineri, çeşitli konularda yapılacak sunumlarla 16 Ekime kadar
sürecek.
Muhabir: Sefa Karacan
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu