SAMSUN (A.A) - Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, İsrailin Türkiyeden özür dilemesiyle ilgili, Biz bu nedenle bir zafer sarhoşluğu içinde değiliz. Bizim arzumuz, sadece mazlum bir halkın maruz kaldığı dramatik bir ambargoyu sona erdirmektir dedi
     Kılıç, AK Parti Samsun İl Başkanlığının Canik Kültür Merkezinde düzenlediği Siyaset Akademisi programına katıldı.
     Burada bir konuşma yapan Bakan Kılıç, yaklaşık 3 yıl önce Gazzedeki derin ablukayı ve insani ihtiyaçlara karşı uygulanan ambargoyu bir ölçüde rahatlatmak için Mavi Marmara gemisinin İstanbuldan yola çıktığını anımsattı.
     Uluslararası sularda Gazzeye yardımını ulaştırma amacındaki geminin, İsrail askerleri tarafından durdurulduğunu ve gemide vatandaşların ölümüyle sonuçlanan, hukuk dışı bir hadise yaşandığını ifade eden Kılıç, o gün üç prensip ortaya koyarak bu prensiplerden asla geri adım atmayacaklarını ifade ettiklerini aktardı.
     Kılıç, bunların, İsrailin Türkiyeden özür dilemesi, tazminat yükümlülüğü ve Gazzedeki ablukanın kaldırılarak insani ihtiyaçların buraya ulaştırılması için kapıların açılması olduğunu vurguladı.
     Aradan geçen yılların iki ülke ilişkilerinde derin ve olumsuz izler bıraktığını anlatan Kılıç, ama gelinen nokta itibariyle haklı tavrımız uluslararası toplum tarafından da muhatap devlet tarafından da kabul edildi. Biz bu nedenle bir zafer sarhoşluğu içinde değiliz. Biz bundan dolayı çok büyük coşkular yaşamadık, çok büyük coşkular seslendirmedik. Çünkü her hadisede de böyledir. Bu hadisede de niyetimiz böyle oldu. Bizim arzumuz sadece mazlum bir halkın maruz kaldığı dramatik bir ambargoyu sona erdirmektir. Bu yönde siyasetini belirleyen bir hareketin, uzun vadede başarısız olması söz konusu bile edilemez şeklinde konuştu.
    
     -Çözüm süreci-
    
     Konuşmasında çözüm sürecine de değinen Kılıç, bu ülkenin yaklaşık 35 yıllık bir meselesini daha kalıcı bir çözüme kavuşturma iradesini kesin ve net hatlarla ortaya koyduklarına dikkati çekerek, bu sürecin çözüm süreci olarak adlandırıldığını kaydetti.
     Sürecin, devletin kurumları tarafından yönetildiğine işaret eden Kılıç, şöyle devam etti:
     Sürecin tek gayesi, Türkiyenin ayak bağı olan terör meselesini, bir daha ayağa kalkmayacak biçimde çözüme kavuşturmak ve bertaraf etmektir. Muhalefetin konuşmalarına kulak asmayın, söylemlerine aldırmayın. Bağırış, çığırışlardan etkilenmeyin. Ağır hakaretler kulağınızdan içeri bile girmesin. Çünkü acıyı çeken biziz. Yüreği yanan biziz. Şehit cenazelerine gittiğinde bu iş artık bitsin diyen şehit analarının feryadını yüreğinin derinliklerinde hisseden biziz. Biz hiçbir zaman kandan ve gözyaşından beslenen bir hareket olmadık. Hiçbir zaman şehit cenazelerinde slogan atanlarla aynı tarafta olmadık. Bu meseleye vicdani yaklaştık. Millet bu meselede bizim yanımızda. Millet çözüm sürecinde bizim arkamızda. Halkın büyük çoğunluğu bu sıkıntının artık sona ermesini istiyor. Bu ayak bağından Türkiyenin kurtulmasını istiyor.
     Bakan Kılıç daha sonra Samsunda yayınlanan bir derginin tanıtım kokteyline katıldı.
    
     Muhabir: Fatma Kalay - Anıl Kuru
     Yayıncı: Murat Paksoy