İZMİR (A.A) - İzmirdeki gizli bilgi ve belge bulundurma
soruşturması iddianamesinde, TSKnın tüm kuvvet komutanlıklarında yapılanan suç
örgütünün, PKKnın Kuzey Irak kamplarındaki mağaralardan, olası savaş
durumlarında alınacak tedbir ve uygulamaların yer aldığı dokümanlara kadar, çoğu
gizli askeri belgeye ulaştığı önü sürüldü.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca fuhuş yaptırılan kadınlar aracılığıyla
yüksek rütbeli askeri personelin uygunsuz görüntülerini çektikleri ve bunlarla
şantaj yaparak bazı askeri bilgileri elde ettikleri iddia edilen suç örgütüne
yönelik başlatılan soruşturma kapsamında hazırlanan iddianameye göre, örgüt
yöneticileri, gerek cinsel ilişki karşılığı gerekse cinsel ilişki fotoğraf ve
görüntüleriyle şantaj yaparak, muvazzaf subayları kendileriyle çalışmaya ikna
etti.
İddianameye göre, örgüt yöneticilerine bağlı muvazzaf subay ve sivil
memurların getirdiği belgeleri, oluşturdukları Pandora veri tabanında
arşivleyen örgüt, olası savaş durumlarında alınacak tedbir ve uygulamaların yer
aldığı belgeler başta olmak üzere, elde ettiği dokümanları, ilgili ülkelere
servis edilebilir notuyla birlikte arşivledi.
Örgütün Kara Kuvvetleri Komutanlığı kanadı yoluyla elde ettiği bilgiler
arasında, PKKnın Kuzey Irak kamplarındaki mağaralar, PKKnın saha yapılanması,
silahlı unsurların yapılanması, hava savunma silahları, yurt içi ve dışı sayısal
durumu ile ilgili bilgiler, bu bilgilerin haritalar üzerinde gösterildiği
belgeler, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile ilgili belgeler, TSKnın
modernizasyon projeleriyle ilgili sunular, bazı askeri birliklerin mühimmatı,
İlker Başbuğ, Bekir Kalyoncu, Saldıray Berk ve Cem Gürdenizin sağlık
durumlarıyla ilgili raporlar, bazı askeri harekat planları, radar kod ve
frekansları yer alıyor.
Örgütün, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı kanadı sayesinde, olası savaş
durumunda donanmanın Doğu Akdenizde yapmayı planladıkları, modernizasyon
projeleri, radarların frekansları ve çalışma alanları ile barış, olağanüstü durum
ve savaş zamanlarında her türlü baskın, sabotaj ve bunlara bağlı olarak tahrip,
bombalama, sızma, silahlı taciz ve yangın gibi konulara ilişkin hazırlanmış
planlara ulaştığı tespit edildi.
İddianamede, Hava Kuvvetleri Komutanlığı kanadından aldığı bilgilerle eğitim
uçağı T-37lerin nasıl ve hangi yollarla düşürülebileceğine ilişkin bilgilere
ulaşan örgütün, bunu gerçekleştirebilecek personeli dahi belirlediği kaydedildi.
Ayrıca F-16ların teknik taktiklerine ait gizli belge, uçuş programlarında
kullanılacak görev kodları, uçakların ülke sınırlarında vurulmamak için
kullandıkları giriş çıkış noktaları, Türk jetlerinin Egeye çıkarken
kullandıkları profil isimleri ve koordinatları ile FBIın bomba yapım
analizlerinin de Pandora veri tabanında yer aldığı belirlendi.
Örgütün, Jandarma Genel Komutanlığı kanadı sayesinde ise terör örgütünün
asker ve asker ailelerine ilişkin eylem hazırlığına karşı tedbiren uygulanan
önlemlere ilişkin kontrollerin bildirildiği belgeler, askeri servis araçlarının
güzergahları ve krokiler, Ege bölgesindeki elektrik santralleri, ana ve yedek
ikmal yolları, demiryolu hatları, geçit, gedik, boğazlar, TAFİCS hattı, role
istasyonları, petrol boru hatları, kritik tesisler, radarlar ve hastanelerin
yerlerinin işaretlendiği haritaların yer aldığı sunular ile İngiliz, Alman,
İrlandalı, Yunan ve Hollandalıların taşınmaz mal edindikleri yerleri gösterir
haritalara ulaştığı kaydedildi.
-Diğer detaylar-
İddianamede ele geçirilen hesap takip dosyasında ise suç örgütünün, Doğu
bölgelerinde görev yapan subaylardan görev yerlerinin değişmesi için 10 bin - 15
bin lira aldığının belirlendiği, örgüt için çalışanlara hizmetlerinin önemine
göre değişik miktarlarda para ödendiğinin saptandığı ifade edildi.
Ayrıca örgütün, elde edilen bilgilerin sağlıklı ve güvenilir olarak sevki
konusunda yabancılarla evli olanları tercih ettiği, bu çerçevede örgüt üyesi
olduğu iddia edilen bazı subaylarla yabancı kadınların evliliğinin planlandığı
ileri sürüldü.
Suç örgütü yöneticilerinden biri olduğu iddia edilen Safiye Kötenin evinde
yapılan aramada, Pandora veri tabanında yer alan sperm örnekleri için kişi
isimleri listesiyle uyumlu 10 subayın adının yazılı olduğu tıbbi veri alma tüpü
ele geçirildiği belirtilen iddianamede, örgüt lideri Bilgin Özkaynakın DNA ile
ilgili telefon konuşmalarının de tespit edildiği kaydedildi.
-Duruşma salonuna Adalet Bakanlığı karar verecek-
Bu arada ilk duruşmasının mart ayında olması beklenen davayla ilgili duruşma
salonunun, Adalet Bakanlığınca belirleneceği öğrenildi.
Bakanlığın üç salon üzerinde çalışma yürüttüğü, seçeneklerin İzmir Adliyesi
Konferans Salonu, 12. Ağır Ceza Mahkemesi salonu, Aliağa Şakrandaki Kapalı Ceza
İnfaz Kurumunun salonu olduğu kaydedildi.
Savcı Zafer Kılınçın hazırladığı iddianamede, 88i tutuklu 357 sanık
hakkında 2 yıldan başlayan ve müebbet hapis cezasına varan hapis cezaları
isteniyor. İddianamede adı geçen 831 mağdurdan, arasında devlet memuru, asker ve
MİT mensuplarının da bulunduğu çok sayıda kişinin suç örgütü tarafından
fişlendiği kaydediliyor.
Çete lideri olduğu iddiasıyla suçlanan marina işletmecisi Bilgin Özkaynak
ile Narin Korkmaz hakkında, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, kişisel verilerin
kaydedilmesi, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etmek suçlarından
müebbet ve 9ar yıl hapis cezası isteniyor.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Koramiral Veysel Kösele hakkında
ise suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak, yasaklanan bilgileri temin
etmek suçlamasıyla 2 yıl ile 6 yıl arası hapis cezası isteniyor.
Muhabir: Emre Umurbilir - Gülcan Kaplan / Tolga Albay
Yayıncı: İbrahim Uyar