GAZİANTEP (A.A) - Vakıflar Bölge Müdürü İsa Güven, Gaziantepin
zamana direnen kültür varlıkları sayesinde, tarih ve kültür şehri haline
dönüştüğünü söyledi.
Güven, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yürüttükleri çalışmalarla, kentteki
50ye yakın tarihi eseri restore ettiklerini, 8 hanı iş merkezi haline
dönüştürdüklerini belirtti.
Çalışmalar neticesinde yıllık gelirlerinin 2006da 600 bin lira iken, bu yıl
6 milyon liraya kadar yükseldiğine işaret eden Güven, iş merkezlerindeki
iyileştirmelerle neredeyse restore edilmemiş tarihi eser kalmadığını ifade etti.
Anıtsal yapıların, şehrin tarihi kimliğinin somut ve görünür varlıkları
olduğunu dile getiren Güven, "Şehirliler için pekişen kimliklilik ve şehriyle
gurur duyma gibi duygular, ziyaretçilerin varlılığıyla daha da artmaktadır. Bu
açıdan bakıldığında Gaziantep, zamana direnen kültür varlıkları sayesinde tarih
ve kültür şehri haline dönüşmektedir" dedi.
Halen bazı yapılarda restorasyon çalışmalarının sürdüğünü vurgulayan Güven,
"Türkiyede belki de en az gayrimenkulü olan şehir Gazianteptir. İstanbul,
Bursa, Adana, Hatay, Antalya, İzmir, Kayseri, Ankara Sivas, Erzurum, Diyarbakır
gibi kentler adeta birer vakıf şehirdir. Ama siz gayret gösterip bunlara ayağa
kaldırmaya çalıştığınız zaman genel müdürlük zaten gereken desteği veriyor. Biz
de Gaziantepte bunu yapmaya çalıştık" diye konuştu.
Şehirlerin zamana direnmesinin büyük oranda vakıf medeniyeti sayesinde
olduğunu vurgulayan Güven, şöyle devam etti:
"Yüzyılların kimi zaman yavaş, kimi zaman hızlı gerçekleşen değişimi
maalesef şehrin estetiğini de yok etmektedir. Estetik olmayınca şehrin ruhu da
kaybolmaktadır. Zamanın şehir açısından yıpratıcı olarak değerlendirilen etkisi,
çoğunluğu vakıf olan anıtsal kültür varlıkları sayesinde ihya edici olarak ortaya
çıkmaktadır. Genel Müdürlüğümüzce yapılan çeşitli restorasyon ve onarımlar,
aslında yalnızca eserin kendisine değil, mimari estetiğine yapılan ihya edici
dokunuşlardır."
-Çarpık yapılaşmanın olumsuz etkisi-
Güven, çarpık yapılaşmanın vakıf eserlerine verdiği zarara değinerek, şöyle
devam etti:
"Bizim anlayışımıza göre kentler vakıf eserlerine göre olmalı. Ama maalesef
çarpık yapılaşma vakıf eserlerinin birçoğunu tahrip veya yokmuş etmiş, kimi
yerlerde de etrafını kaplamış. Geçmiş yıllarda bilinçli imar uygulaması
yapılmadığı için vakıf eserlerine zarar verilmiş. Birçok şehirde de tarihi
eserlere göre şehir imarları yapılmış ama Gaziantep bu konuda biraz arabesk
kalmış. Fakat bugün belediyeler, mimarlar odası, inşaat mühendisleri odası ahenk
içinde çalışma yapıyor ve inşallah bu devam eder."
Güven, tarihi ve kültür varlıklarını kente yeniden kazandırmanın yanı sıra
ihtiyaç sahibi ailelere de destek verdiklerini belirtti.
Türk toplumunun en eski ekonomik, sosyal, dini ve hukuki kurumlar olan
vakıfların geçmişte olduğu gibi günümüzde de çalışmalarına devam ettiğine dikkati
çeken Güven, "Biz de çıkardığımız Gaziantep Vakıflar kitapçığı ile temel olarak
vakıf nedir, nasıl kurulur- Gaziantepin yeni vakıflar hangileridir, faaliyet
alanları nelerdir- sorularına cevap vermeye çalıştık. Ayrıca, ekonomik durumu iyi
olup yardım ve dayanışma amacıyla vakıf kurmak isteyen ancak nereden
başlayacağını bilemeyen hemşehrilerimize rehber oluşturmayı amaçladık" şeklinde
konuştu.
Muhabir: Veli Gürgah
Yayıncı: Sevil Çelik