GAZİANTEP (A.A) - Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Ruh Sağlığı Ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Savaş, psikiyatrik hastalıkların hemen her tür şiddetin oluşum sürecinde önemli yer tuttuğunu belirtti.
     Prof. Dr. Savaş, yaptığı yazılı açıklamada, kadına yönelik şiddetin polisiye tedbirlerle bir yere kadar önlenebileceğini, şiddetin arkasındaki psikolojik nedenlerin de iyi araştırılması gerektiğini ifade etti. Kadına şiddetin birçok psikolojik nedeni olabileceğine dikkati çeken Savaş, şöyle devam etti:
     Kadına şiddet belki de çocuğa şiddet gibi aslında zayıfın mağdur olduğu bir süreçtir. Kültürel yapımız, yaygın toplumsal kabul ve davranış kalıpları da bu şiddeti destekliyor. Burada en bariz şey, kadının esasen kendi başına bir güç olarak ortaya çıkmamış olmasıdır. Yani kendi hak ve konumunu koruyacak ekonomik ve sosyal donanıma kavuşmamış olmasıdır. Esasen mesleksiz ve eğitimsiz olmasıdır. Birçok evlilik halen kadının sosyal güvence kurumu gibi işlemektedir. Kadın çoğu zaman geçinmek için bu evliliğe mahkumdur. Kadına şiddet Türkiyede hala büyük problem. Bunun arka planındaki psikolojik nedenlerin dikkate alınması gerekiyor.
    
     -Psikiyatrik hastalıklar yeterince gündeme gelmiyor-
    
     Prof. Dr. Savaş, kadına yönelik şiddetin genellikle sosyal, kültürel ve ekonomik boyutlarıyla tartışılan bir konu olarak kaldığını vurguladı. Her metin, konuşma ve etkinliğin bu başlıklar arasında gidip geldiğini ifade eden ve şiddete yol açabilecek psikiyatrik hastalıkların yeterince gündeme gelmediğini aktaran Savaş, şunları kaydetti:
     Psikiyatrik hastalıklar, hemen her tür şiddetin oluşum sürecinde önemli yer tutar. Zamanında önlem alınmadığı için birçok hastalık ciddi sonuçlara yol açıyor. İşte cinnet geçiren kişi eşini ve çocuklarını öldürdü şeklindeki haberlerin de kaynağı çoğu zaman yeterince müdahale edilmemiş psikiyatrik hastalıklardır. Psikiyatrik hastalıkların önemli bir kısmı öfke kontrolünü bozmaktadır. Bu hastalıklar ve durumlar, alkol, madde kullanım bozuklukları, şizofreni, antisosyal kişilik bozuklukları gibi çok bilinenlerin yanında iki uçlu bozukluk, depresyon ve dürtü kontrol bozuklukları gibi daha az bilinen psikiyatrik tablolar da olabilmektedir.
    
     Muhabir: Adem Yılmaz
     Yayıncı: Sevil Çelik