KOCAELİ (A.A) - Yunus Emre Günaydın - İbrahim Aktaş - Gebze
Yüksek Teknoloji Enstitüsü tarafından yürütülen proje kapsamında tarım sektöründe
kullanılan ve 100 yıl içerisinde tükeneceği ön görülen fosfor, insan atıklarından
ayrıştırılarak elde edilecek.
Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü (GYTE) Mühendislik Fakültesi Çevre
Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hatice İnan, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, fosfor rezervlerinin dünyada kısıtlı olduğunu belirterek,
yüzde 70i Çin ve Fasta bulunan mevcut fosfor kayaçlarının yaklaşık 100 yıl
içerisinde tükeneceğinin ön görüldüğünü bildirdi.
İnan, fosforun insan ve bitkiler için vazgeçilmez elementlerden biri
olduğuna dikkati çekerek, bitkilerin fosforsuz yetişemeyeceği belirtti. Hızlı
nüfus artışıyla beraber gıda ihtiyacının da arttığı dile getiren İnan, böylece
fosfor gereksiniminin daha da artacağını vurguladı.
İnan, kaynakların sınırlı ve yenilenebilir olmadığı için alternatif
kaynaklara yönelinmesi gerektiğine işaret ederek, Geri dönüşüm mantığı
çerçevesinde hemen yakınımızda olan insan idrarından ne kadar kazanabiliriz
düşüncesiyle böyle bir çalışma başlattık diye konuştu.
-Yüzde 90 oranında verimlere ulaştık
Doktora çalışmasında zeolitle azot tutulması üzerine çalışırken fosfor
konusunda bir çalışma olmadığını fark ettiğini anlatan İnan, İnsan idrarında
fosfor oldukça yüksek miktarda ve fosfor kaynakları giderek azaldığı için
fosforun geri kazanılması önemli bir konu haline geldi. Genelde idrardaki azot ve
fosfor strüvit kristalleri oluşturularak tutulmaya çalışılıyor. Bu çok
kullanılan bir yöntem ama buna alternatif yöntemlerin de geliştirilmesi
gerektiğini düşünerek elektrokimyasal olarak fosforun kazanılması üzerine bir
proje çalışması başlattık şeklinde konuştu.
İnan, proje kapsamında elektrotlar kullanarak azot ve fosforu çamurda
hapsetmeye çalıştıklarını belirterek, şöyle devam etti:
Aslında strüvitle karşılaştırdığınızda oldukça ekonomik bir iş. Çünkü
strüvite dışarıdan magnezyum eklemeniz gerekiyor. Bunda sadece elektrik ve
elektrotlarla bu işi yapıyorsunuz. Yüzde 90 oranında verimlere ulaştık. Hem
sentetik idrar çalışmasında hem de gerçek idrarda fosfor giderimi oldukça
başarılı sonuçlar verdi. Şu an çalışmalarımızda fosforu oldukça iyi bir biçimde
çamurda tutabiliyoruz, giderebiliyoruz, ekonomik olarak bunu yapabiliyoruz. Şimdi
buradan fosforun daha saf olarak elde edilmesi gündemde. Proje çalışmamız zaten
kısıtlı ve dar bütçeliydi. Bundan sonraki aşamada bu kısma yoğunluk vererek
fosforun daha saf elde edilmesi için çalışmayı amaçlıyoruz.
-Genel su tüketimi azalacak-
İnan, son 20 yıldır evsel atık suları ve insan dışkısını atık olmaktan
çıkarıp kaynak olarak kullanımını tanımlayan ve giderek yaygınlaşan yeni bir
atıksu yönetimi yaklaşımı olarak ekolojik sanitasyon kavramının gündemde
olduğunu dile getirerek, insan idrarından fosforun eldesinin ekolojik sanitasyon
kavramından çıktığını söyledi.
Ekolojik sanitasyonun, evlerde oluşan atık suların ayrılması, insan
atıklarından olan katı dışkı ve sıvı idrarın ayrı toplanması, ayrı
değerlendirilmesi, lavabo, mutfak, banyo ve çamaşır sularının ayrı toplanarak
bunların küçük paket sistemlerle arıtılıp tekrar geri kullanımı olarak
tanımlandığını bildiren İnan, sistemin hayata geçmesiyle tuvalette sifon suyu
kullanılmayacağını, böylece su tüketiminin azalacağını ifade etti.
İnan, gri su olarak adlandırılan mutfak, lavabo ve diğer kullanımlardan
kaynaklanan suyun evdeki atık suların yüzde 75ine karşılık geldiğinin altını
çizerek, Bunları da evde tekrar kullandığınız zaman ya da bahçe sulama amaçlı
kullandığınızda aslında genel su tüketimini azaltmış oluyorsunuz diye konuştu.
-Alışagelmişin dışında bir sistem-
İnan, evsel atık su karakteristiğine bakıldığında karbonun dışında azot ve
fosforun da kirliliğe neden olduğunu belirterek, azot ve fosforun doğal
ortamlarında ötrofikasyona sebep olduğunu bildirdi.
Ötrofikasyonun suyun kalitesinin giderek kötüleşmesi anlamına geldiğini
ifade eden İnan, evlerde ayrık sistem kullanılarak insan dışkılarını diğer
kullanım sularından ayrılması durumunda kanalizasyon sistemine azot ve fosfor
girdisinin oldukça düşeceğini söyledi.
Ayrık sistemin kullanılması sonucunda merkezi arıtma sisteminde azot ve
fosfor arıtımıyla ilgili yüksek harcamalara uğraş vermeye gerek kalmayacağını ve
alıcı ortam olan yüzeysel suların daha uzun süre kalitesini koruyabileceğini
vurgulayan İnan, Ötrofikasyonu önleyebilme gibi bir durumunuz olacak. O yüzden
bu sistemin oluşturulması faydalı ama şu an oturuğumuz evlerde bu sistemi
oluşturmak çok zor. Çünkü altyapı gerekli. Yeni yapılacak evlerde, konutlarda bu
sistem oluşturulabilir diye konuştu.
-İnsanların bu sisteme alışmaları kolay değil-
İnan, insan kullanımıyla tüketilebilen besin maddesi nutrientleri tekrar
kazanılarak çevre kirliliği ve su tüketiminin azaltılacağına dikkati çekerek,
Bu sistem, alışagelmişin çok dışında bir sistem. O yüzden insanların kabulü ve
bu ayrık sisteme bir anda adapte olabilmeleri kolay değil. Öncelikle onların bu
fikre alışması gerekiyor şeklinde konuştu.
Ayrık sistemin uygulanması için altyapının düzenlenmesi gerektiğini dile
getiren İnan, şunları kaydetti:
Bu sistemde idrarı ayrı toplayacaksınız, katı kısmı ayrı toplayacaksınız,
gri suları ayrı toplayacaksınız ve arıtıp tekrar evin içinde kullanmayı
sağlayacaksınız. Bu da şu anki yapının çok dışında ama yapılabilir. Yurt dışında
yapılmaya çalışılıyor. Yeni yapılan evlerde pilot ölçekli yapıları var. Ekolojiyi
koruma açısından, sürdürülebilir bir ekolojik yaşam için de bu sistem ileride
uygulanabilir bir yapı olarak görülüyor.
Yayıncı: Murat Paksoy