ISPARTA (A.A) - Murat Yolcu - Dünya gül yağı üretiminin yüzde
65ini karşılayan Isparta, hac döneminde Kabenin yıkanmasında kullanılması
amacıyla 2 ton gül suyunu ücretsiz olarak kutsal topraklara göndermek istiyor.
Gül, Gül Yağı ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği
(GÜLBİRLİK) Genel Müdürü Hasan Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
GÜLBİRLİKin gül ürünleri üretim ve ihracat kapasitesi dolayısıyla her zaman öncü
bir kuruluş olduğunu söyledi.
GÜLBİRLİKin geçen yıl aldığı 1 milyon 67 bin kilogram gül çiçeğinden 171
kilogram gül yağı, 866 kilogram da gül konkreti yapıldığını anlatan Çelik, başta
Fransa olmak üzere birçok Avrupa ve Ortadoğu ülkesine ihraç ettiklerini dile
getirdi. Çelik, geçen yıl ihracattan 4,1 milyon lira gelir sağlandığını bildirdi.
-Ispartadan kutsal topraklara ücretsiz gül suyu-
GÜLBİRLİK olarak sosyal projelerle de ilgilendiklerini ifade eden Çelik,
1989 yılına kadar her yıl Müslümanların kutsal mekanı Kabenin yıkanması için 1
ton gül suyunu ücretsiz gönderdiklerini ancak 24 yıldır Suudi Arabistandan gül
suyu talebi almadıklarını söyledi.
Kabenin yeniden Ispartada üretilen gül suyu ile yıkanmasını istediklerini
vurgulayan Çelik, "Hac döneminde Kabenin yıkanmasında kullanılması amacıyla 2
ton gül suyunu ücretsiz göndermek istiyoruz" dedi.
Çelik, kutsal topraklara gül suyu gönderilmesi konusunda Suudi Arabistanın
yetkilileri ile görüştüklerini ancak bir netice alamadıklarını belirtti.
Türkiyenin bugün Ortadoğu ülkelerinde etkili olduğunu, bu ülkelerin Türkiyeye
güvendiklerini söyleyen Çelik, "Kabe, Müslümanlar açısından çok önemli bir mekan.
Müslümanların kıblesi, Allahın evinden bahsediyoruz. Bunun manevi tadı ve
hazzını almak çok önemli. Bu, sadece GÜLBİRLİKin değil, tüm Türkiyenin
mutluluk, haz duyacağı bir konu" diye konuştu.
Suudi Arabistandan talep gelmesi halinde her yıl 2 ton gül suyu göndermeye
hazır olduklarını bildiren Çelik, Kabenin yıkanması için çalışan işçilerin
ücretlerini de ödeyebileceklerini ifade etti.
Bu durumun manevi bir sorumluluk olduğuna işaret eden Çelik, "Bunu, manevi
bir sorumluluk, Allahın evine hizmet, hatta bir ibadet olarak görüyoruz. Bu
milletin üzerinde böyle bir sorumluluk bulunduğunu düşünüyoruz. Çünkü bu,
Osmanlıdan kalan bir mirastır. Bunun hiç kesintisiz devam etmesi bizim
isteğimizdir" dedi.
Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu