BİNGÖL (A.A) - Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiyenin
beşeri gelişme endeksindeki durumuna baktığımızda gelir ve sağlığın, eğitimin
önünde olduğunu görüyoruz dedi.
Yılmaz, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla İl Milli Eğitim Müdürlüğünce
Kültür Merkezinde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, kalkınma denilen
hadisenin insan odaklı bir hadise olduğunu belirterek, insanların durumunu bugün
olduğundan daha iyi bir noktaya taşıma çabasında olduklarını söyledi.
Birleşmiş Milletlerin beşeri gelişmişlik endeksinin 3 boyutu olduğunu,
bunlardan birincinin insanların gelir düzeyi, ikincisinin sağlık durumu,
üçüncüsünün ise eğitim durumu olduğunu kaydeden Yılmaz şöyle dedi:
Birincisi gelir düzeyini ifade eder. İnsanların ne kadar gelire, kişi başı
ne kadar gelire sahip olduğudur. İkincisi sağlık alanıdır ki burada daha çok
ortalama yaşam ömrüne bakılıyor. Bir ülke de insanlar ortalama ne kadar
yaşıyorlar- Uzun süre sağlıklı bir yaşam sürebiliyorlar mı- Üçüncü boyutu ise
eğitim. Orada da genel nüfusa göre ortalama olarak örgün eğitimde ne kadar süre
kaldıklarına bakıyorlar. Türkiyenin bu beşeri gelişe endeksindeki durumuna
baktığımızda gelir ve sağlığın eğitimin önünde olduğunu görüyoruz. Maalesef bizim
vatandaşımızın örgün eğitimde kalma süreleri ortalama 6,5 yıl. Bu tabi bugünün
meselesi değil. Bugün çok şükür zorunlu eğitim 12 yıla çıktı. Üniversiteler
yaygınlaşıyor. Yeni gelen nesil en az 13-14 yıl örgün eğitimde vakit geçirmiş
olacak. Toplam nüfusa bakıldığı için 40-50 yıl önceki eğitimin sonuçlarını
maalesef biz bugün bu endekslerde görüyoruz.
Bakan Yılmaz, eğitim endeksinin hızlı bir şekilde ileriye taşınması için
hükümetin eğitime büyük önem verdiğine dikkati çekerek, bu nedenle de bütçeden en
büyük payı Milli Eğitim Bakanlığına ayırdıklarını ve eğitimde büyük reformlar
yaptıklarını belirtti.
Bugün görev yapan öğretmenlerin yarısının kendi iktidarları döneminde
atandığını ifade eden Yılmaz, Yani 700 binin üzerinde öğretmenizin yarısı bu
dönemde göreve başladı. Son 4+4+4 ile 12 yıl zorunlu eğitim getirdik. Bir
taraftan öğrencilerin seçmeli ders almalarına imkan tanırken, hem teknik
alanlarda hem anadil, hem de Kuran-ı Kerim ve Peygamber efendimizin hayatı gibi
çeşitli konularda seçmeli ders imkanı getirdik. Eğitim sistemimiz daha
demokratik, daha esnek, daha çok ihtiyaca duyarlı hale geldi. Eğitim görme
süresini de arttırdık. Çünkü dünya ile mukayese ettiğimizde bizim yıl içinde ders
görülen toplam saatimiz de maalesef ortalamanın altındaydı. Onu da şimdi
arttırmaya gayret ediyoruz diye konuştu.
-Pısırık çocuklar yetiştirmeyelim-
Bugün dünyada ülkeler arasındaki temel rekabet faktörü bilgi ve insan
diyen Yılmaz, eskiden ülkelerin rekabet faktörünün doğal kaynaklar ve topraklar
olduğunu söyledi.
Yılmaz, artık dünyada kim daha çok teknoloji, katma değer üretir, kim daha
fazla yenilik yapar, daha çok fikir geliştirirse onun öne geçtiğini vurgulayarak
şöyle dedi:
Öğretmenleri toplumun son derece saygın bir kesimi olarak görüyoruz.
Öğretmenlerden görevlerini yaparken, bir profesyonel gibi değil, amatör ruhla
davranmalarını isteyerek, öğretmenlik mesleğinin profesyonel olarak yapılabilecek
bir iş olmadığını, yürekle, misyonla ve dava şuuruyla yapılması gereken bir
meslek olduğunu belirtiyoruz. Gerek temel eğitim sürecinde, gerekse okul
öncesinde çocuklara özgüven kazandıracak eğitimin verilmesini istiyoruz. Pısırık
çocuklar yetiştirmeyelim. Kendilerini iyi ifade edebilen, iyi iletişim kurabilen,
paylaşabilen öğrenciler yetiştirelim. Ezberci bir nesil, sadece bilgi yüklenen
bir nesil yetiştirmememiz lazım. Çocuklarımızı olabildiğince hayata hazırlamamız
lazım.
Konuşmanın ardından 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla düzenlenen resim,
şiir ve kompozisyon dallarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Dereceye giren öğrencilerden 8inin kız olması üzerine Bakan Yılmaz,
dereceye giren tek erkek öğrenciye Demek ki kız çocukları okumak ve başarılı
olmak için daha fazla motive olmuş. Erkeklik onuru kurtardın diyerek, ödülünü
verdi.
Bakan Yılmaz, tüm çocukları başarılarından dolayı kutladı.
Mesleğe yeni başlayan öğretmenlerin ant içmesiyle devam eden tören, müzik
şöleni ve sinevizyon gösterisi ile sona erdi.
Törene Vali Mustafa Hakan Güvençer, AK Parti Bingöl Milletvekili Eşref Taş,
Belediye Başkanı Serdar Atalay ve İl Milli Eğitim Müdürü Yakup Sarı ile
öğretmenler ve vatandaşlar katıldı.
Muhabir: Abdullah Çelik- Naim Boşkut / Sema Kaplan
Yayıncı: Behçet Güngör